REKLAMI GEÇ

BÜYÜKŞEHİR SANAT MERKEZİ

27 Ocak 2016 Çarşamba

1950 yılı sonlarında Denizli’de adeta bir mucize gerçekleşmiş, yıllarca SSK İşhanı, otel ve sineması olarak tanıyıp geldiğimiz kompleks, Denizli için büyük bir olay sayılmıştı. O yıllarda Denizli’de böyle bir yapı sahibi olmak hayal gibi bir şeydi. SSK Genel Müdürlüğü ve Belediye işbirliği suretiyle inşa edilecek bu tesisi Denizlide gerçekleştirmek, dönemin siyasileri için büyük bir başarı belgesi kabul edilmişti. O dönemde (yüksek katlı) sayılan bu 4 katlı yapıyı Denizli’ye kazandırmak, Belediye yönetimi ve siyasîlerin dev bir başarısı sayılmıştı. Hele o modern ve güzel sinemaya kavuşmak, Denizli için büyük bir gelişmişlik belgesi gibi kabul edilmişti.

Böyle çağdaş bir kompleks, SSK ve Belediye ortak malı olarak inşa edilmiş olsa da, SSK yıllarca, tesisin tamamını kendi malı olarak kabul edip gelmişti. 1976 yılında çıkan yangınla sinema yandıktan sonra, sinemanın oturduğu kısmının tapusunun hala belediye mülkiyetinde olduğu anlaşılmıştı. Belediye Başkanı Rahmetli Ahmet Acar’ın yoğun mücadelesi sonunda yanan sinema yeri, Belediye mülkü olarak kabul edilebilmişti. Bu arada ve 1987 yılında geriye kalan iş hanı ve otel bloklarının paylaşılması için yoğun baskılarımız sonuç vermiş ve kur’a çekimi suretiyle paylaşılmıştı. Yeniden inşa edilen sinema, eski projeye benzer biçimde hazırlanmış ve inşaatı yeteneksizlik yüzünden yıllarca sürmüştü. Yeniden inşa edilen sinema, gelişmiş teknolojiye rağmen, eskisi gibi olamamıştı. Bütün olumsuzluklara rağmen yeniden inşa edilen sinema, 20 yıla yakın bir süre hizmet verebilmişti.

Nihayet bu pek de beğenip sevemediğimiz sinema binası, 2012 yılında üçüncü defa yanıp kül olmuştu. İlk sinema 1920 yılında yanmış ve 1926 da Himaye-i Etfâl Sineması adlı ve bizlerin çok sevdiği sinema eski teknolojiyle inşa edilmiş. Bu şahane güzel sinema, 1950’li yıllarda bilemediğiz bir nedenle yıkılmıştı. 1959 Yılında başlayıp iş hanı ile birlikte kısa sürede inşa edilen Yeni Sinema, ikinci defa 1976 yılında yanmış, ikinci defa yanan sinemanın yerine, aynı projeye uygun sayılan bir şekilde inşa edilmeye çalışılmıştı. Yeniden inşa edilen Belediye Sineması, 2012 yılında üçüncü defa yeniden yanıp kül oldu. .
Belki bu yangın hepimizi üzmüştü, ama bir bakıma ve yeniden yapılabilmesi için şans kabul edilmişti. Çünkü son defa inşa edilen sinema binası, gerçek ve çağdaş sinema verilerini elde edememişti. Son dönemde tamamen değişik bir proje ile inşa edilen Büyükşehir Belediye Sanat Merkezi yapısı incelendiğinde, ne demek istediğim çok daha iyi anlaşılacaktır.

Sanat merkezinin bodrum katına, çeşitli büyüklükte 3 tane cep sineması oluşturulmuş. Binanın giriş noktası, eskisine göre tamamen ters tarafa, Melek Pazarı’na açılıp, ana fuayesi de bu giriş noktasında bulunuyor. Zemindeki bu giriş katına, yine çeşitli büyüklükte 3 cep sineması daha planlanmış, böylece yeni sanat merkezinde küçük kapasiteli 6 tane cep sineması sağlanmıştır. Üst kata çıkıldığında, orta büyüklükte, aynı zamanda küçük çaplı tiyatro ve konserler organize edilebilecek sahnesi de bulunan 400 kişilik büyük sinema salonu oluşturulmuş. Çağdaş olanakların da verileri ile modern tarzda inşa edilen daha çok bir sinema kompleksi olan Sanat Merkezi, büyük bir kazanım sayılmalıdır.

Sayın Başkan Osman Zolan’ın tesisin açılış konuşmasında, Denizlide kültür ve sanat olaylarını vurgularken çok duygulandım. Hele tam bu noktada benim de adımı anmış olması beni çok mutlu etmiştir. Bakanımız Sayın Ramazanoğlu Hanımefendinin, özellikle babası Rahmetli Niyazi bey ile ilgili güzel anıları, birer ders gibiydi. Açılış duası için sahneye çıkan Müftünün, kurdela kesenlerin arkasında kaybolması dikkatlerden kaçmamıştır. Müftünün sanat merkezinde yalnız yerli sanat olaylarına yer verilmesi dileğini duası arasına sıkıştırması hiç yakışmadı. Sanatın yerlisi, yabancısı, dini, mezhebi olamaz. Hele milliyeti hiç olamaz. Çünkü biz milliyet mefhumunu çoktan yok saymıyor muyuz artık?
Büyükşehir Belediye Sanat Merkezi Denizli halkına hayırlı ve uğurlu olsun. Başta Sayın Başkan Osman Zolan olmak üzere, emeği geçen herkese şükranlarımı arz ederim.

Not: Yazılar ile ilgili hukuki sorumluluk yazarların kendilerine aittir

Yorumlar

zeki Akakça   -  Bağlantı 27 Ocak 2016, 16:21

… modern tarzda inşa edilen daha çok sinema kompleksi… sanırım bu tanım “sanat” deyince sadece sinemanın kastedildiğini açıklıyor…
projeyi yapanlarda bu açıyla bakmış demek ki…

Yorum Yaz

Aşağıdaki gerekli alanlara bilgilerinizi girmelisiniz. e-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.

 karakter kaldı