TÜRKİYE PARTİSİ

29 Mart yerel seçimleri öncesinde, AKP’den ayrıldıktan sonra yeni bir oluşum hareketi başlatan ve seçimler sonrasında partisini kuran ve büyük ilgi uyandıran eski bakanlarımızdan Abdüllatif Şener’in ilimizdeki oluşum hareketinin başkanı İmdat Aday, İl Başkanı olduktan sonra il ve merkez ilçe teşkilatlarını kurup, şimdilerde de ilçe başkanlıkları ve yönetimleri için çabalıyor.
Öyle ki, kurulduğu günden bu yana halkımız tarafından büyük ilgi ile karşılanan ve genel merkez vitrininin görülmesi için beklenen Türkiye Partisi, artık siyasi hayatımızdaki yerini alarak “bende varım” dedi.
Elbette böylesine iddialı bir konuma gelen ve ilk günden siyasilerin ve halkın dikkatini çekebilen bir oluşum olmak kolay değildir. Hele hele, güçlü bir iktidar partisinin içinden koparak siyasi hareket başlatmak kolay değildir. İşte bu zorlukları göğüsleyerek siyasi arenaya çıkan Abdullatif Şener, Denizli bazındaki güçlü ve şaibesiz siyasileri bünyesine alarak, yönetimleri onlara bırakması da dikkat çekicidir.
Merkez sağda Hüsamettin Cindoruk’un genel başkan olmasıyla AKP’ye rakip olması beklenilen DP’nin şaşalı genel kurulu, ardından ANAP ile birleşme sürecinde yapılan çalışmalar ve nihayetinde iki partinin birleşme kurultayı beklenirken, beklenilen heyecanın aksine “acabaların” göklerde yükselmesi ve istenilen sesi getirmemesinin ardından; son zamanlarda siyasetçiler tarafından büyük ilgi gören Türkiye Partisi, olası bir seçime katılabilmek için teşkilatlanmasını tamamlamak zorunda. İlimizde de bu bazda çalışmalar hızlı sürüyor.
Daha önceki yazılarımda Abdullatif Şener’in siyasi oluşumuna ANAP tabanının büyük ilgi gösterdiğini ve ANAP’ın son dönemlerinde partiye ilimizde kan ve can veren gurubun genel merkezden beklenilen ilgiyi görmemesi üzerine Şener tarafına aktığını dile getirmiş ve bunu “ilimizde ANAP’ın son posaları değil, dinamizmini oluşturan İmdat Aday ve arkadaşlarının Şener tarafından seçilmesinin gerçekten tesadüf olmadığını ve bu gurubun Yeni oluşum hareketi içinde görev aldıklarını yazmıştım”
Geçmişte hiçbir şaibesi olmayan ve kimsenin sahip çıkmadığı dönemlerde partisini yaşatmak için gerçekten güçlü adımlar atan İmdat Aday’ın, sonunda ANAP’tan kopmasının kaçınılmaz olduğunu görüyorduk. Dediğimiz gibi oldu ve ANAP genel merkezinden istediği desteği alamadığı için Abdullatif Şener ile dirsek temasına girmişti. Ve Türkiye Partisi kurulduktan sonra, Türkiye genelinde yönetimleri oluşturması için izin alabilen iki ilden birisi olan Denizli’de gerçekten Türkiye Partisine büyük ilgi olduğu ortaya çıktı.
Özellikle Genel Başkan Şener’in yerel seçimler öncesinde AKP konusundaki düşüncelerini açıkladığı televizyon proğramlarındaki söyledikleri AKP’ye darbe vurdu. Ve şimdi de AKP başta olmak üzere, diğer partilerde istediklerini bulamayanlar Aday ve arkadaşlarına katılmak için akın etmeye başladılar.
Ne var ki, teşkilatlanma konusunda titiz ve ince bir eleme detaylarını çalıştıran İl Başkanı İmdat Aday, teşkilat kurmakta zorlanıyor gibi gözükse de, aslında bu zorlanma üyesizlikten değil, üyelerin arasından maddi ve manevi açıdan partisini tam manasıyla temsil edebilecek insanların seçilme noktasında zorlandığını görüyoruz.
İmdat Adayı bilenler biliyor. Kişiliğindeki ve siyasi çizgisindeki tavizsizliği Türkiye Partisi’nin ilimizde değer olmasını sağlayacak kapasitededir. Bunu yazmaya bile gerek görmüyorum. Zira “görünen köy kılavuz istemez” demişler.
Ancak, siyasi kulislerden sızan haberlere göre, Türkiye Partisi Denizli Merkez ilçe Kurucu Başkanı olan Nafiz Öz’ün DYP ve DP bünyesindeki çalışmalarının ardından, Türkiye Partisi bünyesinde yapacağı siyasi çalışmalar merakla bekleniyor. Çünkü o, bilindiği gibi gerçekten siyasi çizgisi hiç değişmeyen, DYP ve DP çizgisinden bugüne kadar hiç ayrılmayan istikrarlı bir siyasetçi olarak Şener’in bu partisinde başarılı olacaktır.
O bilindiği gibi, bugüne kadar kendisi hakkında söylenenlere bile kulak asmamış; bütün kötülemelere, suçlamalara ve kendisi hakkındaki spekülasyonlara bile gülerek ve suskunluğunu koruyarak karşılık vermiştir. Nafiz Öz, bana göre bütün siyasi birikimini Türkiye Partisi bünyesinde gösterecek ve Denizli halkının büyük ilgi gösterdiği partisinin bayrağını uç noktaya dikecektir. Bu konuda erken olmasına rağmen, benim inancım tamdır.
AKP’nun kurulduğu yılları düşünün. Mehmet Yüksektepe ve arkadaşları da aynı mihval üzere yola çıktıklarında, basın toplantılarını yalnız yapıyorlar, siyasetçiler onları dudak bükerek izliyorlardı.
Şimdi ise Türkiye Partisi o kuruluş aşamasından geçiyor. Ve içinde bulunduğumuz ekonomik kriz başta olmak üzere. AKP’nin ve diğer siyasi partilerin ortaya çıkardığı suni gündem krizleri Türkiye Partisi’nin şansını katlıyor.
Bakalım bu partimiz neler yapacak. Hep birlikte göreceğiz..