“Özgür basın yaşam savaşı veriyor”

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Denizli Merkez İlçe Başkanı Ömer Yurtseven, basından sansürün kaldırılışının 105. Yıl dönümü ile ilgili yaptığı yazılı açıklamada, son yıllarda iktidarın baskı ve kuşatmasından kaynaklanan dayatmalar nedeniyle 24 Temmuz tarihi basının bayramı olmaktan çıkmış basının ‘yas’ına dönüştüğünü vurguladı.

Yurseven açıklamasında, “Türkiye son 10 yıldır demokrasiye olduğu kadar gerçek basın özgürlüğüne de hasret kalmıştır. Demokrasinin akciğeri gibi işlev gören basın, yaratılan korku ikliminde sindirilmiştir . Bu yüzden demokrasimiz sağlıklı nefes alıp verememektedir .Özgür basın, AKP sayesinde kanser olmuş ölümcül bir hastalığın pençesinde yaşama savaşı vermektedir.Türkiye’de artık medyanın gücü ortadan kalkmış, Recep Tayyip Erdoğan medyasının gücü oluşmuştur” dedi.

“SANSÜR YENİDEN HORTLADI”
1908’de basında sansür kaldırıldığını ama 105 yıl sonra iktidar sayesinde demokrasinin yüz karası olan ‘’sansür’’ iktidar tarafından tekrar hortlatıldığını iddia eden Yurtseven, konuşla ilgili yaptığı yazılı açıklamasında şu ifadelere yer verdi:

“Cumhuriyet Türkiye’sinin kazanımlarından bir daha AKP’nin siyasi ihtiraslarına kurban edildi.Adalet Bakanlığı’nın açıklamasına göre bugün 92 gazeteci tutuklu olarak cezaevinde yatmaktadır. Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü’nün (RSF) 2013 yılı dünya basın özgürlüğü sıralamasına göre, Türkiye 179 ülke arasında 154. sırada yer alarak kara listeye girmiştir. Bu tablo, AKP’nin en büyük utançlarından biridir. İleri demokrasi denilen safsatanın boynuna asılı ibret vesikasıdır.

Sendikası olmayan, sosyal hakları elinden alınan, yıpranma payları kaldırılan çalışan gazeteciler, bu onurlu görevi yaparken aslında onur mücadelesi vermektedir. ‘Gazeteciysen boyun eğmeyeceksin. Boyun eğeceksen gazeteciyim demeyeceksin’ sözünü ilke edinen medya çalışanları kalemini satmamak için adeta direnmektedir. Mesleğini özgürce yapmak isteyen gazetecilerin, yaşanan baskı ve korku iklimi dolayısıyla hayatları yaprak dökmektedir. Buna karşın yandaş olanların hayatları ise bahar bahçedir.

ÇOK KANALLI AMA TEK SESLİ BASIN
Diktatörlük dokulu, padişahlık kokulu özlemler, basının üzerinde Demokles’in kılıcı gibi sallanmaktadır. Çok kanallı ama tek sesli televizyonlar,iktidarın haberlerini fotokopiden çıkmış gibi aynı başlıkla veren gazeteler sadece beslendikleri anlayışa hizmet ama demokrasiye ve basın özgürlüğüne ihanet ettiklerinin farkına varmalıdır.

Basında sansürsüz günlere gerçek demokrasiyle birlikte mutlaka ulaşacağımıza olan inancımı dile getirerek,bu anlamlı günde özgür kalemlere saygılarımızı iletmeyi bir borç biliyorum.”