WHERE İS THE DENİZLİ, KERİZDİ DENİZLİ
7 Ekim 2011 Cuma
Haritada göstersen yerini bilmeyen ‘bi-dolu’ adam bulurum size…
Bırak başka memleketlisini, doğma büyüme buralı olan biri çıktı geçen gün karşıma, Ege’de miyiz, Akdeniz’de mi, bilmiyor şekerim.
Babam emekli memurdur benim.
Farklı memleketler dolaştık, anlayacağınız…
Arkadaşlarımın çoğu ‘deniz var mı sizin orada’ diye sorardı…
Avustralya’dan Alaska’ya tüm dünya, burada üretilen havluyu, bornozu, nevresimi kullanır…
Kaçı etiketine baktığında gördüğü Made in Denizli/Turkey yazısından merakla “Bu Denizli nerededir acep” diye araştırmıştır sizce?
Bırakın onları, Pamukkale’ye günü birlik getirilen bir turistin, Türkiye tatilinden birkaç ay sonra Pamukkale’nin hangi şehirde olduğunu anımsama oranı yüzde kaçtır? Bunu bir düşünün!..
Türkiyeli bilmez gelip geçmemişse buralardan,
Dünyalı zaten hiç bilmez?
Tutturmuşlar bir ‘dünya şehri’dir gidiyor…
Coğrafi konumunun nerede olduğunu bile bilmemekse dünya şehri olmak kavramı, sonuna kadar katılıyorum…
Bir dünya şehridir Denizli,
kıçı kırık egeye mal edilemez…
NOT:
Sen bu kenti turizmde Pamukkale’ye entegre edemez,
dünyanın dört bir yanına ulaşan Denizli menşeli ürünlerinden bir marka oluşturamaz,
kentin göbeğine bu kentin simgelerinden oluşan kültürel bir kimlik koymak yerine, TBMM’nin önünde görüp beğendiğin saçma sapan fıskiyeli havuzun kopyasını yaptırır,
Türkiye’nin en zengin Denizlilisi Ahmet Nazif Zorlu’nun ‘Vestel’ini Manisa’ya kaptırır,
Kent imkanlarıyla yaptırdığın okulun adına onlarca ünlü sanatçın, yazarın, ressamın, bilim ve siyaset adamın varken ‘Necip Fazıl Kısakürek’ ismini koyar,
şehir takımını 2. Ligde düşmemeye oynatırsan,
40 değil kırk bin kere söylesen yine olmaz, olamaz birader…