TANE TANE SÖYLÜYORUM: BU KENT, BU İŞE RAZI DEĞİL!

Bu kent Denizli Lisesi’nin belediyeye devrini istemiyor!

Geçtiğimiz pazartesi günü onlarca insan Çamlık’ta Gözde Pastanesi’nde buluştu. Aralarında çok sayıda sivil toplum örgütü ve meslek odası temcisi vardı. Toplantının organizatörü Denizli Lisesi Derneği Başkanı Hasan Panayır, toplantının konusu da Denizli Lisesi idi. Daha doğrusu Denizli Lisesi’nin belediyeye devri idi.

Öncelikle şunu söylemek gerekiyor ki, bu toplantıya katılanlardan hiç birinin gönlü bu devire razı değil. Bu şehirde yaşayan ve bu şehir adına hizmet eden sivil toplum kuruluşları Denizli Lisesi’nin lise olarak kalmasından yana. Eminim ki, bu insanların kendisi veya çocukları ya da torunları bu liseden mezun. En az üç kuşağın burada eğitim gördüğü kesin! Protesto eylemlerinde profillere baktığımızda bunun izlerini görmek mümkün.

Baştan söylemeliyim. Dernek Başkanı Hasan Panayır, Denizli Lisesi’ne gönül vermiş biri. Gerekirse bu mücadeleyi tek başına sürdürecek kadar da kararlı. Ancak toplantı trafiğine baktığımızda pek yalnız kalacak gibi görünmüyor. Gözde Pabtanesi’ne gelen 80 STK başkanı O’na bu konuda hem yetki, hem de omuz veriyor. Saymak gerekirse; Rotary, DEKEV, Denizli Barosu, Sanayi Odası, DESAV, TMMOB’a bağlı odalar, DEGİAD, DESİAD, Nakışçılar Odası, ADD, BASİAD, Görme Engelliler Derneği .. Söz aldılar, görüş bildirdiler.Kimi zaman hararetli, kimi zaman düşündürücü öneriler yaptılar. Her görüş kendini ifade etti.

O görüşlerden bazıları şöyle:

BASİAD Başkanı Selim Kasapoğlu: “Orada çocukluğumuz, anılarımız, hayallerimiz var. Denizli Lisesi bu kentin meselesi. Belediye bu konuda STK’lara kulak vermeli, onların çözüm önerilerini dinlemeli. Çünkü bu kent daha önce benzer travmalar yaşadı. Onlardan biri de Ulu Cami’dir. Taş binalardır”

Sanayi Odası Başkanı Müjdat Keçeci: “Denizli Lisesi’nden de alimler, doktorlar, hakimler işadamları avukatlar eğitmenler yetişti. Bu insanlar Denizliliyiz derken hafızalarında yaşayan üç değerden biri Denizli Lisesi Koca Mektep’tir. Nasıl olur da birileri bu değeri, onlara rağmen yok sayabilir? Denizli Lisesi, lise olarak kalmalı“

Eğitim Kurumları Yaptırma ve Yaşatma Derneği Başkanı Hasan Himmetli: “Kesinlikle belediyeye verilmemeli, okul olarak veya müze olarak kalmalı. Çünkü orada bir tarih yatıyor, Denizli’de kaç tane tarihi bina var ki? Orada binlerce yüz binlerce insanın anısı var.”

O Toplantıdan öne çıkanlar şunlar:
Bir: Katılımcıların hiç biri bu konunun siyasallaşmasını, bir görüşe mal olmasını istemiyor.
İki: Bu konu bir kent meselesi, bir Denizli meselesi olarak her kesimi kucaklamalı.
Üç: belediye ile ve yetkililerle tüm iletişim yolları denenmeli.
Deneyecekler DE!
Önümüzdeki hafta amaçlarının net ve açık ifade edildiği bir gazete ilanı verecekler.
Sonrası mı?
Belki bir yürüyüş, belki belediye ile resmi görüşme olabilir.
Gelecek tepkiler üzerine yeni bir yol çizilecek. Yol ve yöntem değişse de hedefleri tek!
“Denizli Lisesi lise olarak kalmalı.”
Son olarak Orhan Abalıoğlu meselesine gelirsek;
Malum, O bu konuda en fazla adı geçen kişi. Milli Eğitimle protokol imzalayan da o, işin sonunda en çok üzülen de yine oymuş. Abalıoğlu: “Benim okulları yaptırma karşılığında Denizli Lisesi’nin belediyeye geçmesiyle ilgili bir talebim olmadı” diyor ve ekliyormuş “Ben Denizli Lisesi’nin lise olarak kalmasından yanayım”

Öyle görünüyor ki, Denizli Lisesi için bir imza kampanyası düzenlense en başta Orhan Abalıoğlu imza atacak!