REKLAMI GEÇ

KİMLİKSİZ ŞEHİRLER

3 Mayıs 2016 Salı

Cumartesi günü EGS Kongre ve Kültür Merkezi’nde Yerel Yönetimler 2.Bölge Toplantısı yapıldı. Denizli ve çevresindeki il ve ilçelerin belediye başkanı, meclis üyeleri ve diğer zevat katıldı.

Konuşmacılar içinde önceki Kayseri Belediye Başkanı Mehmet Özhaseki de vardı ve anlattıkları ile söyledikleri ile güne damgasını vurdu.

Türkiye’de 1994 yılının belediyecilikte bir dönüm noktası olduğunun altını çizen Özhaseki, hiç bir başarının tesadüf olmadığını, altında her zaman çekilen çile ve akıtılan ter olduğunu ifade etti.

Belediye başkanlarının ideolojik değil, hizmet belediyeciliği yapması gerektiğine vurgu yaptı.

“Gücümüz neyse ondan sorumluyuz” diyen Özhaseki, “Hizmet etmek yetmiyor; gönülleri de kazanacağız. Tüm insanlara sevgi ve muhabbetle yaklaşacağız. Bir taraftan inşa, ihya ve imar faaliyetlerinde bulunurken, bir taraftan da halkın kalbinde yer edinmenin çarelerini arayacağız” dedi.

“Tarihe, insana ve Yaradan’a karşı sorumluluklarımız var” diye devam eden önceki Kayseri Belediye Başkanı, “İnsanoğlunun bu dünyadaki hükmü ne kadar ki, nedir ki?” diye sordu.

“Herkes bulunduğu makam ve mevkide vazifesini doğru ve dürüstçe yapıp yapmadığından imtihandadır” tespitinde bulunan Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı, belediye başkanlarına seslenerek, “Yaşadığımız yerleri mamur etmek bizim en büyük görevimizdir. Fakat bunu yaparken kimliksiz şehirler oluşturmamaya azami dikkati göstermek zorundayız. Maalesef birçok kimliksiz şehir oluşmuş vaziyette” diyerek, serzenişte bulundu.

“İnsan ya bir yol bulmalı, ya bir yol açmalı, ya da kenara çekilip, yol açmak isteyenlere engel olmamalıdır” çağrısında bulunan Mehmet Özhaseki, belediye başkan ve meclis üyelerinden alkış aldı.

Öğleden sonraki bölümde “Yerel Yönetimlerde Başar”ının sırları olarak, iyi niyet, insana hizmet etmeyi ve insanı sevmek, modern işletmecilik mantığını hakim kılmak, kamu malını kendi malından ve canından aziz bilip sahip çıkmak maddeleri sayıldı.

Şehrin dinamikleri olan sivil toplum kuruluşları, gönüllü kültür teşekkülleri, kanaat önderleri ile iyi ilişkiler kurmak, ayrım yapmadan herkese hizmet etmek ve verilen sözleri yerine getirerek hizmet belediyeciliği yapmak, asla mazeret üretmemek gerektiği üzerinde önemle duruldu.

Doğruyu söyleyecek dost ve bilirkişilerden oluşacak istişare heyetleri ve halk meclisleri oluşturarak şehrin önceliklerinin tespiti ile iş ve hizmet planlaması yapılması önerildi.

Belediye başkanlarının parayı, insanı, bilgiyi, zamanı, mekanı, sorunları, imaj ve vizyonu da iyi yönetmesinin vazifeleri arasında bulunduğu anlatıldıktan sonra, bütün uygulamalarda adaletli, takınılan tavırlarda mütevazı, halkın içinde ve kolay ulaşılabilir olunmasının ehemmiyeti üzerinde durulurken, aile yaşamı ile örnek olmak ve lüks, israf ve saltanat algısının meydana gelmesinden özenle kaçınılmasının gerektiği ifade edildi.

Not: Yazılar ile ilgili hukuki sorumluluk yazarların kendilerine aittir

Yorum Yaz

Aşağıdaki gerekli alanlara bilgilerinizi girmelisiniz. e-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.

 karakter kaldı