ADI ÜSTÜNDE İLK YARDIM

Çarşamba günü sağ olsun kulübümüz Ultra Riders Serbest Sürücüler, yine kulübümüzün üyelerinden Dr. Sabri Özarslan’ın sunumu ile bir ilk yardım eğitimi düzenledi.

Bu sefer etkinliğimize, iki tekerli kuzenlerimiz olan Az Uyku Çok Pedal Bisiklet Kulübü’nü de davet ettik. Hep beraber bu önemli eğitime katılıp bilgilerimize yenilerini ekleme ve tazeleme şansını bulduk.

Önemli bir dip not; bizlerin ortaokul lise dönemlerinde öğrendiği ilk yardım bilgileri oldukça değişmiş haberiniz olsun.

Bizim şansımıza grubumuzda 112 Ambulansında görevli olan, aile hekimi olan ve hastanede çeşitli alanlarda görev alan birçok doktor arkadaşımız var.

Dr. Sabri Özarslan’ın sunumu sırasında diğer doktor arkadaşlar da yaşadıkları vakalardan örnek vererek basit bir ilk yardım müdahalesinin önemini yaşanmış olaylar ile bizlere anlattılar.

Şimdi tüyleri diken diken eden aman evlerden uzak olsun denen örneği veriyor ve bir iki soruyu soruyorum:

Geçenlerde bir otobüs şoförü kalp masajı yaparak bir bebeği kurtardı hatırladınız mı? Ben size o videoda başka bir şeyi hatırlatayım. Ne yapacağını bilemeyen anne ile babanın çaresizlikten kendilerini yerden yere atmalarının görüntüleri… Çok fena, aklımdan çıkmıyor.

Eşiniz, evladınız, kardeşiniz veya anneniz gibi yakın bir akrabanıza bir şey olduğunu düşünün. Siz de Ambulansı aradınız. Ortalama bir ambulansın gelme süresi 5-10 dakika. Sağlık ekibi gelene kadar yakınınızı kaybettiniz. Olabilir mi? Olabilir. Hatta sürekli oluyor da.

Peki, kalp masajı gibi basit bir tekniği biliyor olmanızın buna engel olacağını ekip gelene kadar hastanın ciddi hasar almadan yaşamasını sağlayacağını biliyor musunuz?

Ya da sonradan böyle bir şansı kaçırdığınızı öğrenseniz keşke bunu bilseydim diye üzülmez miydiniz?

Ne üzülmesi perişan olurduk.

Bu sebeple en azından sağlık ekibi gelene kadar hastayı canlı tutacak bilgiye ve pratiğe sahip olmak gerekir.

Yazımın sonunda size bir müjdem var dün eğitim sırasında dostum Dr. Selçuk Ünal’dan rica ettim motor kazalarında ne yapmamız gerektiğini bize yazsan şöyle bizim anlayacağımız dilden olur mu dedim.

O da sağ olsun beni yani bizleri kırmadı kabul etti. Bir aksilik olmazsa önümüzdeki hafta da onu okuruz.

Her ne kadar uygulamalı bir eğitim gibi olmasa da kulağımıza biraz kar suyu kaçırmanın faydası olacağını düşünüyorum.

Bu arada uygulama derken kalp masajı baya efor isteyen bir iş öyle filmlerde gördüğünüz gibi artistik bir şey değil haberiniz olsun. Dün ben makette denedim baya yorucu kollarım koptu diyebilirim.

Bu haftalık benden bu kadar demeden önce; bizlere Toplantı salonu ve ikramlarını sunan Denizli Özel Sağlık Hastanesine ve Dr. Sabri Özarslan’a teşekkürlerimizi sunar, kazasız belasız sürüşler dilerim.