REKLAMI GEÇ

Kendim @tim kendim buldum 14

29 Kasım 2017 Çarşamba

MANTAR GİBİ ÇOĞALMA FASLI!

Ne demişler; Kapı kapıyı açarmış

Bir atasözü ile bitirmiştim 13. bölümü ve 14. bölüme bir atasözüyle başladım…

Evet NTV’nin yurt haberler servisinin küçük bir parçası olmak bile bana çok önemli dostluklar, tecrübeler kazandırdı. Açılan bir kapı bir yenisini araladı. Ve aslında o sayede şekillendi beynimdeki YENİMEDYADER’in yapısı…

Kısa süre önce kaybettiğimiz Tayfun Talipoğlu’nun yanı sıra  Mithat Bereket, Oğuz Haksever, Ahmet Yeşiltepe ve Celal Pir gibi mesleki açıdan önemli isimlerle tanışma, çalışma fırsatı buldum NTV’de. Halen NTV İzmir Temsilcisi olan Merih Ak’ın, uzun yıllar Yurt Haberler Müdürlüğü yapan Vedat Yazıcıoğlu’nun isimlerini ağabey haneme yazdım.

Mesela NTV sayesinde tanıştığım Sedat Kirt, evet evet, yanlış okumadınız Sedat Kirt ile şimdilerde çok farklı çalışmaların altına imza atıyoruz. Ad ve Soyad gurubunda bir harf hariç inanılmaz benzerlik!..

Demiştim ya Ahmet Yeliştepe, İMD’yi anlatmasa bana, İMD Başkanı, İnternethaber.com’un sahibi Hadi Özışık’ı tanıştırmasa bugün arkadaşlarımızla birlikte kurduğumuz Yeni Medya Yayıncıları Derneği belki bu çalışmalara imza atamayacaktı.

Bugün 12 siteyiz ama bu sayıda kalmayı istemiyoruz işin aslı.

Yani tüzüğümüze, felsefemize, birlikteliğimize uyacak, ahenk içinde adım atacak, şartlarımıza, hassas çizgilerimize önem verecek tüm meslektaşlarımızla bir arada yörümek istiyoruz.

Gündemde Aynahaber.net var.
Eli kulağında, yeni üyemiz olacak gibi…

Gözlemlemeye çalışıyoruz mesleğin eski ama sektörün yeni oyuncuları arkadaşlarımızı. Birbiri ardına internet haber sitesi açılıyor!..

Ferah Işık…
Denizlihaber.com’da ilçeler editörü olsun diye adeta yalvardığım, defalarca o işin önemini anlattığım halde kendini farklı nedenlerden ötürü işine tam anlamıyla veremeyince birlikte uzatmama kararı aldık.

Kısa süre sonra yanıma gelip internet haberciliği yapacağını, kendi işinin patronu olmak istediğini anlattı.

Ona dediğimi size de diyeyim.

Olmaz!..
Boşu boşuna uğraşma…
Yapacaksan internette şu ana kadar çok fazla örneği olmayan farklı bir yayıncılık anlayışına sahip bir haber sitesi kur…

Tahir’in, Mutlu’nun, Bilal’in, Mehmet’in, Serkan’ın, Hüseyin’in, Köksal’ın, Ahmet’in, Mustafa’nın, Sedat’ın, Meriç’in, Ahmet’in daha önce zaten yaptığı şeyi yapıp, sektörde bir yerlere gelmen imkansız!..

Arkada sermayen olur, hemen üç beş kişilik bir kadro kurarsın, çalışmaları tam bir yerel yayıncılık sorumluluğu içinde gerçekleştirirsin.
Eyvallah!..

Noldu? Dinlemedi!..

Şimdi kendi açtığı internet sitesiyle internet haberciliği yapmaya çalışıyor.
Yapsın bakalım!..

Fatih An…
Bana sormadı bile. Kendi bilir.
Denizli Ticaret Odası Başkanı Uğur Erdoğan’ın danışmanlığını yürüttü bir süre. Ayrılacağını en son ben duydum. Kafasında kendi işinin patronu olmak varmış. Her şeyler hazırlanmış, domainler alınmış, yoklamalar yapılmış, yol haritası çizilmiş…

Şimdi kendi açtığı internet sitesiyle internet haberciliği yapmaya çalışıyor.
Yapsın bakalım!..

Murat Demirbilek…
Tek başına olmaz bu iş dedim. Birleşin, güçlenin, daha farklı işler yapın…
Dinledi mi? Dinlemedi…

Şimdi kendi açtığı internet sitesiyle internet haberciliği yapmaya çalışıyor.
Yapsın bakalım!..

Özkan Tokmak…
Pamukkale Belediyesi’nden ayrıldı.
Kendi işinin patronu olmaya karar vermiş…
Yanına DEHA 20’den ayrılan Kahraman’ı da almış…

Şimdi kendi açtığı internet sitesiyle internet haberciliği yapmaya çalışıyor.
Yapsın bakalım!..

Engin Ünal…
Denizlihaber.com’da uzun sayılabilecek bir süre birlikte çalıştık. Ustamdır, büyüğümdür. Çok güzel işlere imza attık birlikte.
Sonra bir şekilde yollarımızı ayırma kararı aldık…
Bana sormadı, belki de sorma gereksinimi hissetmedi bile…

Şimdi kendi açtığı internet sitesiyle internet haberciliği yapmaya çalışıyor.
Yapsın bakalım!..

Aklıma biraz düşündüğümde gelen Ahmet Deda, Erol Kes, Kadriye Sözeri, Haşim Nebioğulları, Mahir Turgut, Muharrem Tüzün, Ali Akgün, Mithat Yalçınkaya ve şu an gelmeyen isimler…

Aralarından internet haberciliğine geçerken bu kardeşlerine danışan, fikir alan var mı bilmiyorum ama kim sorsa yanıtım farklı bir şey yapmayacaksanız, hiç girmeyin olmuştur/oluyor/olacak da!..

Bir aralar varını yoğunu satıp tekstile koşan öğretmenler, avukatlar gibi bizim sektördeki arkadaşlar ve hatta sektörümüzle uzaktan yakından alakası olmayan arkadaşlar internet sitesi açmanın derdinde…

Ama asıl konu onca isim, bir o kadar internet sitesi arasında kendini nereye yakıştırdığınla ilgili.

Eğer diğerlerinden daha iyiyi, daha güzeli, daha başarılıyı, daha zirveyi düşünüyorsan, yayın şirketi olmayı, kurumsallaşmayı, daha çok gazeteci arkadaşımıza iş kapısı olmayı, o an yanında olurum, dururum meslektaşım

Ve fakat amacın bizim de çorbamız kaynasın diyorsan “orada biraz dur” da derim sana..

Sakın ha aranızdan “sana mı soracağız birader?” gibi düşenceler içine gireniniz olmasın!.

Tabii ki 15 yıldır bu işle uğraşmış,
her türlü pisliğini, kahrını, zorluğunu,
sıkıntısını çekmiş,
her anlamda gerekliliklerini yerine getirmek için sağlam bedeller ödemiş,
kolaya, ucuza kaçmamış,
kıyısından, arkasından dolanmamış bir gazeteci arkadaşınız olarak, onca arkadaşımızla birlikte tırnaklarımızla kazıyarak oluşturduğumuz Denizlihaber.com’un doğrudan ya da dolaylı OLUMSUZ etkilenmesine yol açabilecek her türlü adımda, karşınızda beni göreceksiniz!..

Yalnızca beni mi peki?

Yine sektörde yıllarını geride bırakmış, belli bir seviyeye ulaşmış, elinden geldiğince sorumluluklarını yerine getiren ve kendince bir bedel ödemiş
Akishaber.com.tr’yi de
Pamukkalehaber.com’u da
Haberdenizli.com’u da
Denizligüncel.com’u
Yüzhaber.com’u da göreceksiniz.

Onlarla birlikte yol arkadaşlığına çıkmış ve çıkarak öteden beridir söylediğim tüm çizgilere uymak için söz vermiş, risk almış, çaba gösteren tüm yol arkadaşlarımızı da göreceksiniz karşınızda!..

Yani, Denizlipost.com’u, Denizlidesiyaset.com’u,Objektif20.com, Denizli20haber.com, Denizlimuhabir.com ve Denizlisporhaber.com’u da…

Meriçulukuş.com’u da görecekseniz elbette!..

Ben inanıyorum ki Meriç de kısa süre sonra tekrar aramıza katılacaktır.

Dernek olarak kapımız, daha önce de belirttiğim gibi her daim bu işi daha düzgün yapmak isteyenlere açık olacak.

Biz kapıdan içeri girerken kimin adamısın diye sormadık, sormayacağız!..
Hedef gösterip, O’nu alt etmeye hazır mısın diye sormadık, sormayacağız!..
Din, dil, ırk, mezhep gibi farklı aidiyetler aramadık, aramayacağız…

Evet, hiçbirimiz dört dörtlük değiliz elbet…
O nedenle “Dört dörtlük müsün?” diye sormadık, sormayacağız!..

Ama dört dörtlük olmak için elinden geleni yapmaya hazır olup olmadığın gerçeğini de göz ardı etmeyeceğiz!..

Kısacası bizimle ya da bizsiz,
bu sektörün gerçeklerini,
etik kurallarını,
bugünü ya da geleceğini,
birilerinin kişisel çıkarlarına
indirgemeye çalışanlara
izin vermeyeceğiz!..

Bunca alın teri,
bunca emek,
bunca zaman,
birileri gelip,
heba etsin diye
harcanmadı çünkü!..

Düşman kurşunu yemeye evet ama kendi ayağımıza sıkmak ne oluyor? Değil mi!..

Yeni başlayanlar için geçmişten notlar:

NTV Temsilciliğime dair…
NTV temsilciliğini ART’ye 1999’da getirirken İstanbul’da Kansu Şarman isimli Yurt Haberler Şefi ile görüşmüştüm.  İzmir Büro’da Mesut Yılmaz isimli muhabir arkadaşımız ve Neyfel Salman isimli kameraman arkadaşımız vardı. Ercan Pala temsilciydi. Ayrılınca Mehmet Karabel bir rüzgar gibi geldi geçti. Sonra Merih Ak transfer edildi İzmir Cumhuriyet’ten. Uzun yıllar Merih Ağabey ile çalıştım.  Pakize Kaya, Semra Krişman, Mustafa Kiruk, Baran İpek, Sedat Yağcı, Burak Uygun, İlkay Özemre gibi isimler garklı zamanlarda ekip arkadaşlarımdı.

Marmara Depremi’nde Yalova’da görev yaptık!. Cumhurbaşkanları, başbakanlar takip ettik. Denizli’den onlarca canlı yayın gerçekleştirdik. Programlar yaptık, konuklarlar aldık, Denizli’yi resmen defalarca Türkiye gündemine taşıdık. Şu Çürüksu ve Menderes kirliliğini canlı yayınlar yaparak bizim kadar çok ulusal gündeme taşıyan olmamıştır.

Hatta bir keresinden bir hafta sonu program için tek başıma kamera karşısına geçtim. 20 dakika kadar NTV ekranından Pamukkale’deki antik havuzun içinden dönemin TURAŞ Müdürü Ali Aktürk ile birlikte canlı yayın yaptık.

Muğla’dan Yüksel Savaş, Manisa’dan Erhan Gördes, Çanakkale’den Gökhan Kökçak’lar filan hem NTV kapıları…
ve şu an adı aklıma gelmediği için sonrasında kendi kendime sinir olacağım dostlar…

NTV Yurt haberler Servisi şefliği görevini uzun süre yürütmüş olan Özcan Sert mesela unutulmaması gereken bir isim. Denizlili gazeteci ağabeyimiz Fevzi Yeniçeri, aynı servisten Esengül Koç Yükseldi’ler de unutulmaması gerekenler ve bir çırpıda aklıma geliverenler arasında.

Ahmet Yeşiltepe’ye dair…
Uzun yıllar NTV temsilciliği yapmama, NTV’de çalışan önemli isimlerle dostluk kurmama da vesile oldu. Bunlardan biri de Ahmet Yeşiltepe. Yeşiltepe, uzun süre NTV internetin başındaydı. Bana ininılmaz ağabeylik yaptı. Ne zaman çağırsak kırmayan, beni internetin ulusaldaki önemli aktörleriyle tanıştıran, internet haberciliği konusunda önemli bilgileri ve tecrübeleri benim paylaşan Yeşiltepe benim için kocaman yüreği ve mütevazı kişiliğiyle tam bir süpermendir!.

Merih Ak ve Vedat Yazıcıoğlu’na dair…
Vedat Yazıcıoğlu Ankara’da yaşayıp çok uzun yıllar İstanbul’da bulunan Yurt Haberler masasına müdürlük yaptı. Babacanlığı, ağabeyliğiyle her zaman kalbimde, başımın üstünde yeri vardır. Merih Ak ile aslında artık direk abi kardeşiz. Mesleki olarak ondan çok şey öğrendim. Onunla birlikte çok şey yaşadım. Türkiye Gazeteciler Federasyonu Genel Sekreterliği de yapmış olan Merih abi hala NTV İzmir temsilciliği ve canlı yayın ekibi görevlerini yürütüyor.

Sedat Kirt’e dair…
Onunla tanışmamız efsaneydi. Bana yatması gereken ücreti NTV kazara ona yatırıp, ona yatması gerekeni de bana yatırınca tam olarak durumun farkına varmıştım. NTV Denizli Muhabiri Sedat Kurt ile Marmaris Muhabiri Sedat Kirt’i karıştırmıştı. Sedat Kirt Marmaris Belediyesi’nin Özel kalem Müdürü. Marmaris için çok başarılı projeleri hayata geçiriyor. İlçenin Denizli tanıtım çalışmasını birlikte yaptık. Çalışma azmi ve sorumluluğunu gerçekten çok sevdiğim, takdir ettiğim isimlerden biridir…

İzmir ve Cumhuriyet’e dair…
Bu kadar çok İzmir’den bahsederken Cumhuriyet’ten bahsetmemek olmazdı. Mustafa Balbay’ı şahsen tanıma fırsatı yarattı mesela Cumhuriyet bana. İzmir Büro’nun son şefi Serdar Kızık, Nüvit Tokdemir, Yusuf Özkan, Hakan Dirik ve Emre Döker ile az mesaimiz olmadı. Ceylan’ı unuttuk mu? Tabii ki hayır!..

Meriç Ulukuş’a dair…
İşte tam bundan bahsetmeye çalışıyorum.
Mükemmel yani dört dörtlük olmayan ama bizim de olsa sıradan da olsa başarıyı, farkı ortaya koyabilecek hikayeler benim anlatmaya çalıştığım. Meriç Ulukuş da o güzel öykülerden biridir.
Hiçbirimiz masum değiliz ama bazılarımıza göre daha dürüst, daha yaratıcı, daha samimi, daha güzeliz!..

1 ARALIK CUMA FİNAL!

Not: Yazılar ile ilgili hukuki sorumluluk yazarların kendilerine aittir

Yorum Yaz

Aşağıdaki gerekli alanlara bilgilerinizi girmelisiniz. e-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.

 karakter kaldı