TÜRK’ÜN TÜRK’E TÜRK PROPAGANDASI

Yeni seçilen belediye başkanlarından bazılarının; ilk icraat olarak levhaların üzerine T.C. ibaresini ilave etmeleri; bir takım tartışmaları beraberinde getirdi.
“Ülkemizde Türkiye Cumhuriyeti’ne bağlı olmayan belediyeler mi var?” sorusunu, “Türk Türk’e Türk propagandası mı yapıyor? suali takip etti.
Başlıkta yer alan bu cümlenin mucidi Çetin Altan; İstanbul’da 3500 metrelik bir Türk Bayrağı rekoru ve Ankara’da paraşütçülerin dalgalandıra dalgalandıra indirdiği 433 metrekarelik bir başka Türk Bayrağı rekorunu bu kapsamda değerlendirmiş.
Türk olmak, Türklüğümüzle övünmek Guinness rekorlar kitabına girecek ebatta bayrak dokumakla yapıldığı kadar; aynı zamanda; dürüstlükte, çalışkanlıkta, üretimde, erdemlilikte, ahlakta, yardımseverlilikte, ilimde öncü ve birinci olarak yapılmalı.
Ekim 2003 tarihinde yapılmış olan bu konuşmada; bazı konuların üzerine hiç gidilmediği ve bunların Türklüğe yakışmadığı ima ediliyor:
-Son 80 yılda hazineden geçinen kaç kişiye maaşları dışında kaç dolarlık harcırah ödendiği,
-Son 70 yılda hazine arazilerinden ne kadarının, kimler tarafından ve kimlerin aracılığıyla yağmalanmış olduğunun dökümü,
-Son 70 yılda devlet bankalarından alınıp da, geri dönmemiş kredilerin toplamı ve müfredatı..
-Son 80 yılda örtülü ödenekten kimlere ne kadar para verildiği…
***
İlk paragraftaki konuya geri dönecek olursak; malum olan bir şeyi ilan etmek gibi de olsa; belediyelerin isminin veya resmi kurumların unvanlarının başına Türkiye Cumhuriyeti tamlamasının kısaltılmışı olan T.C. ibaresinin getirilmesi hoşumuza gidiyor, göğsümüzü kabartıyor, mutlu oluyorsak; niye konulmasın ki?
Mülteciler ve sığınmacılar, yabancı uyruklular hariç olmak üzere; bu vatanın havasını teneffüs eden, ekmeğini yiyip, suyunu içen herkesin kimliğinde “T.C.Nüfus Cüzdanı” yazıyor ve “T.C. Kimlik No.” satırı var.
Muhtelif evrakta geçen “Tabiiyetiniz?” sorusunu cevaplarken; yine “T.C.” şeklinde cevaplıyoruz.
Etnisitesi/kökeni farklı olan veya kendini Türk hissetmeyenler; bir üst kimlik olan Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığı şemsiyesi altında toplanmaya mecburdurlar.
T.C. vatandaşı olmayı kabul etmeyenlerin, Türkiye Cumhuriyeti’ne zarar veren ve ihanet edenlerin ise bu topraklarda barınmaya hakları yok. Kendisini nereye ve hangi coğrafyaya ait hissediyorsa, ikametgahını oraya nakletmesinin yolu açık.
Aslında levha konusu İçişleri Bakanlığı’nın umuma şamil bir genelgesiyle çözülebilir. Böylece Türkiye çapında, levhasında T.C. ibaresi yer almayan hiç bir belediye veya resmi kurum kalmaz.
Kalmadığı gibi; bu konu istismar vasıtası olarak kullanılmaktan da çıkar.
Yeter ki “Allah katında sizin en üstününüz en takvalı (Allah’a karşı en saygılı) olanınızdır.” mealindeki Hucurat Suresi 13.Ayet-i Kerimesi
ve
“Allah indinde en şerefliniz takvâca en ileri olanınızdır. Arabın Arap olmayan (acem) üzerine bir üstünlüğü yoktur. Arap olmayanın da Arap üzerine bir üstünlüğü yoktur. Siyah derili olanın beyaz derili üzerine bir üstünlüğü yoktur, beyazın da siyah derili üzerine bir üstünlüğü yoktur. Üstünlük sadece takvâ iledir.”(Cem’u’l-Fevâid, 1/510, hadis no: 3632)Hadis-i şerif’ini göz ardı etmeyelim.