ÖNLEYİCİ GÖZALTI

Başbakan Denizli’ye gelmeden bir gün önce 25 TGB’liyi gözaltına aldılar. Ne olur ne olmaz gözaltısı…

Protesto ihtimali nedeniyle polis, gençleri evlerinden topladı. Bazılarının evinin önünde bekledi, çıkanı aldı. Suç aletleri olan mizahi içerikli bazı pankartlara da el koymuşlar.

Avukatlar gençlerin peşine düşüp, gözaltı kararı var mı? hangi suçlama nedeniyle gözaltı yapıyorsunuz? gibi sorular ve suç duyurusunda bulunma girişimleriyle gençlerin özgürlüğüne kavuşmasını sağladılar. Üstelik olayı kamuoyuna da duyurdular. Polis epeyce sıkıntı çekti.

Başbakanın Denizli ziyaretinin ertesi günü açıkladığı meşhur demokrasi paketinden bir de bu sorunun çözümü çıktı. Önleyici gözaltı!

Denizli polisinin örneğini verdiği, ancak işgüzar avukatların girişimleriyle engellenen ve kamuoyuna duyurulan şahane uygulama artık Türk (pardon Türkiye) hukukunda yerini alacak.

Yasalaştığında, polis, ‘suç işleme olasılığı var’ diyerek istediği kişiye gözaltına alıp 24 saat içeride tutabilecek. Şimdiye kadar olduğu gibi hakim ve savcı kararı aranmayacak.

Her seferinde çapulcuların başına gelecek değil ya, mesela stadyuma girişte polis tipini beğenmediğini de alıp götürebilecek, sorgusuz, sualsiz. Veya parkta otururken hareketlerini beğenmediğini. Suç işleme olasılığını şıp diye anlayacak polisimiz. Demokrasi bu işte!

Hukuk Fakültesinde hocalarımız, hukuk devleti – polis devleti kavramlarını kavrayana kadar kök söktürürlerdi bize. Hukukun üstünlüğü ilkesini saatlerce anlatırlardı. Hepsi gereksizmiş meğer.

Buyrun size ansiklopedik bilgi; Polis devleti nedir?
-Yöneticilerin halka karşı hiçbir hukuk kuralıyla bağlı olmadığı yönetim biçimidir.
-Hükümdar, devlet yetkilerini kullanırken yalnızca Tanrı’ya ve vicdanına karşı sorumluluk taşır.
-Hükümdarın emirlerini uygulayan memurlar da halka karşı hiçbir hukuk kuralıyla bağlı değildir.
-Hükümdarın emirleri birer hukuk kuralı sayılır, halkın kayıtsız şartsız bunlara uyması gerekir.
Modern çağ siyasal terminolojisinde, askeri ya da sivil diktatörlüklerin ya da otoriter rejimlerin hukuk karşısındaki konumu değerlendirilirken, ‘polis devleti’ nitelemesi kullanılır. Özellikle klasik faşist rejimler (Nazi Almanya’sı gibi) örnektir.

Peki, Hukuk devleti nedir?
-Polis devletinin karşıtıdır.
-Devlet faaliyetlerinde hukuk kurallarıyla bağlıdır.
-Hukuk önünde devlet dahil herkes eşittir, devlet tarafsızdır.
-Temel haklar güvence altındadır.
-Devlet yargının denetimindedir. Yargı bağımsızdır.
Buyur kardeşim, teraziye sen koy. Bir kefesine Türkiye’yi diğerine ister polis devletini, ister hukuk devletini koy. Tart bakalım vicdan terazisinde, Türkiye neymiş?
Ortaçağ’da kalmış ‘polis devleti’ mi? yoksa modern bir ‘hukuk devleti’ mi?
Cevabı kendi vicdanına ver yeter, bana söylemesen de olur…