Mermerde Denizli markası geliyor

Denizli Ticaret Odası (DTO) Yönetim Kurulu Başkanı Necdet Özer, marka müjdesi verdi. Özer, Denizli’den çıkan mermerin “Denizli traverteni” logosuyla satılacağını söyledi. Özer “Markalaşma süreciyle ilgili olarak DTO olarak bir çalışma içerisine girdik, bu çalışmanın sonuçlarını ilerleyen günlerde paylaşacağız” dedi.
/ DENİZLİHABER / 18 Şubat 2012 Cumartesi, 16:10
Basın İlan Kurumu (BİK) Denizli Şube Müdürlüğü’nün düzenlediği “Cumartesi Buluşmaları” DTO’da yapıldı. Etkinliğe BİK Denizli Şube Müdürü Halit Peltek, DTO Başkanı Özer, Denizli Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Önder Varol ve basın mensupları katıldı.
Toplantının başında il ekonomisi hakkında değerlendirmelerde bulunan Özer, “Denizli, her geçen gün ivme kazanıyor. 2009 yılında dünyada yaşanan ekonomik krizi hissettik. Denizli sanayicisi ihracatçı olduğu için AB ve ABD’deki müşterileri zor durumda kalınca en çok hasar alan illerden birisi olduk. Bundan önceki krizler ülke içinde yaşandığı için Denizli hep karlı çıkıyordu.” dedi. Denizlili sanayicinin 164 ülkeye ihracat yaptığını vurgulayan Özer, “İlimiz ekonomisinde tekstilin yeri yüzde 80’lerden yüzde 59 düştü ancak bu, rakamsal anlamda değildir. Tekstil ihracatı yine artıyor, onun yanısıra jeotermal seracılık, turizm, tarım ve hayvancılık da gelişiyor. Bu alanlardaki yatırımlar, Türkiye’de ilk 500’e girmeye başladı. Özellikle gıda ve jeotermal seracılık yatırımları dikkat çekici şekilde büyüyor. Seraya yatırım yapan 25 firmamız var, 600 dönümlük arazide bunu gerçekleştiriyorlar. Hepsi ihracat yapıyor. İlimizin iklimi, seracılığa Hollanda ve Antalya’dan daha uygun. Antalya’da soğutmak için, Hollanda’da ise güneş enerjisi için maliyetler yüzde 30 daha fazla. Denizli’de jeotermal sera kurulabilecek daha 9 bin dönümlük arazi bulunuyor.” diye konuştu.
Türkiye’nin ekonomik ve siyasi krizlerden dolayı çok zaman kaybettiğini dile getiren Necdet Özer, “Siyasi istikrar, ekonomik istikrarla paralel ilerliyor. Artık Denizli’nin tanıtım ve markaya ihtiyacı var. Yıllardır fason üretimlerde iyi paralar kazandığı için ihtiyaç duyulmamış. Denizli’ye göre daha geride olan Kayseri ve Afyonkarahisar’da yerel markalar öne çıkmaya başladı. Denizli, ihracat bakımından Kayseri’yi üçe katlar durumda Handikapımız, dünyada büyük şirketler birleşirken bizim aile şirketlerinin, tam da büyüyüp ihracat yapacağı zaman ayrılarak eski sermaye yapısına düşmesidir. Yatağan beldemiz Selçuklu ve Osmanlı’ya kılıç üretirken Solingen de Bizans’a silah yaptı. Solingen markalarıyla öne çıkarken Yatağan aynı şekilde ilerleyemedi. Oda üyelerimizi kendi alanlarında dünyaya açılması, görgü ve bilgi birikimini arttırması için fuarlara gönderiyoruz, birleşmelerini teşvik ediyoruz” dedi. Tarımda çiftçiliği eski yöntemlerle yapmanın geride kaldığını, artık sanayici mantığı gerektiğini anlatan Özer, yeni dönemde teşvik politikasının, ithal edilen ara ürünlere verilmesi yönünde olduğunu sözlerine ekledi.
Özer, Denizli’nin başta tekstil ve doğal taş sektörü olmak üzere bugüne kadar pek çok dünya markası için üretim yaptığını, gelinen noktada “Denizli”nin bir marka olarak ortaya çıkması gerektiğini ve bu yönde çalışmalar yapıldığını ifade ederek, şunları kaydetti: “Bugüne kadar dünya çapında gerçekleşen birçok ünlü marka Denizli’de ürünlerini yaptırdı, kendi markasını kullandı. Fason üreticiydik, ama artık yavaş yavaş markalaşıyoruz. Markalaşma sürecimizi çeşitli etkinliklere gönderdiğimiz ürünlerle hızlandırmaya çalışıyoruz. Dünyada önemli bir yeri olan Wimbledon Tenis Turnuvası’na Denizli’den havlu yapıldı. Yine mermer denince akla İtalya geliyor, halbuki oraya giden Mermerler Denizli’deki yataklardan çıkıyor. Onun için önümüzdeki süreçte Denizli’den çıkan mermer, ‘Denizli traverteni’ logosuyla satılacak. Markalaşma süreciyle ilgili olarak DTO olarak bir çalışma içerisine girdik, bu çalışmanın sonuçlarını ilerleyen günlerde paylaşacağız”
Özer’in konuşmasının ardından gazeteciler, kendi aralarında mesleki sıkıntılarını görüştü.