SİYASİ GEÇMİŞİMİZDEKİ MEŞHUR HAKARETLER
10 Mart 2020 Salı
Bir milletvekilinin yapmış olduğu “hakaret toplantısı”ndan sonra; siyasi geçmişimizde siyasilerin birbirlerine hangi sözlerle hakaret ve hitap ettiklerine dair bir araştırma yaptım.
Bazıları burada tekrarlanamayacak, yazılamayacak kadar edep ve ahlak dışı sözcükler.
Bir kısmı da bugün hayatta olmayan bazı siyasilerin, yine bugün hayatta olmayan bazı siyasiler hakkında sarf ettikleri uygunsuz ifadeler.
Siyasi tarihimizde; kendisi hakkında çizilen karikatürlere, mizah dergilerinde yapılan esprilere tahammüllü, dayanıklı, hoş görülü liderler vardı: Turgut Özal, Süleyman Demirel gibi.
Bu ve buna benzer liderlerin ebedi istirahatgahlarında veya şu anda hayatta olanların mütehammil davranacaklarına güvenerek ve aflarına sığınarak, bazı kem sözleri aktarmak istiyorum.
Hatıralarına duymamız gereken saygıdan ötürü; bazı kötü sözlerin, kim tarafından kime söylendiğini ve müstehcen hakaretleri yazmayacağım.
“Gaspçı, siyasetin kısa pantolonu, ikiyüzlü, yüreksiz, ebleh
“Şerefsiz onbaşı”
“Yavşak”
“Öküz”
“Çüşşş”
“Bir kere değil iki kere şerefsiz…”
“Hastalıklı ve psikopat bir ruh”
“İkiyüzlü, baş münafık”
“Haçlı ordusu komutanı… Korkak… Çamur adam… İcraatsız Başbakan.”
“Mafya Prensesi.”
“Tomahawk füzesinden daha tehlikeli.”
“Çarpık düzenin son müteahhidi.”
“Merih’ten gelen uzay yaratıkları”
“Yalı bülbülü, yaban gülü.”
“Okey kraliçesi.”
“Part-time Dışişleri Bakanı, zavallı, koltuk dilencisi, milli felaket”
“Pişkin.”
“Siyasi Fadime”
“Devşirme”
“Şeftali güzeli.”
“New Hampshire düşesi.”
” İktidar delisi”
“Dedikodu kumkumasının organizatörü ve rejisörü.”
Siyasi literatüre girmiş hakaretler sadece bunlardan ibaret değil elbette.
Siyasiler, rakiplerine küfrettikçe, hakaret dolu sert sözler sarf ettikçe; seçmenleri nezdinde yüceleceklerine, yükseleceklerine, itibar kazanacaklarına, puan toplayacaklarına inanıyor olmalılar.
Kendilerine; “ne cesur adam, ağzından çıkanı kulağı duymadı, verdi veriştirdi, sövgü sözcüklerini inci tanesi gibi arka arkaya dizdi, bravo doğrusu” denileceğini düşünüyor olmalılar.
Araştırma şirketleri yaptıkları anketlere şu soruları da ilave etmeliler bundan böyle:
1-Siyasi figürler söylemlerinin içeriğinde hakaret bulundurmalılar mı?
2-Taraftarı/sempatizanı olduğunuz parti sözcüsü hakaretlerde bulunduğunda keyif alıyor musunuz?
3-Sizce en güzel hakaret sözcükleri hangileridir?