REKLAMI GEÇ

EVHAMLI KARDEŞE MEKTUP

13 Ocak 2022 Perşembe

Canım kardeşim; biliyorum, geçirmekte olduğumuz şu pandemi dönemi seni de psikolojik açıdan oldukça etkiledi. Kapanma dönemlerinde, pek âdetin olmadığı halde, ister istemez kendini dinlemeye başladın. Sen benim gibi “teflon yapılı” yani aldırmaz yapılı değilsin. “Sünger yapılı” olduğun için, yaşadığın her şeyi içine ’emiyor’, ve onlardan etkileniyorsun. Belki ailemizin en küçük çocuğu olduğun içindir. Sağlık durumun bize göre daha hassas olmuş olduğu için, daha korunaklı büyütüldün.

Doktor değilim ama aslında gayet sağlıklı olduğunu biliyorum. Herhangi bir fiziksel sağlık sorunun ve şikayetin kalmayalı yıllar oldu. Lütfen sık sık bunu düşün ve kendini hep sağlıklı kabul et. Aynanın karşısına geç ve “ben hep sağlıklıyım” de. İçine düştüğün evhamı, kendine yapacağın telkinlerle yenebilirsin. Beynine sağlıklı olduğunu benimsetirsen, bak neler olur: Bilinç-altının sonsuz zekası; bedeninin her hücresini, dokusunu ve organını çalışması gerektiği gibi çalıştırmaya başlar. Her gün, giderek daha da sağlıklı ve iyi olursun.

Bunun için yapman gereken başka şeyler de var. Demesi kolay elbette ama yapmaya çalışsan iyi olur. İlkin, kendini affedebilmelisin. Kendinle barışık olmamak için pek de ciddi nedenlerin yok, bildiğim kadarıyla. Lütfen kendini affet artık. Başkalarını da affet ki, beyninde duygusal bir yük kalmasın. Kolay değil, biliyorum. Dahası çok zor. Çünkü yıllar içinde pek çok haksızlığa uğratıldın ve açıkçası harcandın ve ezildin. Gel de affet, değil mi? Haklısın canım kardeşim ama bunu kendi sağlığın için yapacaksın. Onlar affedilmeyi hak ettikleri için değil.

Bunları yapmayı başarabilirsen, evhamını da yenebilirsin. Üstelik bedenin daha da sağlıklı hale gelir. Başkalarını affetmek, geçmişi geride bırakabilmekle olasıdır, öyle değil mi? Bil ki, geçmişine takılıp kalanın geleceği de olmaz. Bu benden sana bir ağabey öğüdü. Peki, geçmişi nasıl ve ne şekilde bırakacaksın?

Boş vererek mi? Hayır. Bıkkınlıkla mı? Hayır. Çaresizlikle mi? Hayır. Kahrederek mi? Hayır. Üzüntüyle mi? Hayır. Geçmişi NEŞEYLE bırakmalısın. Evet, neşeyle. Neden biliyor musun? Çünkü ancak o zaman, geçmişi gerçekten bırakabilirsin.

‘Neden?’ dediğini duyar gibiyim. Bak canım kardeşim; geçmişi neşeyle bırakabilmek demek, geçmişi tümüyle aşıp onu kapsayabilmek demektir. Geçmiş seni ezemez, çünkü sen böylelikle geçmişten daha da büyük hale gelirsin. Bunu unutma, olur mu? Zaten, geçmişi tümüyle aşıp onu kapsayamazsan, geçmişi asla neşeyle bırakamazsın. Bunu yapmanın ön koşulu kendine güvenmek ve kendini değerli bulmaktır. Sen elbette çok değerlisin. Tek sorun, çevreden gelen yanlış telkinlerin etkisinde kalmış olmandır. Bunu anımsa ve kendine bunu da telkin et ki, öz güvenin geri gelsin ve tam olsun. Bu yolla geçmişi ‘neşeyle’ bıraktığın anda, huzuru bulacaksın.

Not: Yazılar ile ilgili hukuki sorumluluk yazarların kendilerine aittir

Yorum Yaz

Aşağıdaki gerekli alanlara bilgilerinizi girmelisiniz. e-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.

 karakter kaldı