“İTHALATI ACİLEN DURDURUN”

Hükümetin canlı sığır ithal etme kararını uzatmasına, Denizli Veteriner Hekimler Odası Başkanı Mehmet Ali Uzakgider tepki gösterdi. Et fiyatlarının düşürülmesine yönelik olarak yetkililerin bir çok argümanı devreye soktuğunu hatırlatan Uzakgider, “Yıllardır gündeme taşıdığımız hayvancılığımızın içinde bulunduğu sorunların çözümü yerine spekülasyon yaklaşımıyla ithalat yoluyla fiyatlar düşürülmeye çalışıldı. Başta damızlık sığır ithalatı olmak üzere sırasıyla kasaplık hayvan ithalatı, besilik sığır ithalatı, et ithalatı ve kurbanlık hayvan ithalatı şeklinde her türlü hayvan ve hayvansal ürün ithalatına izin verildi. 29.06.2010 tarihli Resmi Gazete’de yayınlanan Bakanlar Kurulu kararıyla, Et Balık Kurumu’na sıfır gümrük ile 100.000 ton canlı sığır ithal etme hakkı verilmiştir. Bu Kararın süresi de 31.12.2010 tarihinde bitiyordu. Maalesef bizler bu Bakanlar Kurulu Kararının biteceğini beklerken 22 Aralık 2010 tarih ve 27793 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan Bakanlar Kurulu Kararı ile ithalatın 31.12.2011 tarihine kadar uzatıldığı bildirilmektedir. Özel sektörün ithal ettiği canlı sığırdan yüzde 40 gümrük vergisi, yüzde 1 KDV alınırken EBK için gümrük vergisi sıfırdır. Esas görevi hayvancılığımızın gelişmesi ve piyasadaki fiyat istikrarını sağlamak olan EBK’ya, özel sektörden farklı uygulama ile tamamen amaçlarının dışında yanlış politikalar uygulanmaktadır” dedi.

ÖNERİ
Uzakgider, “Özel sektörün ithal ettiği etlerden yüzde 30 gümrük, yüzde 8 KDV alınmaktadır. Canlı koyun-kuzu ithalatında gümrük vergisi oranı yüzde 20’dir. Bahsi geçen Bakanlar Kurulu kararında canlı sığır, canlı koyun-kuzu ile taze soğutulmuş ve dondurulmuş sığır eti, koyun-kuzu eti ithalatı tamamen serbest bırakılmıştır. Alınan ithalat kararında dışarıdan doğrudan et getirilmesiyle yabancı ülkelerin yetiştiricisi, kasabı, kombinacısı, et tedarikçisi, nakliyecisi desteklenmekte, deri dahil bütün sakatat ve bütün katma değer o ülkede bırakılmaktadır. Bunun yerine mutlaka ithalat yapılacak ise canlı besilik materyal getirilerek bu katma değer kendi ülkemizde bırakılabilirdi” dedi.

“KÜÇÜK BESİCİLERİN SONU OLUR”
İthalatın devam etmesi durumunda küçük besicilerin üretimini devam ettiremeyeceğini dile getiren Uzakgider şöyle konuştu: “Diğer taraftan ülkemize 9-10 TL’ye mal olan ithal et, iç piyasa şartlarında 15-17 TL arasında toptan satılırken sucuk, sosis, salam gibi et ürünü imalatı yapanlar, büyük tonajlarda et getirenler, büyük paralar kazanmakta, bunun karşısında eti 13-14 TL’ye mal eden yerli üretici rekabet edemez duruma gelmiştir. İç piyasayı düzenleyelim derken kendi yetiştiricimizi bitirmekle karşı karşıya kalabiliriz. Biz veteriner hekimler olarak sizlerden ülkemizin menfaati, hayvancılığımızın geleceği için lütfen acil olarak ithalatı durdurmanızı istiyoruz. Eğer ithalat devam ederse, küçük ölçekte besicilik yapan çiftçi üretimini devam ettiremez. Yüksek girdilerle yetiştiricilik yapan işletmeler ayakta kalamaz. Her seviyedeki üretici zarar etmesi kaçınılmaz olacaktır. Diğer taraftan bu kadar ithalata rağmen market et fiyatları aşağıya düşmemektedir. Bu durumda tüketiciye ucuzluk maalesef yansımıyor. Sadece ithalat yapanlar, pazarlama ağında yer alanlar ile ithal ete ve kasaplık hayvana dayalı et ürünü işleyen bazı sanayiciler kazanmaktadır. Bizlerin ülke olarak yapması gereken tek şey, bir an önce ithalatı durdurup kendi üretimimizi arttırmamızdır. Bu konuda sıfır faizli kredilerin devam edecek olması hayvancılıkta yapılandırma ve üretimi artıracak şekilde düzenlenmesi önemli bir gelişmedir. Desteklemelerde asıl krizin kaynağını teşkil eden küçükbaş hayvancılıkta pozitif bir ayrımcılık yapılması, küçükbaş yetiştiriciliğinin özendirilmesi, bozuk ormanlık alanların keçi otlatılmasına açılması gibi tedbirler acilen alınmalıdır. Hayvancılığın sorunlarının giderilmesi halinde ülkemiz kendi kendine yetmenin ötesinde 80’li yıllarda olduğu gibi hayvan ve hayvansal ürün ihracatçısı konumuna gelebilecektir.”