REKLAMI GEÇ

MÜSLÜMAN COĞRAFYASI YILLARDIR KANIYOR

30 Ağustos 2013 Cuma

Bosna Hersek, Filistin, Lübnan, Suriye, Mısır, Cezayir, Tunus,  Somali, Irak, Afganistan, Pakistan ve uzayıp giden bir liste…

Bu ülkelerin hemen hemen hepsi Müslüman nüfusun çoğunlukta olduğu coğrafyalar.

Diğer bir tarafta krallıkla yönetilen Müslüman ülkeler:

Suudi Arabistan, Yemen, vb…

Peki neden bir türlü huzura kavuşmayan bir coğrafyadır İslam coğrafyası.

Kuran-ı Kerim’de açık hükümleri olmasına rağmen neden kardeş kavgası bir türlü bitmez müslümanlar arasında..

Yönettikleri ülkelerde siyasi güçlerine güç katmak için en değerlilerini bile yozlaştırmaktan korkmayan bir insan güruhuyla karşı karşıyayız müslüman ülkelerde. Hemen hemen hepsi büyük abinin güdümünde, dolayısıyla İsrail’in.

El-Kaide müslümanları katlederken Allah-u Ekber diyor,  karşısında mücadele eden Hizbullah da.  Fakat kimse sonuç kime yarıyor diye sormuyor, soruyorsa da umurunda değil.

 

Irak,  Saddam Hüseyin’den sonra bir türlü huzura kavuşamadı, mezhep kavgalarında her gün onlarca insan hayatını kaybediyor. Keza benzerleri artık Suriye ve Mısır’da da artarak devam ediyor.

 

Emperyalizm, Müslüman ülkelerde çok rahat nüfus edebiliyor. Aynı Allah’a ve Peygamber’e inanan insanların arasına mezhepsel ayrılıklarından dolayı  çok rahat fitne sokuluyor. Saldırganlar Allah adına yaptıklarını iddia ediyor ama katlettiği kişinin de aynı Allah’a ve Peygamber’e inandığını umursamıyor; kendine göre haklı gerekçeyi çok rahat uydurabiliyor. Bunu yaparken başka Müslüman ülkelerden de çok rahat destek bulabiliyor. İşte Suriye olayında ikiye ayrılan Müslümanlar Mısır’da da ikiye bölünmüş durumda. Suudi Arabistan açıktan Mısır’da darbeci generali destekliyor, Esad’ı İran’ın desteklediği gibi.

Türkiye’de de 1980 öncesi benzer kavgalar yaratılmak istendi ve mezhepsel ayrılık iyice kaşındı. Fakat Türkiye Cumhuriyeti’nin yüzyıla yaklaşan devlet kültürü her şeye rağmen öyle sağlam atılmış ki Türkiye’nin  kör topal yürüyen demokrasi tecrübesine rağmen emperyalizmin azdığı son dönemde ve başındaki kişilerin ülkeyi % 50  ve diğer % 50 bölme çabalarına rağmen vatandaşlarının çoğunluğu birbiriyle her şeylerini paylaşabileceğini inanıyor.

Türkiye’de yaşayan yurttaşlar olarak Müslüman coğrafyasındaki yaşatılmak istenen toplumsal ayrılık tohumlarını Anadolu’ya ekmemeliyiz ve bu fitneye gelmemeliyiz. Unutulmamalıdır ki herkes ölümü tadacaktır, bugün dünyada saltanatını sürdürenler elbet o kefeni giyecek ve hesap gününü bekleyeceklerdir. Bizler, bu ülkenin bir paydaşı olarak  birbirimizin yaşam şekline, inancına ve mezhebine saygı göstereceğiz. Herkes inancını ve inancının emrettiğine inandığı kurallarla yaşamakta özgürdür. Göreceksiniz daha özgür bir Türkiye daha müreffeh bir Türkiye olacaktır.

Not: Yazılar ile ilgili hukuki sorumluluk yazarların kendilerine aittir

Yorumlar

Ömer ÖZTÜRK   -  Bağlantı 4 Eylül 2013, 21:07

Ne güzel özetlemişsiniz durumu. Adamlar cinayet işlerken Allahüekber diyorlar. Olamaz böyle birşey.

Rüşdi ERDEM   -  Bağlantı 31 Ağustos 2013, 11:48

Kur’an Asr Suresinde insanlar hüsrandadır, ancak iman edenler + salih amel işleyenler + Hakkı tavsiye edenler + sabrı tavsiye edenler müstesna diyor. Hesabının görüleceğini bilen kişinin HAK yolundan sapıtması çok zor. Allah hepimize iman ve insaf versin.

Yorum Yaz

Aşağıdaki gerekli alanlara bilgilerinizi girmelisiniz. e-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.

 karakter kaldı