“MEB YOKSUL ÖĞRENCİLER ARASINDA AYRIM YAPIYOR”

Eğitim-İş Denizli Şubesi Basın Sekreteri Yasemin Koptur, ilköğretim ve ortaöğretimdeki yoksul aile çocuklarına sağlanan karşılıksız burslarla ilgili olarak ortaya çıkan verilerin, Milli Eğitim Bakanlığı’nın, imam hatip lisesi öğrencileri lehine ayrımcılık yaptığı gerçeğini gün yüzüne çıkardığını iddia etti. Koptur, “Hemen belirtelim ki, tepeden tırnağa devletin bütün kademelerine egemen kılınan ayrımcılık siyasetine, yoksul öğrencilerin de alet edilmesi uygulamasını, kabul edilemez bir sorumsuzluk örneği olarak görüyoruz” dedi.

“İmam hatip liseleri lehine sayısız ayrımcılığa imza attılar”
Koptur, “Sendika olarak kurulduğumuz günden bu yana, imam hatip liselerinde eğitim gören yoksul çocuklarımız dahil, ülkedeki bütün yoksul çocukların sağlıklı bir eğitim almaya yetecek ölçüde burs desteği alması gerektiğini hemen her fırsatta dile getiriyoruz. Ancak 9 yıllık iktidarı süresince, bu taleplerimize kulaklarını tıkayarak, eğitim-öğretim faaliyetini benzeri görülmemiş ölçüde özelleştiren AKP, merhametini (!) sadece siyaseten arka bahçesi haline getirmeye çalıştığı imam hatip lisesi camiasına göstermiştir. Halk eğitim merkezlerinde yoksul öğrenciye verilen ücretsiz eğitimi dahi engellemeye çalışan bu anlayış, 2002 yılından bu yana imam hatip liseleri lehine sayısız ayrımcılığa imza atmıştır” diye konuştu.

Söz konusu ayrımcı politikalar nedeniyle, 2002-2003 eğitim-öğretim yılında 64 bin 534 olan imam hatip liselerinde okuyan öğrenci sayısının, 2010-2011 döneminde 235 bin 639’a çıktığını iddia eden Koptur, “Aynı şekilde okul ve derslik sayılarında da geçmiş yıllara göre önemli artışlar olmuştur. 2010 yılında diğer okullarda okuyan yoksul öğrencilere verilen karşılıksız burs miktarı azalırken imam hatip liselerinde okuyan öğrencilere aktarılan burs kaynağı yüzde 300’e yakın oranda artırılmıştır. Karşılıksız burs verilen imam hatip liseli öğrenci sayısı 2009 yılında 3 bin 857 iken, 2010 yılına gelindiğinde sayı 24 bin 395’e çıkmıştır. Yoksul öğrencilerin tamamına eşit koşullarda aktarılması gereken karşılıksız burs kaynağının dağıtımında yapılan ayrımcılık, yukarıda ortaya konulan siyasi duruşun bütünleyici parçasıdır. Tüm bu sonuçlar göstermektedir ki, eğitim sistemimiz politik bir bağımlılık çerçevesi içinde ele alınmakta, yandaş kadrolaşmanın temelleri daha ilk ve ortaöğretim sürecinde atılmaya çalışılmaktadır. Eğitim-İş Sendikası olarak Bakanlığın yoksul aile çocukları arasında ayrımcılık yapma sorumsuzluğunu şiddetle kınıyoruz. Bakanlık yoksul çocukların tamamını eşit koşullarda kucaklayacak önlemleri zaman geçirmeksizin almalı ve sosyal devlet olmanın gereğini yerine getirmelidir” dedi.