Dünya’nın enerjisi PAÜ’de konuşuldu

Pamukkale Üniversitesi’nin ev sahipliğinde gerçekleştirilen 5. Uluslararası Ege Enerji Sempozyumu ve Sergisi, 38 ülkeden 300’den fazla bilim adamının katılımıyla başladı. Üç gün sürecek sempozyumda 210 çalışmanın sunumu yapılacak. Sempozyumun açılış konuşmasını yapan Kanada University of Ontario Institute of Technology (UOIT) öğretim üyesi Prof. Dr. İbrahim Dinçer, enerjinin önemine vurgu yaptı, “Günümüzde savaşlar enerji yüzünden oluyor. Türkiye’nin ivedilikle ulusal enerji politikasını belirleyip, kapasitesinin envanterini çıkarması gerekiyor. Türkiye, enerjide dışa bağımlılıktan kurtulmalıdır” dedi. Pamukkale Üniversitesi Enerji Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Doç. Dr. Harun Kemal Öztürk ise, sempozyum boyunca dünyaca ünlü bilim adamlarının çalışmalarını paylaşacağını, biyoyakıtlar, yanma ve gazlaştırmaya dayalı ileri enerji sistemleri, hidrojen enerjisi ve yakıt pili teknolojisi, yenilenebilir enerjiler, güneş enerjisi, enerji politikaları, enerji ve çevre, enerji ve ekserji konularının detaylı bir şekilde değerlendirileceğini kaydetti.

“Türkiye, enerji envanterini çıkarmalıdır”
Sempozyumun organizasyon komitesi eş başkanı Kanada’da yaşayan ve University of Ontario Institute of Technology (UOIT)’in öğretim üyesi olan Prof. Dr. İbrahim Dinçer, enerji konusunun sadece Türkiye için değil, tüm dünya için çok önemli olduğunu vurguladı, Türkiye’nin enerji kaynaklarının envanterini bir an önce çıkarıp, ulusal enerji politikasını belirlemesi gerektiğini açıkladı. Prof.Dr.İbrahim Dinçer, “Artık dünyada ilişkiler, problemler, savaşlar, barışlar hep enerjinin odağında şekilleniyor. Yani enerji öyle bir faktör ki, çevreyi, sosyal yapıyı, politikaları ve uluslararası ilişkileri etkiliyor. Peki, şimdi bu eksende Türkiye ne yapmalı? Eldeki kaynaklar ne kadar? Yani bunların bir envanterinin çıkması gerekiyor. Bu envanterleri çıkarmak, gerek yer altı gerek yer üstü madenlerden tutunuzda, enerji kaynaklarına kadar bunların envanterleri çıkması gerekiyor. Bu çerçevede ileriye yönelik, kısa ölçekli, orta ölçekli ve uzun ölçekli, yol haritalarını belirlemek gerekiyor. Bunlar belirlenirse, Türkiye’nin ve bölgenin enerji ihtiyacı da gelecekte ne olacak o da belirlenir. Enerji kaynağınızın vanasını başka bir ülkenin kontrolüne verdiğiniz zaman, sizin enerji güvenliğiniz tehlikede demektir. Düşünün, iki sene önce Rusya’nın, Ukrayna’ya, Avrupa Topluluğu’na yaptığı gibi vanayı kapattığı anda sizin doğalgazınız gelmeyecek, elektriğiniz gelmeyecek. Tabiki hiçbir ülke, böyle bir duruma düşmeyi istemez. Enerji konusunda önlemleri almak lazım. Türkiye, ulusal enerji politikasını bir an önce belirlemelidir. Unutmamak gerekir ki, enerji gelecekte en önemli kaynak ve zenginlik olacaktır” diye konuştu.

“Enerjide dışa bağımlılık, siyasi olarak da, Türkiye’yi zora sokuyor”
Sempozyuma ev sahipliği yapan Pamukkale Üniversitesi’nin Enerji Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Doç. Dr. Harun Kemal Öztürk ise, Türkiye’nin enerjide dışa bağımlı olmasının ülkeyi sadece ekonomik anlamda değil, siyaseten de zora soktuğunu söyledi. Öztürk, dünyaca ünlü bilim adamlarının sempozyuma katıldığını, bu isimlerden bazılarının kendi ülkelerinde başbakanların enerji danışmanlığı yaptıklarını belirterek, “Üç gün sürecek olan sempozyum, dünya ve Türkiye’nin gelecekteki enerji politikasına, enerji ihtiyacının ne kadar olacağına, alternatif enerji kaynaklarının nasıl kullanılacağına ışık tutacak” dedi.

Doç.Dr.Harun Kemal Öztürk, enerjiyi yaratanın aslında insan beyni olduğunu belirterek, şunları söyledi;“Türkiye, petrolde yüzde 95, doğalgazda yüzde 95 oranında dışa bağımlı. Bu bizi sadece ekonomik olarak sıkıntıya sokmuyor. Bu durum Türkiye için büyük bir handikap. Türkiye’nin bu sorunları aşması gerekiyor. Çünkü, enerjide dışa bağımlılık Türkiye’yi siyaseten de zora sokuyor. Bizim enerji kaynaklarımız yok, enerji açısından yoksunuz. Ama hiç önemli değil. Bizim insan kaynağımız ve genç nüfusumuz var. Eğer, biz bu genç nüfusu iyi eğitirsek, iyi yönlendirirsek, o zaman biz genç beyin gücüyle, kendi enerjimizi yaratabiliriz. Enerjiyi yaratan aslında insan beynidir. Güneşi, rüzgarı, jeotermali, dalgayı kullanabiliriz. Türkiye’de alternatif enerji kaynakları oldukça bol. Önemli olan bu kaynakları kullanabilmek. Kaynakların kullanımı adına bu sempozyum Türk bilim adamlarına da önemli ışık tutacaktır.”

Pamukkale Üniversitesi Kongre ve Kültür Merkezi’nde bu yıl ilk defa uluslararası düzeyde yapılan sempozyuma 38 ülkeden 300’den fazla bilim adamı katıldı. Sempozyum sonunda 210 bilimsel bildiri sunulacak. Dünyanın saygın bilim adamlarından Erik Dahlquist, Hans Müller-Steinhagen, Peter Lund ve John McMullan da sempozyuma katılarak enerji teknolojilerinin bugünkü ve gelecekteki durumunu, enerji ve küresel ısınma arasındaki ilişkiyi yorumladı. Sempozyumla birlikte eş zamanlı olarak Pamukkale Üniversitesi Kongre ve Kültür Merkezi’nde 30 firmanın enerji ile ilgili ürünlerini tanıtacağı sergi de açıldı.