REKLAMI GEÇ

PİLAVDAN DÖNENİN…

2 Şubat 2011 Çarşamba

Eğitim İş Başkanı
Osman Kandemir’in
Ziraat Bankası ile ilgili
haberini düzeltiyordum.

Bilgisayarımın başında uyuyakalmışım…

**

Milli Eğitim İl Müdürlüğü önümüzdeki 5 yıl için personel maaşları konusunda İş Bankası ile el sıkışmış.

Sözleşme imzalanmış.

Banka tek tek personel için hesaplar açmış.
ATM kartları için düğmeye basmış.

Bir de bakmışlar ki; Valilik sözleşmeyi bozmuş!..

Rüya bu ya;
Eğitim Bir-Senli işgüzarlar,
“İş Bankası Cumhuriyet Halk Partisi’nin, sen napıyon Müdürüm? Biz bir iki Ak vekili devreye sokup maaş işini Ziraat Bankası’nın alması için kolları sıvadık” demişler…

Bunun üzerine Müdür demiş ki,
‘Arkadaşlar, sözleşme imzaladık. Bu sözleşmeyi benim bozmam imkansız. Ancak Valilik bozabilir”

**

İşbozan
işgüzar
Eğitim-bir Sen üyeleri,
doooğru soluğu sendikalarında almışlar…

Evirmişler, çevirmişler,
onla konuşmuşlar,
şunla bozuşmuşlar,
ötekini devreye sokmuşlar veeeeeee….

**

Sonunda Ziraat Bankası’ndan
İş Bankası rakamlarının yüzde 25
üstüne çıkabileceği haberini almışlar.

Sevinçten atlayıp zıplayıp birbirine sarılan,
“Ya ya ya! Şa şa şa! Nasıl da alt edicez CHP’nin İş Bankası’nı” diye sevinen Eğitim Bir-Senli eğitimciler, bu kez sözleşmenin iptali için kolları sıvamış.

Vali oradan, buradan baskı yiyerek, sonunda Milli Eğitim Müdürlüğü’nün sözleşmesini bozmuş.

Normal ihaleye girip de normal şartlarda işi İş Bankası’na kaptıran Ziraat Bankası’nın modifiye haliyle tekrar girebileceği yeni bir ihale tertiplenmiş.

Hem de eğitimci sendikalar nezaretinde…

İhaleye girenler bir daha girmiş ihaleye….
Bankaların teklifleri az sonra Milli Eğitim Müdürü Mahmut Oğuz’un başkanlığındaki bir toplantıyla yeniden değerlendirilecek imiş.

Tam bu sırada Eğitim Bir-Sen üyelerinin cep telefonlarına şu kadar liraya Ziraat Bankası ile sözleşme imzalandı diye mesaj geçilivermiş!…

Oysa daha teklif zarfları açılmamışmış…

**
Ben bu rüyanın neresinde miyim?
İhaleyi gazeteci olarak takip ediyorum.

Hatta Eğitim Bir Sen üyelerine “hayırlı olsun” mesajının daha ihale öncesi geçildiğini de ben ortaya çıkarıyorum.

Hemen oracıkta da söylüyorum.

Bunun üzerine hatta Eğitim İş Başkanı, ben bu kararın altına bizzat imza atmam sadece gözlemci olduğumu belirtir bir onay veririm tarzında bir şeyler söylüyor.

**

Tam o sırada Seher uyandırıyor.

“Sedat, haberi kontrol ettiysen, yayına alalım” diyor.

Şükür ki tüm bu yaşanılanın trajikomik bir rüya olduğunu anlıyorum.
ve gördüğüm bu rüyayı sizle paylaşmak için tekrar bilgisayar başına geçip köşemi yazmaya başlıyorum…

Tam bu esnada içim geçmiş…

Not: Yazılar ile ilgili hukuki sorumluluk yazarların kendilerine aittir

Yorum Yaz

Aşağıdaki gerekli alanlara bilgilerinizi girmelisiniz. e-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.

 karakter kaldı