REKLAMI GEÇ

Artık köylerde sadece ihtiyarlar var, tarımda üretecek adam kalmadı

Artık köylerde sadece ihtiyarlar var, tarımda üretecek adam kalmadı

Hay-Koop Denizli Birliği Başkanı Mehmet Varol, Türk çiftçisinin durumunu çarpıcı örneklerle anlattı. Köylerde sadece yaşlıların kaldığını belirten Varol, üretenlerin yaş ortalaması 65’in üzerinde olduğunu ifade etti. Tersine göç olmadığını, köye dönenlerin de üretimde yer almadığını anlatan Varol, “Köylere emekliler geliyor, onların yararı değil zararı oluyor. Özellikle kadınlar köyü terk etmek istiyor. Bu nedenle gençler köylerde kalmıyor” diye konuştu

Haber Merkezi / DENİZLİHABER / 17 Şubat 2021 Çarşamba, 15:34

Denizli Hay-Koop Birliği Başkanı Mehmet Varol üreticilerin yaş ortalamasının giderek yükseldiğini bir süre sonra köylerde çalışacak kimse kalmayacağını söyledi. Tarım ve hayvancılıkta girdi maliyetlerinin yüksek olması nedeniyle zarar eden üreticinin şehre göç ettiğini söyleyen Varol, “Görülmeyen bir tehlike daha var. Köylerde üretecek adam kalmadı. Genç nesil yok. Şu anda tarımda üretenlerin yaş ortalaması 65’in üzerinde” diye konuştu.

TARIM ARAZİLERİNİN 4’TE 1’İ TERK EDİLDİ
Tarım ve hayvancılıkta 30-40 yaş grubunun azınlıkta olduğunu söyleyen Varol, “Türkiye’de tarım arazilerinin 4’te biri terk edilmiş durumda. Girdi maliyetleri o kadar yüksek ki, insanlar tarlalarını ekemiyor. Çiftçi kayıt sisteminde ne kadar arazinin ekildiği belli. Türkiye’de 5 milyon hektara yakın alan ekilmiyor. Çünkü ürettiklerini satamıyorlar. Devletin alım garantisi yok. Toprak Mahsulleri Ofisi taban fiyat belirliyor ama alım yapmıyor. Doğasıyla üretici tüccarın eline düşüyor. O da gelin taban fiyatın da altından alım yapıyor. Üretici tarlasını ekmeyince de ithalat yapıyorlar. İnsanlar kazanamıyor. Mazot başta olmak üzere her türlü girdisi pahalı. Bir çuval gübre 190 lira. İnsanlar ürettiklerini satamayıp zarar edince de köyünü terk ediyor. Gençler tarımdan umudu kesti. Köylerde genç bulamazsınız” ifadelerini kullandı.

PATATES 10 LİRAYDI ŞİMDİ 50 KURUŞ
Türkiye’de devletin sağlıklı bir tarım politikası ve ürün planlaması olmadığını söyleyen Varol, “Geçen yıl yaşadık. Soğan patates 9-10 liraya satıldı. Şu anda 50 kuruşa alıp satan yok. Nedeni planlama olmayışıydı. Geçen sene tüketici mahvoldu şimdi de üretici aynı durumda. Ürün kendi maliyetini bile karşılamıyor. Bu durum her ürün için geçerli, hayvancılık için de geçerli. 1 litre sütün üreticiye maliyeti 3 liranın üzerinde. Şu anda üreticinin eline geçen para ise litre başına 2 lira 70 kuruş. Köylü para kazanamadığı halde devam ettiriyor. Çünkü tarım ve hayvancılıkta terk etmek çok basit ama yeniden kurmak çok zor” diye konuştu.

KÖYLÜ BATMIŞ DURUMDA, GENÇLER TARIMI TERK EDİYOR
Köylünün yapacak başka bir işi olmadığını, işlerin düzeleceği umuduyla tarım ve hayvancılığı sürdürdüğünü söyleyen Varol, “Köylü borç ödemek için kredi alıyor. Kredi geri ödenmeyince borcu da katlıyor. Sonra da tarlası, traktörü, hayvanları haciz ediliyor. Kefilinin de malları haciz ediliyor. Büyük bir sıkıntı var. Bu bir iki değil. Her köyde var. Köylerde genç kalmadı. Bunların köyde tutulması için adam gibi bir tarım politikası lazım. Bu insanlar asgari ücretli iş bulma, sigortalı olma isteğiyle köyü bırakıyor. Karnım doymasa param artmasa da en azından sigortam olur, hastalıkta başım ağrımaz düşüncesi ile köyü terk ediyor. Bu insanları teşvik etmek lazım. Sigortasını devlet bir süreliğine karşılayabilir. Uzun vadeli düşük kredilerle destek olabilir. Alım garantisi verebilir. Bir neden de kadınların çocukları için köyde yaşamak istememesi. 5 yaşındaki çocuk taşıma sistemle ilçeye kreşe gidiyor. Kadınlar bunu istemiyor. Çocukları iyi bir okulda okusun istiyor. Kadın köyde kalmak istemezse kocası mecburen kalmıyor” dedi.

TERSE GÖÇ YOK, GELEN SORUN ÇIKARIYOR
Köye geri dönüş olduğu, terse göç yaşandığı yönündeki görüşün dayanaksız olduğunu da söyleyen Varol, “Hani bunların ‘Haydi gel köyümüze geri dönelim’ projesi vardı. 300 koyun vereceklerdi. Öyle projelerle olmaz. Bugün kırsal kalkınma adı altında verilen çok ciddi destekler var. Bir tane alan çiftçi var mı gidin bakın. Hepsi sanayici. Yatırım, üreten insana yapılmalı. Köye dönenler gelsinler tarım ve hayvancılık yapsınlar. Şu anda dönenler şehrin kahrını çekmektense köyde oturmayı tercih edenler. Bir de gelip köyün huzurunu bozuyorlar. Belediyeye sürekli telefon açıp kokudan, sinekten şikâyet ediyorlar. Köylü hayvanlarını suya götürürken yolu batırıyor, benim evimin önünü batırıyorlar diye şikayet ediyor. Bunların adı köylü ama bunlar köylü filan değil. Eskiden köy tüzel kişilikleri vardı. Bu tür konular orada çözülürdü. Şimdi mahalle olduk ya artık her şey belediyeye şikayet ediliyor” diye konuştu.

Yorumlar

Mehmet yaltı   -  Bağlantı 19 Şubat 2021, 02:22

Biz uretiyozda noluyo bi destekmi var bi hibemi var 200 tane hayvan var 5 bin destekleme alsam nolur almasam nolur onunda 500 unu odalar aliyo anlicanz bi isler yapilmaz ureticilik bitiyo kuçuk yetistiriciler için fabrikalara çiftliklere hibeler dest

Yorum Yaz

Aşağıdaki gerekli alanlara bilgilerinizi girmelisiniz. e-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.

 karakter kaldı