REKLAMI GEÇ

“Afrika’ya açılalım”

“Afrika’ya açılalım”

Denizli Tekstil ve Giyim Sanayicileri Derneği (DETGİS) Başkanı Dal, iç karışıklar ile öne çıkan Irak, Ukrayna ve Rusya’yı örnek göstererek, krizlerden etkilenmemek için Afrika’ya açılmayı önerdi ve “Yeni pazarımız gelişmekte olan Afrika ülkeleri olmalı” dedi.

Hüseyin Özgenç / DENİZLİHABER / 9 Temmuz 2014 Çarşamba, 13:24

DETGİS Başkanı İsa Dal, hazır giyim ve konfeksiyon sektörünün Rusya, Ukrayna ve Irak örneklerinde olduğu gibi, yaşanabilecek bölgesel politik risklerden dolayı farklı pazar çalışmalarına devam etmesi gerektiğini söyledi. Gelişmekte olan orta Afrika ülkelerinin ihracatçılar ve gelecek için önemli fırsatlar sunabileceğini belirten Dal, şöyle devam etti:

“2013 yılı itibariyle Ukrayna da başlayan ayaklanmalar ve huzursuzluğun devam etmesi, ayrıca Rusya ile yaşanan gerginlikler neticesinde bu coğrafya da ekonomik bir durgunluk yaşanmaktadır. Maalesef bu da siparişleri etkilemiş olup, ciroları bu bölgelerde etkilemiştir. Son yılların en büyük ihracat ortaklarımızdan olan Irak’ta meydana gelen ve endişe ile takip etiğimiz IŞİD hadisesi, bu coğrafyalarda göstermiş olduğumuz faaliyetleri olumsuz etkilemiştir. Kaliteli üretim yapıp dünyaya ihraç eden Denizlili firmalarımız yeni pazar arayışında yönlerini gelişmekte olan Güney Afrika ülkelerine dönmelidir. Bu sebeple Nijerya, Uganda, Angola ve Kenya gibi Afrika ülkelerinde tanıtım faaliyetlerimizi arttırmamız gerekiyor.”

İHRACAT ARTIYOR
2014 yılının ilk yarısında tekstil ve hazır giyim sektörlerinin bazı olumsuzluklara rağmen, üretim ve ihracattaki artışını sürdürmeyi başardığına dikkat çeken Dal, “Ev tekstilinde en büyük pazarımız olan Avrupa’da alışılmış sert kış şartlarının görülmemesi ve bundan dolayı insanların evlerinden ziyade sokakta daha fazla zaman geçirmeleri sektöre olumsuz yansımıştır. Bu nedenle belki hazır giyim sektörü, ev tekstilinin önünde bir büyüme gerçekleştirmiştir. 2008-2009 global ekonomik kriz sonrasında ortaya çıkan rekor düzeydeki emtia fiyatlarından sonra, muhtemelen 2014 yılı en hareketli günlerini yaşıyor. Bu süre içinde Arap baharı ile birlikte kaybedilen pazarlar olduysa da, yine Arap baharı nedeniyle Türkiye nin kazanımları da ortaya çıktı. Önemli bir konu ise, Avrupa Birliği’nin Pakistan’a uyguladığı yüzde 10 civarındaki “anti damping” vergilerini kaldırması olmuştur. Bu sayede önemli bir rekabet avantajı kazanan bu ülke muhtemelen Avrupalıların tercih sebebi olmuştur” dedi.

Yorum Yaz

Aşağıdaki gerekli alanlara bilgilerinizi girmelisiniz. e-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.

 karakter kaldı