#DİRENODTÜ

1980 yılında ODTÜ öğrencisiydim. Üniversiteye kayıt olduğumuzda ‘netekim’ darbe yapılmamıştı. ÖTK adlı bir kuruluşu vardı okulun. Öğrenci Temsilciler Konseyi. Kayıt için gelen öğrencilere ÖTK’nın gönüllü öğrencileri rehberlik eder, okul ve yurt kaydını yaptırırdı. Bana da ÖTK’lı bir öğrenci rehberlik etmişti.

Okul açılmadan darbe oldu. ODTÜ darbecilerin en ürktüğü yerdi. Jandarma yaya olarak okul içine girmiyor, araçlarla kampus içinden geçip, yurtların arkasındaki karakola gidiyordu. Zırhlı araçlar her köşe başında nöbetteydi. Tank namlulularının çevrili olduğu binalarda derslere girdik. Fakat sıkıyönetime karşın, okula genel bir baskın yapmak için 9 ay beklediler. Haziran 1981 de bir gece baskınıyla binlerce jandarma ile genel arama yapılabildi. Darbeciler bile ‘arının oğuluna çomak sokmak için’ aylarca beklemişlerdi.

Geçtiğimiz hafta ODTÜ arazisinden geçirilecek Gökçek yolu için ağaçlar sökülmeye başlanınca ortalık ısındı. ODTÜ’lüler eyleme geçti. Bugün eylemler Türkiye’ye yayıldı.
Arkadaş akıllanmadınız mı daha? Gezi parkı ağaçları için neler oldu? ODTÜ arazisinden ağaçları söküp, yol yapmak kolay mı? Durup bir düşünsenize… Daha okul açılmadan, binlerce ODTÜ’lü Ankara’ya gelmemişken memleketi ne hale getirdiniz… Önümüzdeki günlerin sloganı şimdiden belli: “ Her yer ODTÜ Her yer Direniş!”

ODTÜ’de sökülen ağaçlarla başlayan eylemlerin, kamuoyunda destek bulmaması için üzerine bir başörtüsü şovu eklendi. Yıllardır bu üniversitede başörtüsü sorunu yok, başörtülü öğrenci derslere rahatlıkla giriyor. Bilmezler mi? Bilirler elbet.

Okul kayıt alanında başörtülü gençlerin, bazı yurtlara öğrenci çekmek için çalışma yaptıkları sırada, ODTÜ yurtlarını kötülemesine tepki veren birkaç ODTÜ öğrencisi ile tartışmalarına, balıklama daldılar. Cumhurbaşkanı, Meclis Başkanı, Başbakan art arda açıklamalarla başörtülü gençlerin öğrenim hakkı kısıtlanıyor, algısı yaratmak için ODTÜ’yü hedef tahtasına koydular.

Tüm kurumlar teker teker düşürüldü. Bir tek üniversite sınavı işi bozuyor. Sınavlarda en başarılı çocuklar ODTÜ’ye ve seçkin üniversitelere geliyor. Çoğu da muhalif, solcu, marjinal vs. Çapulcu yani.
Gerçi üniversiteye giriş sistemini de sulandırıyorlar yavaş yavaş. Milletin çocuğu yıllarca dersane, okul, kurs derken, üniversiteye girmek için dirsek çürütüyor. Adamlar kendi çocukları ve yandaşları için her yola başvuruyor.

Birkaç ay önce Çalışma Bakanı Çelik’in kızı özel bir üniversitenin tıp fakültesinden şıp diye Hacettepe İngilizce Tıp’a geçivermişti sessiz sedasız.
Son kararname ile yurtdışındaki liseleri (siz yüzlerce cemaat okulunu anlayın) bitiren gençler Türkiye’de üniversiteye sınavsız girecekler, hem de para ödemeden. İyi mi?

Başbakan yardımcısı Bozdağ’ın yeğeni ilk yararlananlardan. Gelip Yıldırım Bayezit Üniversitesi Tıp Fakültesine kaydolmuş, hem de toplam 90.000.TL okul parasından kurtularak. Nasıl ama? Seneye onu da Hacettepe’ye bekleriz.
Beyler bu çözüm değil. Ben söyleyeyim. Gelecek yıl seçkin üniversitelerin kontenjanlarını kapatın. Getirin yurtdışından çocukları. Tümünü onlara tahsis edin. Hele ODTÜ’yü bu çocuklarla doldurun. Bu okullarda 3-4 yıl içinde bir tek muhalif öğrenci kalmaz. Ortalık dikensiz gül bahçesine döner.
Milletin üniversite kapısında bekleyen milyonlarca çocuğu mu? Boşverin onları.