Türbede nöbet tutan askerleri şaşkına döndüğü an

Çağdaş Yenidede, bugün Karaca Ahmet Sultan türbesini tanıtıyor.

Kumluca’daki türbe, binası yapı olarak Denizli merkezdeki Servergazi, İlbade Mezarlığı’ndaki Mehmet Gazi ve Çal’daki Mahmut Gazi türbelerinin mimarisiyle aynı özellikleri taşır. Mimari özelliklere baktığımızda, Servergazi ve Mahmut Gazi ile aynı dönemlerde yaşamış diyebiliriz.

Denizli’ye 1672 yılında gelen Evliya Çelebi’nin ” Seyahatname” isimli eserinde, Sarayköy’de bulunan Uzunca Hayrettin Türbesi ile ilgili not aldığını daha önceki yazılarımızda bahsetmiştik. Aynı eserinde Karaca Ahmet Türbesi’nin de adı geçmektedir.

Yaşadığı dönemde ya çok sevilen bir kişiydi ya da aynı isime sahip birçok kişi vardı. Eskişehir, Afyon, Manisa, Eşme ve İzmir’de, Karaca Ahmet Sultan isimli türbeler mevcuttur.

Karaca Ahmet Sultan’ın türbesini Denizli’nin diğer türbelerinden ayıran en büyük özellik, 1893 yılında yapılması ve sancağının hala türbede olmasıdır. Sancağın üzerine işlenmiş yazılar, Kur’an-ı Kerim’in 48. suresinin 1, 2 ve 3. ayetlerindeki Fetih suresidir.

RİVAYETLER
Karaca Ahmet Sultan Türbesi ile ilgili günümüze dek ulaşan rivayetler vardır. Bunlardan birisi “Türbe içinde, mezarın ayak kısmında, mezar yapısının hemen altında bir delik bulunmaktadır. Türbeye gelenler dualarını edip, dileklerde bulunduktan sonra ellerini bu delikten içeri sokarak bir avuç kum alırlarmış. Kumun içinde hangi hayvanın kılı var ise o hayvan bulunur ve kurban edilirmiş” şeklindedir.

Bir diğer rivayet ise şöyledir: Tekke ve Zaviye Kanunu çıktığında yetkililer, türbe kapısının kilitlenmesini istemiş. Bölgeye gelen jandarma görevlileri kapıyı kilitlemiş ama kapı gece tekrar açılmış. Bu birkaç gün sürmüş. Duruma sinirlenen komutan,kapıyı kimin açtığını öğrenmek için türbede nöbetçi askerler görevlendirmiş.

Bir gece askerler nöbette iken, kilitli olan kapı açılmış,içeriden elinde gemici feneri ile beyaz sakallı,iri yarı birisi çıkmış. Askerler korkularından ses çıkarmadan onu izlemiş. Gemici feneri ile çıkan kişi, abdest alıp tekrar türbenin içine girmiş. Askerler de içeri giren kişinin kim olduğunu öğrenmek için türbe binası girmiş, fakat kimseyi bulamamış.