Kızılcabölük’ün lise isyanı

Bu tür uygulamaların devlete olan güveni azalttığını çünkü Kızılcabölüklülerin okullarını, camilerini ve kurumsal yapıları kendi imkanları ile yapıldığını ve devlete bağışlandığını belirten Uslu, “Kızılcabölük’ten Jandarma, Emniyet, Bankalar bir bir götürüldü. Aydem’e bağışlanan bina-lar, Jandarmaya, emniyete, PTTye verilen binalar, arsalar atıl duruma düştü. Hizmet almak amacıyla yapılan bağışlar sonunda Kızılcabölüklülere karşı sergilenen tavırlar bizleri hep üzdü” dedi.

Başkan Uslu, “Kaldı ki Kızılcabölüklülerin birçok ilçe merkezinde ortaokul yokken 1958 yı-lında ortaokul, birçok ilçede lise yokken 1987 yılında lise yaparak eğitime açtıkları görülmek-tedir. Bunca yıldır eğitime devam eden bugün ülke yönetiminde, ülke hizmetinde görev alan birçok değerli insanın yetişmesine vesile olan bu okul hangi mantıkla kapatılmaktadır. İlçe, il milli eğitim yetkilileri masa başında aldıkları bu kararın vicdani sorumluluklarını taşıyabile-cekler midir? Okulun fiziki yapısını, eğitim ortamını gelip görmüşler midir? Kızılcabölüklülerle, Kızılcabölük’ün belediye başkanının, sivil toplum örgütlerinin, muhtarla-rının görüşünü almışlar mıdır? Kapatılma gerekçesinin öğrenci sayısının az olduğunu belirt-mektedirler. Peki, Kızılcabölük lisesine kayıt yaptıracak öğrenci planlamasını kim yapmakta-dır, milli eğitim yapmıyor mu? Kızılcabölük’teki okullara kayıt yaptırması gereken okulların sayısını artırmak milli eğitimin elinde değil mi? Niye tüm ortaokulların mezunlarının liseye kayıtlarını yaptıracakları okul Tavas merkezindeki lise olarak yönlendirilmektedir. Ortaokul mezunlarının hangi liselere kayıt yaptıracakları tekrar planlanamaz mıydı? Sadece öğrenci azlığından dolayı kapatılacak olan okullara öğrenci verecek ortaokul takviyesi yapılarak okulların kapanmasının önüne geçilemez miydi? Kapatılacak okula neden akıllı tahtalar gön-derildi. Montajı yapıldı. Daha 1-2 hafta önce Telekom akıllı tahtaların sistemlerini kurmak için çalıştı. Bu nasıl bir planlamadır” dedi.