EĞİTİM ÇALIŞANLARI BEKLENTİLERİNİ SIRALADI

Türk Eğitim-Sen Türkiye’nin seçim atmosferine girdiği bu dönemde, eğitim çalışanlarının seçimlerden beklentilerini ve siyasilerden taleplerini belirledi.
/ DENİZLİHABER / 26 Mart 2011 Cumartesi, 18:20
Türk Eğitim-Sen Denizli Şube Başkanı Turgay Demirtaş, eğitim çalışanlarının 2011 genel seçimlerinden beklentilerini açıkladı. TBMM’de, Atatürk ilke ve inkılâplarına bağlı, üniter yapıdan taviz vermeyen, Türkiye’nin birlik ve bütünlüğünü, huzurunu, istikrarını, güvenliğini her şeyden önde tutan, kişisel çıkarlarını değil, ülke insanının çıkarlarını düşünen, “insan’ odaklı hizmeti esas alan siyasi partileri görmek istediklerini belirten Demirtaş, TBMM çatısında bu kriterleri benimseyen siyasi partilerin bulunmasının, eğitim çalışanlarını temsil etmesinin seçimlerden en büyük beklentileri olduğunu söyledi.
,

350 BİN ÖĞRETMEN ATANA BEKLİYOR
Şu anda 350 bin ataması yapılmayan öğretmenin bulunduğunu ifade eden Demirtaş, Eğitim fakültelerinden mezun olan, bilgileri KPSS ile yeniden test edilen, buna rağmen yıllardır atama bekleyen ve işsizlikle mücadele eden 350 bin öğretmenin yarınlarından umutsuz olduğunu söyledi. Milli Eğitim Bakanlığı’nın yaptığı öğretmen atamalarının ihtiyacı karşılamadığını savunan Demirtaş, “Atama bekleyen öğretmen sayısı da yıldan yıla artmaktadır. Ataması yapılmayan öğretmenler, KPSS’de yaşanan rezalet nedeniyle bu yıl geçen yıla göre daha da mağdur olmuştur. Bu nedenle talebimiz, öğretmen atamalarının 40 bin, 50 bin ile sınırlandırılmaması, ihtiyaca göre yapılmasıdır. Öte yandan KPSS hırsızlarının mağdur ettiği öğretmenlerin yaşadığı acıyı, döktüğü gözyaşını azaltabilmek için bu yıl ek 30 bin öğretmen alımı mutlaka yapılmalıdır” dedi.
ÜCRETLER YAŞANABİLİR SEVİYEYE ÇIKARILMALI
Türkiye’de eğitim bütçesinin Maliye Bakanlığı politikalarına kurban edildiğini iddia eden Demirtaş, “Eğitime ayrılan bütçeyle kronikleşmiş sorunları çözmek mümkün değildir. Türkiye’de eğitime ayrılan bütçe en temel ihtiyaçları bile karşılamadığı gibi, kaliteli ve verimli bir eğitim için de yeterli değildir. Siyasi partiler, eğitime ayrılan bütçeyi OECD ülkeleri seviyesine çıkarmalıdır” dedi.
Eğitim çalışanlarının ekonomik ve sosyal haklar yönünden dünyadaki meslektaşlarından geri durumda olduğunu söyleyen Demirtaş, “OECD ülkeleri ile karşılaştırıldığında ülkemizdeki maaşlar çok düşüktür. OECD ülkelerinde göreve yeni başlayan bir öğretmenin maaşı yıllık brüt 28 bin 949 dolar, en üst derecedeki öğretmen maaşı 48 bin 22 dolardır. OECD 2009 yılı raporuna göre Türkiye’de göreve yeni başlayan bir öğretmen yıllık brüt 14 bin 63 dolar, 17 bin 515 dolar kazanmaktadır. Öte yandan eğitim çalışanları borcu borçla kapatmak yoluna gitmektedir. Ay sonunu zor getiren eğitimciler kredi kartlarına yüklenmekte, bankalardan kredi çekmektedir. Bu nedenlerden dolayı, iktidara talip olanların ekonomik adaletsizlikleri ortadan kaldırmasını, eğitim çalışanlarının ücretlerini insanca yaşayabilecekleri seviyeye çıkarmasını talep ediyoruz” diye konuştu.