REKLAMI GEÇ

ULTRA RIDERS’DEN YUNANİSTAN VE BULGARİSTAN TURU-4

25 Ağustos 2017 Cuma

Bulgaristan -Sofya / Plovdiv
Yunanistan sınırından çıkıp Bulgaristan’a girince yollar, doku, birden değişti. Neredeyse navigasyonun bizi hatalı yönlendirdiğini düşünmeye başlamıştık ki, Sofya tabelalarını gördük. Yaklaşık 100 Km köylerin içinden, geliş gidiş olan dağ yollarından Sofya’ya doğru araçlarımızı sürdük. Sonra otobana çıkınca rahatladık.

Yabancı bir ülkede otobana giriyorsanız kesinlikle deponuz dolu olacak. Gittiğimiz 100 km boyunca hiç benzinlik görmediğimiz için, bir çıkıştan çıkıp, benzin alıp, tekrar yola girmek zorunda kaldık. Bu bilgi de tüyo olarak bir köşede dursun.

Sofya’ya varışımız, otele yerleşmemiz derken, gece saat 22.00’yi buldu.

Sofya sabahına uyanır uyanmaz, kahvaltı, motorların hazırlığı derken, hemen tura başladık. Sofya, Bulgaristan’ın başkenti. Komünizmden kalma binalar, geniş caddeler ve daha öncesinden kalma tarihi binalardan oluşmuş sade bir dokusu var Sofya’nın. Yukarıda bulunan Aleksandr Nevski Katedrali, Sofya’daki en meşhur yapı.

Bu arada bir şey dikkatimizi çekiyor, sokakta insan yok. Yaklaşık 1.5 Milyon İnsanın yaşadığı Sofya da Fotoğraf çekmesi için iki İngiliz turistten yardım istemek zorunda kaldık.

Birkaç esnaf ve uğrak yerinde olan sohbetlerimizde Bulgaristan’daki birçok gencin Avrupa Birliği’ne girişi ile beraber gelen serbest dolaşım hakkı ile Almanya, Fransa gibi ekonomisi güçlü ülkelere çalışmak için gittiğini öğreniyoruz. Bizdeki köyden şehre olan göç, Avrupa Birliği’nde ülkeden ülkeye oluyor yani.
İlerleyen saatlerde motosikletlerimiz ile Burgaz’a doğru yöneliyoruz. Ama arada Osmanlı zamanındaki adı Filibe yeni adı Plovdiv şehrine uğramadan geçmeyelim dedik.

Yaklaşık 1.5 saat yolculuktan sonra, Plovdive vardık. 300.000’lik nüfusu ile Plovdik küçük bir şehir.
İnsanları oldukça samimi. Araçlarımızı park ederken üç kişi yardım etti, o derece yani.

Güzel bir meydanı var. Bulgaristan’a gelince es geçilmemesi gereken bir yer. İnternette gitmeden önce okumuştum, öğrenci şehri imiş Plovdiv. Plovdiv’in ana caddesinde biraz dolaşıp etrafı keşfe çıktık. Sonra yorulan ekibimizin atıştırma yapabileceği güzel köşe baş olan kafeye yerleştik. Bu bölgede böğürtlen üretimi oldukça fazla. Menüde “böğürtlen madarin” olarak yazdığı için biz onu mandalin olarak algılayıp, bu çok ekşi böğürtlen limonatasından içme şansına erişmiş olduk! Yola çıkmadan önce depolarımızı şehrin içindeki bir benzinlikten doldurmaya karar verdik. Otoyol üzerindeki benzinlikler ile şehir içi benzinlikler arasında fiyat farkı var. Bizim paramız ile yaklaşık 40 kuruş civarında. Şehir içinde benzin 1.80 leva iken, yollarda 2 Leva civarında.

Bu arada ufak bir bilgi Bulgaristan Levası bizim Türk Lirası’nın tam iki katı.

Şehir içinde uğradığımız benzin istasyonu gördüğüm en garip istasyonlardan biri oldu. Sadece nakit leva ile çalışan istasyonun fotoğrafını aşağıya koyuyorum, yorum sizin dostlar.


Ekipte olan ve bölgeyi az çok bilen Fetih Bozkurt’tan “Bulgaristan’da kaçak sahte benzin olmaz. Referansı gelmese, hayatta oradan benzin almam. İsterse bedava olsun” diyeceğiniz görünüm de bir istasyon değil mi?

Not: Yazılar ile ilgili hukuki sorumluluk yazarların kendilerine aittir

Yorum Yaz

Aşağıdaki gerekli alanlara bilgilerinizi girmelisiniz. e-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.

 karakter kaldı