Şeref…liğin daniskası asıl bu

Başlığı okuyunca acaba hangi siyasiye, hangi yazara bu sözler diye düşündünüz tabi.  Hatta büyük ihtimal çoğu kişi Fransızlar’a saydıracağımı zannetti.

Yok, değil!  Maalesef bu yazı milliyetçi duyguları okşama ve tahrik etme yazısı değil, aksine belki çok sıradan bir mesela üzerine kaleme alınmış bir yazı.

Başlıkta sözü edilen şerefLİ!’nin kim olduğuna gelince;

Efendim bu şerefLİ! şahıs arabasından dışarı çöpünü atan herhangi bir vatandaşımızdır!

******

Şaka bir yana gerçekten insan artık tahammül edemez hale geliyor insanların bu duyarsız ve hatta hakareti hatta ve hatta dayağı hak eden böylesi çirkin hareketlerine…

Açık açık yazıyorum artık…

Arabasının camını açıp da dışarı çöp atan insan şerefLİ!’dir…

Arabasında yediği içtiği gıda maddelerinin ambalajlarını, kağıt parçalarını, sigara paketlerini, meyve kabuklarını, içine çocuğunun işediği veya içindeki suyu zıkkımlandığı plastik şişeleri, bacaklarının arasına sıkıştırıp alkollü alkollü katil gibi araba kullanırken zıkkımlandığı biraların cam şişelerini, zıkkımlandığın sigaranın kutularını ve daha sayamayacağım bilumum her şeyi arabasının camını açıp da dışarı fırlatan zihniyet şerefLİ!’dir, namusLU!dur…

******

Vatanını mı seviyorsun?

Yaşadığın toprakları, şehirleri, sokakları, caddeleri, parkları mı seviyorsun?

Yeri geldiğinde vatanın için canını mı verirsin?

Ulusal gururumuzu kırdıkları zaman gavur milletine kin mi kusarsın?

Tarihinle gurur duyup sana haksızca yapılan suçlamalara karşı yeri geldiğinde omuz omuza mı durursun?

Cennet vatanım için şarkılar türküler mi söylersin?

Evinin balkonuna bayraklar asıp, arabanın arka camına ay yıldız mı yapıştırırsın?

******

Ey bre be şerefLİ! namusLU! adam, madem bu kadar vatanını seviyorsun madem canın bile bu topraklara fedaysa, ne için yaşadığın bu ülkeyi, bu şehri, bu sokakları, bu yolları kirletirsin?  Çerini çöpünü sağa sola fırlatırsın?  Hiç mi için cız etmez çevreyi kirletirken?  Hiç mi düşünmezsin kamusal alanları kirletmekle kendi yaşam alanını kirlettiğinin?  Hiç mi o gördüğün pislik içindeki çevrenin manzarası, yolların kenarlarındaki pislikler, sokaklarda yerlerde sürünen çöpler rahatsız etmez seni?  Dağa, ormana, göle pikniğe gittiğinde senden önceki şerefLİ! insanların ortalıkta bıraktığı çöpler hiç mi vicdanını sızlatmaz?

Hep mi böyle kalacaksın sen?  Hep mi böyle ilkel olacaksın?  Çevre bilincin hiç mi olmayacak?  Ne zaman duracaksın?  İlla birileri gelip seni uyarınca mı, senin onurunu kıracak sözler söyleyince mi?  İlla birileri gelip sana ceza mı kesmeli?  İlla birileri seni tartaklamalı mı?  İlla birileri seni aşağılamalı mı?

Zannediyor musun ki kimse seni görmüyor, kimse seni bilmiyor, kimse sana bu yüzden ceza kes(e)miyor diye özgürlüğün tadını çıkartıyorsun?

Zannediyor musun ki Mehmet Akif,

“Hakkıdır, Hakk’a tapan miletimin istiklal”

dediği için sen bu kadar mağrursun?

Zannediyor musun ki Mehmet Akif,

“Ben ezelden beridir hür yaşadım, hür yaşarım;
Hangi çılgın bana zincir vuracakmış? şaşarım!
Kükremiş sel gibiyim, bendimi çiğner, aşarım.
Yırtarım dağları, enginlere sığmam, taşarım.”

dediği için bu kadar başına buyruksun?

Zannediyor musun ki çevreyi kirleten birisi medeni ve çağdaş bir birey olabilir?

Umurunda değil mi bütün bunlar?  Umurunda değil mi bilinçli ve sorumlu bir vatandaş olmak?

O zaman Fransa’nın yaptığına ses çıkarmaya hakkın yok, çağdaş ülkelerin milletimize yönelik ortaya koyduğu şerefLİ! uygulamaları eleştirmeye hakkın yok, söylenmeye hakkın yok.  O zaman bu ülke sorunlarını ağzına sakız yapmaya hakkın yok.  O zaman toplumsal konularda ahkam kesmeye hakkın yok.

O zaman ilkel bir insan olarak senin hak ettiğin şeyler çok başka!!!

Sen önce çevreni temiz tutmayı öğren, sonra ben artık adam gibi bir vatandaş oldum diyebil kendi kendine…