DSİ’den dere uyarısı

İl Koordinasyon Kurulu’nun, 2009 yılı, 3. dönem toplantısı, DTO’da yapıldı. Vali Yavuz Erkmen’in başkanlığını yaptığı toplantıya; Vali Yardımcısı Halil İbrahim Ertekin, Denizli Belediye Başkan Yardımcısı Mahmut Güngör, İl Özel İdare Genel Sekreteri Adem Oklu, kaymakamlar, bazı kamu kurumlarının bölge müdürleri, daire müdürleri, ilçe ve belde belediye başkanları katıldı.

Vali Yavuz Erkmen, 30 Eylül 2009 tarihi itibariyle, Denizli genelinde çalışma yapılan toplam 1.004 projenin toplam proje bedelinin 1 milyar 376 milyon TL, 2009 yılı toplam ödeneğinin 387 milyon TL, yapılan harcama tutarının ise 196 milyon TL olduğunu söyledi. Vali Erkmen, 30.09.2009 tarihi itibariyle yatırımlardaki nakdi gerçekleşme oranının yüzde 51, fiziki gerçekleşme oranının ise yüzde 48 seviyelerinde olduğunu ifade etti. Vali Erkmen, Denizli’de çalışma yapılan 1.004 projeden; 566 projenin bittiğini, 265 projenin devam ettiğini, 38 projenin ihale aşamasında ve 135 projeye de çeşitli nedenlerle başlanılamadığını söyledi. Vali Yavuz Erkmen’in konuşmasının ardından kurumların bölge müdürleri tarafından şu ana kadar gerçekleşen ve planlanan projeler hakkında bilgiler verildi.

DSİ 21. Bölge Müdürü Halil İbrahim İndap, Denizli’de 15 adet projenin bulunduğunu bunların tarım sektöründe 12, enerji, hizmet ve kamulaştırma sektörlerinde ise 1’er projeden oluştuğunu söyledi. Yağışların bu yıl çok olmasından dolayı barajların dolu olduğunu ve önümüzdeki yılda da yetecek kadar suyun bulunduğunu söyleyen İndap, özellikle belediye başkanları ve yapı sektöründeki ilgili müdürleri uyararak, özellikle dere yataklarına konut yapılmasına izin verilmemesi gerektiğini, ileride doğal afetle karşılaşılması halinde bu bölgede yapılan yapıların mutlaka zarar göreceğini söyledi.

Denizli’de, taşkın koruma projesi kapsamında, 12 derenin ıslahı için 20 milyon TL harcandığını belirten İndap, İstanbul ve Trakya’da yaşanan selleri hatırlatarak, dere yataklarının yapılaşmaya açılmamasını istedi. İndap, “Suyun hafızası vardır ve kira alır. Su canlıdır ve kendi yataklarından akar. Bu yatakları işgal ederseniz, zaman zaman insanları ‘benim yatağımdan çık’ diye yoklarlar ve zorlarsanız da kirasını gerekirse canınız ile alır. Su basmaz, siz suyu basmış, onun yatağına girmişsinizdir. Derelerin yataklarına girmenin ve dere yataklarının kapatmanın neticesi çok ağırdır. Dere yatakları ile ilgili işlem yaparken, mutlaka DSİ’nin görüşünü alın” dedi.

Denizli merkezinde, tehlike arz eden derenin olmadığını ve hepsinin ıslah edildiğini ifade eden İndap, Denizli’nin bütünşehir olması ile bazı noktaların riskli olduğunu söyledi. Denizli çevresinde bulunan, Gökpınar Deresi, Aşağı Dere, Kuru Dere, Karaçay, Çürüksu ve Hacılar Deresi’nin tehlike arz ettiğini belirten İndap, “Bu derelerin bazılarının üzeri DSİ’den habersiz, teknikten yoksun insanlarca kapatılmış ve mahkemeye verilmiş. Ancak, yine teknikten yoksun bazı bilirkişi raporları nedeniyle, mahkemeler aleyhte karar aldılar. Bu da başka bir sorun. Herkes, üstüne düşen görevi yapsın” dedi.