REKLAMI GEÇ

“DEPREMİMİZİ ZATEN ÖLÇÜYORUZ, ÖNCELİKLE KAT YÜKSEKLİĞİ POLİTİKASI OLUŞTURULMALI”

“DEPREMİMİZİ ZATEN ÖLÇÜYORUZ, ÖNCELİKLE KAT YÜKSEKLİĞİ POLİTİKASI OLUŞTURULMALI”

JMO Denizli Şube Başkanı Tunçtürk’ün, “Denizli kendi depremini kendi ölçmeli” açıklamasına cevap veren PAÜ Jeoloji Mühendisliği Bölümü Başkan Yardımcısı Yrd. Doç. Dr. İbrahim Çobanoğlu, “Depremimizi zaten ölçüyoruz, öncelikle kentsel yerleşim kat yüksekliği politikası oluşturulmalı” dedi.

/ DENİZLİHABER / 23 Şubat 2011 Çarşamba, 18:15

Jeoloji Mühendisleri Odası Denizli Şube Başkanı Özer Tunçtürk, Denizli’de 5 Şubat Cumartesi günü meydana gelen depremin büyüklüğü ve merkezinin, Başbakanlık Afet ve Acil Durum Yönetim Başkanlığı ve Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü Ulusal Deprem İzleme Merkezi tarafından farklı açıklanmasının ardından bir açıklama yapmıştı. Tunçtürk’ün önerisini doğru bulmayan PAÜ Jeoloji Mühendisliği Bölümü Başkan Yardımcısı Yrd. Doç. Dr. İbrahim Çobanoğlu, Denizli’nin kendi depremini zaten ölçtüğünü, öncelikle kat yüksekliği politikasının oluşturulması gerektiğini söyledi.

“YER BİLİMSEL VERİLERE DAYALI YAPI KAT
YÜKSEKLİĞİ POLİTİKASI OLUŞTURULMALI”
Tunçtürk’ün açıklamasının ardından, Pamukkale Üniversitesi Jeoloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi ve Bölüm Başkan Yardımcısı Yrd. Doç. Dr. İbrahim Çobanoğlu, Tunçtürk’ün önerisinin Denizli için bir lüks olduğunu, Denizli’nin zaten kendi depremini ölçtüğünü belirterek, öncelikli olarak yapılması gerekenin kentsel yerleşim kat yüksekliği politikası oluşturulmak olduğunu söyledi.

“KAT YÜKSEKLİĞİ HANGİ KRİTERLERE GÖRE BELİRLENİYOR BELLİ DEĞİL”
Çobanoğlu, “Birinci derece deprem bölgesindeki kentlerde bilinçli yapılaşma ancak bilimsel veriler içeren çalışmalarla gerçekleştirilebilmektedir. Bu anlamda yapı-zemin etkileşimi ile bina salınımı olaylarının bölgesel anlamda ortaya konulmuş olması önemli olmaktadır. Tasarımlarda kullanılan parametrelerin ampirik yöntemlerden ziyade aletsel ölçümler ile ortaya konulması ile en doğru verilerin elde edileceği bir gerçektir. Denizli ili genelinde yapı yüksekliklerinin ve kat sayılarının hangi mühendislik kriterlerine göre belirlendiği bilinmemektedir. Uygulamada, yan yana yer alan iki farklı parsel içinde bile kat yüksekliklerinin değişmekte olduğu sıklıkla görülmektedir. Kat yüksekliği politikasının belirlenmesi amacıyla kullanılacak bilgilerin başında yer bilimsel (jeolojik ve jeofizik) veriler gelmektedir” dedi.

“BÖYLE BİR LÜKSÜMÜZ YOK, BUNA GEREK DE YOK”
Yrd. Doç. Dr. Çobanoğlu, “Daha önce basında da çıkan haberlerde belirtilenlerin aksine Denizli’nin kendi depremini kendi ölçmesi gibi bir lüksü bulunmamakta ve gereksinim de duymamaktadır. Zira Denizli ve civarında yer alan 10 adet kuvvetli yer hareketi ölçüm cihazı sürekli ölçüm yaparak verileri ilgili kurumlara online olarak aktarmaktadırlar” dedi.

“KAT YÜKSEKLİĞİ POLİTİKASININ OLUŞTURULMASI ÖNCELİKLİDİR”
Çobanoğlu, Denizli’deki 10 tane kuvvetli yer hareketi ölçüm cihazı ile sürekli ölçüm yapılırken, Denizli’nin kendi depremini kendi ölçmesi için bir çalışma yapılmasının gerekli olmadığını, bunun yerine, Denizli’nin kentsel yerleşim kat yüksekliği politikasının oluşturulması gerektiğini söyledi. Çobanoğlu, “Bu anlamda belediye ve diğer yetkili kurumların yapacağı ve üniversite tarafından da desteklenebilecek öncelikli çalışma, yer bilimsel veriler ışığında “Denizli ili kentsel yerleşim kat yüksekliği politikasını oluşturması” çalışmasıdır. Bu açıdan, bilinenlerin olduğu bir ortamda bir parasal kaynağın boş yere harcanması Denizli adına öncelikli olarak yapılması gerekenleri de engelleyecektir.
Depremin korkutucu etkilerinin azaltılması, eski binalarla ilgili araştırmaların ve gerekli iyileştirmelerin yapılması ve yer bilimsel verilere dayalı kentsel yerleşim kat yüksekliği politikasının oluşturulmasından geçmektedir” dedi.

TUNÇTÜRK NE DEMİŞTİ?
Tunçtürk, yaşanan bu durumun ardından, Denizli’nin kendi depremini kendisinin ölçmesi gerektiğini belirtmiş ve bunun için ‘Denizli Belediyesi İmar Alanının Sismik Mikro Bölgelendirilmesi’ başlıklı bir proje hazırladıklarını bildirmişti. Projenin mali bütçesinin 200 bin TL olduğunu belirten Tunçtürk, “1. derece deprem bölgesinde bulunan ilimiz için hazırladığımız proje, il merkezinde olduğu gibi il genelinde de uygulanabilir. Projemiz kapsamında kentin farklı bölgelerine 4 adet yer hareketlerini ölçebilen ‘mikrotremor cihazı’ yerleştireceğiz. Üçgen şekilde kamu binalarının bordum katlarına yerleştireceğimiz cihazlar aynı zamanda sismometre işlevi de görecek. Bu cihazlardan gelen verilerle hareketli fayları, kritik noktaları belirleyebileceğiz. Bu verileri tam ve eksiksiz olarak kayıt altına aldığımızda ise ileride hangi faydaki bir kırılma nedeniyle kaç büyüklüğünde bir deprem oluşabilir bununda tahminlerini yapabileceğiz. . Meydana gelen bir depremin büyüklüğünün ve oluştuğu bölgenin hatalı olması, Denizli’nin deprem noktalarının tam olarak yerlerinin ve aktif fayların belirlenmesini engellemektedir. Bizim projemizde kurulacak istasyonunun verileri, valilik afet komuta kontrol biriminde veya il afet işlerinde toplanabilir. Elde edilen veriler ışığında Denizli’de deprem risk haritalarının alt yapısının da hazırlanması sağlanabilir. İlimiz için çok önemli olan projemizi iki ayda hazırladık. Gerekli desteklerin sağlanması ile de bir ay gibi kısa bir sürede istasyon kurularak deprem izlemesine başlayabiliriz” demişti.

Yorum Yaz

Aşağıdaki gerekli alanlara bilgilerinizi girmelisiniz. e-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.

 karakter kaldı