REKLAMI GEÇ

Özel ODTÜ Okulları’nda Koordinatörlük Sistemi

Özel ODTÜ Okulları’nda Koordinatörlük Sistemi

Denizli’de de şubeleri bulunan ODTÜ Geliştirme Vakfı Okulları’nın eğitim sistemi,eğitim koordinatörleri tarafından yönlendiriliyor. Her biri farklı branşlardan sorumlu Eğitim Koordinatörleri, geçtiğimiz günlerde ODTÜ Geliştirme Vakfı Denizli Okulları’nı ziyaret etti. Eğitim Editörümüz Cemal Ataman, bu fırsatı kaçırmayarak, ODTÜ’nün koordinatörlük sistemine mercek tuttu.

/ DENİZLİHABER / 11 Aralık 2013 Çarşamba, 09:50

ODTÜ Geliştirme Vakfı Okulları merkeze bağlı şube ve danışmanlık okullarını Eğitim koordinatörleri ile yönlendirerek eğitimde birlikteliği sağlıyor. Koordinatörler bütün ODTÜ okullarını belirli aralıklarla ziyaret ederek öğretmenlerle eğitim-öğretimin yetkinliğini arttırmaya yönelik çalışmalar yapıyorlar . ODTÜ Koordinatörlerinin Denizli ODTÜ Okullarına geldiğini öğrenince kendileriyle görüşüp, düşüncelerini almak istedik. Okul Müdürü Kenan Ömeroğlu ve Rehber ve Psikolojik danışman Dilek Yüksel bizi koordinatörlerle tanıştırdı. Genel Koordinatör Mahmut Talay, Türkçe Koordinatörü Cahit Ökmen, Fen Bilgisi Koordinatörü Ayten Kayalıgil, Matematik Koordinatörü Serpil Atasoy’un düşüncelerini aldık.

ic-5

ODTÜ Geliştirme Vakfı Okulları Türkçe Koordinatörü Cahit Ökmen

Cemal Ataman: Cahit Bey, hoş geldiniz Denizli’ye. ODTÜ Okullarında koordinatörlük sisteminden söz ediliyor. Nedir koordinatörlük, nasıl bir uygulama yapıyorsunuz? Bir nevi müfettişlik mi yaptığınız?

Cahit Ökmen: Hoş bulduk. ODTÜ Geliştirme Vakfı Okulları koordinatörlük sistemi bir tür eğitim-öğretim danışmanlığına dayanıyor. Ders süreçlerinin, ölçme ve değerlendirme uygulamalarının, ders işleme yöntemlerinin, iletişim becerilerinin yetkinleştirilmesine yönelik çalışmaları içeriyor. Merkezi Ankara’da olan birimimiz, bağlı bulunduğumuz genel ve idari koordinatörümüz dışında, Türkçe, Matematik, Fen Bilgisi, İngilizce, Sınıf Öğretmenlği ve PDR koordinatörlüklerinden oluşuyor. Öğretmenlerin performansını değerlendirmeye yönelik uygulamalarımız da var; ancak birimin asıl işlevi eğitim-öğretimin niteliğini yükseltici çalışmalar yapmak.

Cemal Ataman: Türkçe dersi koordinatörlüğü nasıl oluyor? Nasıl bir farklılık oluşturuyorsunuz?

Cahit Ökmen: Biz beceri odaklı bir eğitim-öğretim yaklaşımını benimseyen bir okuluz. Günümüzde “öğrenme”, “bilgiyle ilişki kurma” anlayışları geçmişe göre çok farklılaştı. Öğrencilerin okul öncesinden başlayarak, bilgiyi kullanabilmeleri için birtakım beceriler kazanmaları gerekiyor. Yorumlama, karşılaştırma, ilişki kurma, problem çözme, çözümleme, vb. olarak ifade edebileceğimiz bu becerilerin merkezinde sorgulayıcı bir anlayış yatıyor. Türkçe dersi bu becerilerin kazandırılmasında temel bir ders. Okuma kültürünün geliştirilmesi, öğrencinin konuşurken ve yazarken anadilini etkili bir biçimde kullanabilmesi, dil aracılığıyla kendini ve dünyayı keşfetmesi ve insani bir algı geliştirmesi bu eleştirel düşünme becerilerinin kazanılmasıyla olanaklı. Seçtiğimiz metinler, görsel malzemeler, ders süreçlerinde kullanılan yöntemler bu anlayışa uygun olarak devreye sokuluyor. Öğretmenlerle yaptığımız çalışmaların niteliğini ve yönünü de bu yaklaşım belirliyor.

ic-1

Cemal Ataman: İnternet bütün bilgileri veriyor. İnternetten nasıl yararlanıyorsunuz?

Cahit Ökmen: Çağımızda, “öğrenme” ve “bilgiyle ilişki kurma” anlayışlarındaki değişim, öğretmenin işlevi ve konumu için de geçerli. “Bilgiyi aktaran, anlatan” öğretmen, yerini “öğrencinin bilgiyle ilişkisini sorgulatan”, “bilginin nasıl kullanılabileceği yönünde kılavuzluk eden” öğretmene bıraktı. Daha doğrusu bırakmak zorunda. Öğrenci internete girdiği zaman, kendisine gereksindiği konuda, bir tahtanın önünde ders anlatan onlarca öğretmen videosu bulabilir. Şimdi o bilgiye ulaşmak kolay ama o bilginin nasıl kullanılacağı önemli. Öğretmenin yeni işlevi burada devreye giriyor: Öğrenciye elindeki bilgiyi sorgulatmak, o bilgilerden çözüm üreten, yaratıcı bireşimlere varmasına olanak sağlamak.
Cemal Ataman: Büyük tehlike olarak görüyorum internet oyunlarını. Siz ne kadar koruyabiliyorsunuz öğrencilerinzi? Bu oyunları, para ile satın alıyor aileler.

Cahit Ökmen: Bu bir gerçeklik. Bunun yasaklanması, engellenmesi bana hiç anlamlı gelmiyor. Çocuk sadece aile içinde yaşamıyor ki… Bence anlamlı olan, bunlar varken, bunların dışında hayatta başka şeylerin varlığını da çocuğa yaşatmak, onun keşifler yapmasına olanak vermek. Ailece sinemaya, tiyatroya, sergilere gitmek, bu yaşantılar üzerinde konuşmak, ortak okunan bir kitabı tartışmak, doğayı birlikte yaşamak. Yaşamın keşfedilecek sayısız zenginlikleri var; çocukları bu zenginliklerle karşılaştırmanın sahici çabası içine girmek aslolan. O zaman internet oyunları çocukların yaşamını bu denli istila etmeyecektir. Elbetteki bu oyunların birçoğu, özellikle şiddeti sıradanlaştırdıkları için korkunç . Ama, bu konularda öğüt veren didaktik bir söylem hiçbir işe yaramaz. Çocuk için bir şey yapmayın, çocukla birlikte olun.

ic-2

Cemal Ataman: Teknolojiden nasıl yararlanmalı?

Cahit Ökmen: Teknolojiden nasıl yararlanacağını bilen bir kültürel donanım ve bilinçle. Her okul sırasının üstüne tablet bilgisayarları koyabilir, tüm sınıfları akıllı tahtalarla donatabilirsiniz. O tabletlere hangi içeriği yüklediğiniz önemlidir, o akıllı tahtaları hangi becerileri nasıl geliştirmek üzere kullandığınız önemlidir. Kurnaz değil, akıllı ve duyarlı; bağnaz değil farklı düşüncelere saygılı ; dogmatik değil sorgulayıcı insan kumaşı ancak özgürlükçü, insancıl, bilimi ve sanatı eşit kucaklayan içeriklerle, eğitim programlarıyla dokunur.

Cemal Ataman: Uygulanan projeler var mı?

Cahit Ökmen: Beceri odaklı kitap projelerimizi, her yıl farklı sınıf düzeyinde hayata geçiriyoruz. Bu kitaplar öğrencinin zihinsel süreçlerini harekete geçirmek üzere seçilmiş nitelikli metinlerden, soru ve etkinliklerden oluşuyor. Bu kitaplar aynı zamanda bir program geliştirme çalışması ürünü. Zaman zaman çeşitli temalar çerçevesinde, öğrencinin anadilini kullanma becerisini ve yaratacılığını geliştirmeye yönelik, Türkçe projeleri tasarlıyor ve hayata geçiriyoruz. Kitap okuma saatlerimiz, öğrencilerin okudukları kitaplarla ilgili görüş ve izlenimlerini tartıştıkları, yazılı ve görsel çeşitli ürünler oluşturdukları bir anlayışla yapılandırılmış durumda. Günışığı Yayınlarının düzenlediği Zeynep Cemali Öykü Yarışması’nda , ki yazarların oluşturduğu jürisiyle, katılımı yüksek ulusal bir yarışma bu, Mersin Okulumuz bu yarışmada bu yıl ödül kazandı.

Cemal Ataman: ODTÜ Okullarının Türkçe başarısını öğrenelim mi sizden?

Cahit Ökmen: Ülkemizde yapılan genel sınavlardaki başarı düzeyimiz bir ölçüt olarak gösterilebilir. Ama tabii asıl başarı, bir öğrencinin kendini sözle ya da yazıyla ifade edişindeki etkileyici donanımı ve davranışlarına yansıyan yaşama kültürü bilinci ve zenginliğidir. Bunun takdirini öğrencilerimizle karşılaşanlara, iletişim kuranlara bırakıyorum.
Bireysel özelliklerin ve farklılıkların gözetildiği, öğrencinin sadece bir sınav robotu olarak görülmediği, entellektüel kişilik gelişiminin merkezde olduğu, sanatla bilimin bütünlük oluşturduğu bir kuruluş ODTÜ Geliştirme Vakfı Okulları.

ic-4

ODTÜ Geliştirme Vakfı Okulları Fen Bilimleri Koordinatörü Ayten Kayalıgil

Cemal Ataman: Ayten Hanım Denizli’ye hoş geldiniz. Öğrenci neden fen bilgisi dersini ODTÜ’de okumalı ?

Ayten Kayalıgil: ODTÜ Koleji farkı etkinliklerle, deneylerle uygulayarak eğitim öğretim yapıyor. Öğrencilerin ezbere değil kendilerini geliştirmeye yönelik çalışmasını istiyoruz. ODTÜ okulunun tercih edilmesi, etkinliklere, deneylere, proje çalışmalarına önem vermemize ve öğrencilere özgüven aşılamamıza dayanır.

Cemal Ataman: Ne gibi projeleriniz var?

Ayten Kayalıgil: ODTÜ Geliştirme Vakfı okullarımız arasında öğrencilerin bilimsel düşünme becerilerini ve dayanışma bilinçlerini geliştirmek, yaratıcılıklarını ortaya çıkarmalarına olanak vermek amacından hareketle Arşimet’in bilim tarihine geçmiş ünlü sözünden adını alan ve bu yıl dördüncüsünü gerçekleştireceğimiz “EUREKA BİLİMSEL PROJE YARIŞMASI” nı düzenlemekteyiz.
Öğrencilerimize çevre bilincini kazandırmak ve derste öğrendiklerini uygulamak amacımız ile okullarımızda gerçekleştirmeyi düşündüğümüz diğer projeler ise sera ve ekolojik ev projeleri.Bu projelerle ilgili çalışmalarımız,araştırmalarımız başlamış ve iki okulumuzda sera kurulmuştur. Sera’da bahçemiz projesi gibi ekolojik tarım çalışmaları, endemik bitkilerin yetiştirilmesi önem kazanmaktadır. Ekolojik evde ise yapmayı planladığımız etkinlikler: GÜNEŞ PİLLERİ İLE DENEYLER/PROJELER , GÜNEŞ SERASI GİBİ MODEL UYGULAMALAR, ATÖLYE ÇALIŞMALARI ,GÜNEŞ TEKNOLOJİLERİ SERGİSİ –SLAYT GÖSTERİLERİ ,GÜNEŞ FIRININDA PİŞİRME, GÜNEŞTE KURUTMA – BESİNLERİ SAĞLIKLI KORUMA ,SERADA YETİŞEN ÜRÜNLERDEN KONSERVE YAPIMI

ic-3

Cemal Ataman: Öğrenci başarınız hakkında neler söylersiniz?

Ayten Kayalıgil: Farklı projelere katılımları ile özgüvenleri gelişmekte ve SBS sonuçlarına göre de Robert Koleji, Galatasaray Lisesi ve bulundukları ilin Fen lisesine gitmiş öğrencilerimiz var.

Cemal Ataman: Son olarak ne söylemek istersiniz?

Ayten Kayalıgil: Öğretmenlerimiz ve öğrencilerimiz için ODTÜ okullarımızda çalışmak ayrıcalıktır. Öğretmenlerimiz kurumlarını evleri gibi kabul ediyorlar. Bu yüzden pazartesi sendromu dahi yaşamıyorlar. Öğretmenlerimizin gelişmesine önem veren bir kurumuz. Öğretmenlerimizin öğrencilerimize daha iyi eğitim vermelerini sağlamak için paylaşım seminerlerimiz oluyor,konularında uzman akademisyenlerden destek alıyoruz.

ic-6
ODTÜ Geliştirme Vakfı Okulları Matematik Koordinatörü Serpil ATASOY

Cemal Ataman: Denizli’ye hoş geldiniz Serpil Hanım. Matematik koordinatörü olarak neleri yaptığınızı, nasıl farklılıklar oluşturduğunuzu anlatır mısınız?

Serpil Atasoy: Okullarımızda matematik öğretiminin amacı anasınıfından 8. Sınıfa kadar basitten karmaşığa,somuttan soyuta matematik öğretimini gerçekleştirmektir.Matematik öğretiminde öğrencilerimizin başarılı olmasını istiyorsak öncelikle öğrencinin başarıyı tatmasını sağlamalıyız. Çünkü başarılan eylemler öğrencilerde tekrar yapma ve başarma isteği yaratır. Öğrencilerimizin matematiğe ilgi duymasını istiyorsak da bu konuda özgüvenlerini geliştirmeli ve gündelik hayatta matematiği kullanmalarını sağlamalıyız. Bu sebeple öncelikle somut sorularla ve gündelik hayattan verilecek örneklerle öğrencilerin ilgisini çekmek ve başarılarını artırmak en büyük hedefimizdir.

Cemal Ataman: Matematik yarışmalarından söz eder misiniz?

Serpil Atasoy: Sınıf içi planlanan etkinliklerle soyut kavramları somutlaştırarak öğrencilerimiz farkında olmadan öğreniyorlar ve anlıyorlar. Bu uygulamalarla öğrencilerin matematiğe bakışının değiştiğini gözlemledik. Etkinliklerle sarmal bir şekilde matematiği öğrendikleri için bir piramit gibi temeli sağlam atarak, en üst noktaya ulaşmalarını sağlıyoruz. ODTÜ Geliştirme Vakfı Okulları olarak ulusal ve uluslararası düzeyde bir çok yarışmaya katılıyoruz. Bu yarışmalar öğrencilerin kendine güven ve başarma duygusunu geliştiriyor. Aralık ayından itibaren yarışmaları takip ederek öğrencilerimizi bu yarışmalara hazırlıyoruz.

Cemal Ataman: ODTÜ Okulları olarak matematik farkınız var mı?

Serpil Atasoy: Matematik öğretiminde öğretmenin öğrenciye yaklaşımı ve verdiği örnekler çok önemlidir. Biz ODTÜ Geliştirme Vakfı çatısı altındaki okullarımızı ziyaret ederek öğretmenlerimizle öğretme yöntemlerimizi gözden geçiriyoruz.Öğretmenlerimizle yeni yöntem ve teknikleri paylaşıyoruz.Bu şekilde matematik eğitiminde çağın gelişmelerini takip etmeyi amaçlıyoruz.Tüm ODTÜ okulları matematik öğretmenleri matematik zümresi adı altında ortak çalışmalar planlayıp uyguluyoruz. Bu da çalışma ve uygulamalarımıza büyük zenginlik katıyor.

Yorum Yaz

Aşağıdaki gerekli alanlara bilgilerinizi girmelisiniz. e-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.

 karakter kaldı