VİTAMİN “D” KANSERE NEDEN OLUR MU?

Vitamin D deyince akla güneş ve cilt kanseri gelir. Böylece Vitamin D’nin kansere neden olabileceği düşünülebilir.

Vitamin D, sadece bir vitamin değildir. Vücudumuzdaki bütün hücreleri etkileyen ve en önemli kanser önleyici bir hormondur.

Yapılan araştırmalarda, vitamin D eksikliğinin veya düşük seviyede olmasının kanser ve bazı ciddi hastalıkların oluşmasına zemin hazırladığı kanıtlanmıştır.

Şeker hastalığı (diyabet), astma, kalp damar hastalıkları, savunma sisteminin zayıflaması, iltihabi hastalıklar, prostat, pankreas, kolon (kolorektal), meme, akciğer, yumurtalık ve cilt kanseri, konsantrasyon bozukluğu, dikkat eksikliği, hafıza kaybı, yorgunluk, depresyon, multiple sklerosis, romatoid artirit , otizim, erken yaşlılık, uykusuzluk, yüksek tansiyon, kemik ve kas ağrısı gibi birçok hastalığı bu kapsamda sayabiliriz.
Vitamin D’ yi doğal olarak güneşten alabiliriz. Ancak cildin güneş ışığını vitamin D’ye çevirmesi birçok etkene bağlıdır. Kilo, yaş, cildin rengi, vücuttaki antioksidant düzeyi, güneşlenme süresi ve cildin güneşle direkt teması, UVB zamanlaması, diyet, havanın bulutlu olması, güneş kremi kullanımı gibi…

Yeterli güneş ışığı aldığımızı düşünsek bile, vitamin D seviyemiz ideal düzeyde olmayabilir. Ayrıca, uzun süre güneşin UVA ışığına maruz kalmak cildin erken yaşlanmasına neden olduğu gibi, cilt kanseri riskini de arttırır.

Bu nedenle, vit D seviyesi, yilda iki kez kontrol ettirilmeli ve ideal düzeyde tutulmalıdır. Vitamin D’nin ideal 50-70 ng/ml tutulması yukarıda saydığım birçok hastalığın önlenmesine ciddi katkı sağlıyacaktır.

Ayrıca, vitamin D seviyesinin 70-100ng/ml olmasının, kanserden korunmada ve kanser tedavisinde önemli olduğu araştırmalarda gösterilmiştir.

Vitamin D, kanser önleyici önemli bir hormondur ve vücudun bütün hücreleriyle iletişim halindedir. Profesyonel yardım alınarak vit D seviyesinin düzenlenmesi, yukarıda saydığım bir çok hastalığın oluşmasını engelliyeceği gibi, kanser riskini önemli oranda azaltacaktır.
Sağlıklı ve güzel günlere…