REKLAMI GEÇ

ZAFİYET

11 Ağustos 2015 Salı

Artık günlük haber bültenlerini terör olayları doldurmaya başladı. Denizli’nin yine bir şehidi var. Hem de olabilecek en dramatik şekilde. Allah rahmet eylesin.

Güvenlik kuvvetleri, istihbarat ve devlet yönetimi büyük bir zafiyet içinde görünüyor. Belki de böyle görünmesi isteniyor, bilemiyorum. Şu an görevde bulunan hükümetin izlediği 12 yıllık o çok övülen politikanın sonucu bu. Attığı her adım bugünü hazırladı.

Kadrolaşma isteği ile emniyet ve yargıyı liyakatsız ellere telim etti.
Artık daha da netleşen bir komployla, dış güçlerle işbirliği yaparak ordunun ulusalcı kadrolarını tamamen temizledi.
Ülkenin karanlık dönemlerinde devletin uyguladığı politikanın gereği, elini taşın altına koyan memurlarını onursuz bir şekilde hapislerde çürümeye terk etti.
Çözüm süreci adı altında terör örgütünü muhatap kabul etti.
Hakim pozisyondayken sürece zarar gelmemesi için teröristlerin yerleşmesine ve örgütlenmesine izin verdi.
Şimdi asayiş üzerinde tamamen kontrolü kaybetmiş görünüyor.

Aslında karşımızda silah kullanan bir örgüt, anlık şehit haberleri olmasa asayişteki bu zafiyeti fark edemeyecektik. Hükümetin ayrımcılığa, yabancı danışmanlara dayalı, aymaz aydınların şakşakları arasında uyguladığı politikalar daha birçok alanda zafiyet oluşturdu. Sonuçları yıllar sonra ortaya çıkacak.

Yarattıkları eğitim kaosu, imam hatipleşme süreci sonucunda, 20-30 yıl sonra ülkemizde pozitif bilimleri yeterli derecede anlayacak ve uygulayacak yetişmiş insan gücü bulunmayacak. Evet yine mühendislerimiz, doktorlarımız olacak ama, yeni bir şeyler üretemeyen, taklitten medet uman, kendine verilen sınırlar dışına çıkamayan, papağan gibi öğretileni tekrarlayan ama hitabeti kuvvetli kişiler olacaklar. Bu prototipleri şu an her yerde görmek mümkün.

Sağlık sistemini içine soktukları durum daha da vahim. Hastane sahibi, holding patronu olmayı teşvik eden, sağlık çalışanı olmayı aşağılayan bu sistemle 20-30 yıl sonra çok güzel hastane binalarımız, bol bol alet edavatımız olacak, ama iyi yetişmiş doktorlarımız olmayacak. Parası olanlar gerekirse ülke dışına çıkacaklar, parası olmayanlar eski SSK’dan beter hastanelere mahkum olacaklar.

Ekonomiyi canlandırma adı altında satılan karlı devlet varlıkları, altyapı bahanesiyle lüzumsuz yatırımlar için alınan dev krediler geleceğimizi karanlık bir sona mahkum etti. Halbuki bu sistemin emperyalist dünyanın birçok kez uyguladığı standart bir tuzak olduğu defalarca yazıldı. Bu tuzağa düşmüş onlarca örnek görüldü. 2008 krizinde neredeyse bütün bankalarımızı kaybettik, yeni krizle birlikte özel sektör elindeki birçok üretim tesisini ve oteli kaybedeceğiz. Elinden bütün destek enstrümanları alınmış devlet hiçbir şeye engel olamayacak. 20-30 yıl sonra Türkler bu memlekette sadece işçi olacaklar.

Tamam, bugünler birlik olma günüdür.
Tamam, devletin zafiyet içinde olduğu durumda hep birlikte hareket etmeliyiz.
Tamam, iç ve dış hainlerin ülkemiz üzerindeki emellerine engel olmak hepimizin vazifesidir.
Ama benim anlamadığım, isyan ettiğim, neredeyse elini attığı her alanda kısa vadeli gayri milli politikalar izleyen, defalarca farklı gruplar tarafından kandırılan, gırtlağına kadar yolsuzluk batağına batmış, ülkeyi zafiyet içine sokan bu yöneticilerin hala bir umut olarak görülmesi/sunulması aymazlığı.
Yeni bir lider/hükümet/yönetim/umut arayışı olmazsa, ne zafiyet ortadan kalkar, ne birlik olunur, ne de bu kaostan çıkılır.
Bu eski kafalarla yeni bir hükümet kurulursa ve her şey birden durulursa bilin ki kurbanlar verilmiş, tehdit yerini bulmuş, ülkemizin elindeki bir şey kaybedilmiştir. Ne olduğunu yıllar sonra öğreniriz.

Not: Yazılar ile ilgili hukuki sorumluluk yazarların kendilerine aittir

Yorumlar

Horozkentli   -  Bağlantı 11 Ağustos 2015, 16:54

Zaten akp nin hiç sesi çıkmıyor ki şehit cenazesine de katılmadı liderler. hepsinin derdi para Allah belalarını versin olan gariban ocaklarına anaların yüreğine düşen ateş oluyor…

Yorum Yaz

Aşağıdaki gerekli alanlara bilgilerinizi girmelisiniz. e-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.

 karakter kaldı