REKLAMI GEÇ

TERMAL TURİZM ÜNİVERSİTELERE BIRAKILAMAZ

5 Mayıs 2016 Perşembe

denizli-yasar-tok-turizm-safak-sahir-H

Denizli bu günlerde sessiz sedasız bir transfer gerçekleştirdi. Sağlık alanındaki transferi gerçekleştiren, Karahayıt’ta faaliyet gösteren Nobel Termal Tıp Merkezi. Transfer edilen ise İstanbul Üniversitesi önceki Rektör Yardımcısı, bir dönem Galatasaray Futbol takımının sağlık ekibinin başkanı, Cerrahpaşa Hastanesi eski dönem başhekimlerinden Prof. Dr. Şafak Sahir Karamehmetoğlu.

Prof.Dr. Şafak Sahir Karamehmetoğlu, Türkiye’nin önde gelen Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon uzmanlarından. Genç bir akademisyen iken Denizli ile kesişen ama devam etmeyen mesleki yolu, nihayet emekliliğinden sonra gerçekleşmiş. Karahayıt Pam Termal Otel bünyesinde geçen yıllarda kurulan Nobel Tıp Merkezi’nde hem deneyimli bir hoca, hem de alanında ünlü bir hekim olarak yer almış. Yakın zamanda yapılan bu transferin ardından, Otel kurucu Müdürü Dr. Turgay Sehil aradı. Hocanın kendilerinde tedavi ve kontrollere başladığını, benim ilgimi çekebileceğini düşündüğü için haber vermek istediğini belirtti.

Doğrusu benim için önemli bir transferdi. En önce turizm konusunda son yıl boyunca yaptığımız geziler, görüşmeler ve yayınlar nedeniyle. Ardından, termal konusunun turizm ile doğrudan ilişkisini bir türlü kavrayamayan turizm ‘ilgilileri’nin ilgisizliği yüzünden. Bir de, son haftalarda termal turizmin yanı sıra, genel olarak sağlık turizminin kör topal algılanan uygulama sahası konusundaki dar bakış açıları nedeniyle.

Hoca’nın Denizli’ye gelişini transfer olarak niteliyorum, rastlantı değil. Kendisi Galatasaray mezunu. Yıllarca Galatasaray Futbol takımının sağlık ekibinin başında bulunmuş ve büyük ihtimalle koyu Galatasaraylı. Benim gibi Çarşı’ya meftun olan Beşiktaşlılar için Galatasaray’dan hoca koparmak önemlidir. Biraz da bunun keyfine bağlı ‘transfer’ diyelim.

Aşağıda Şafak Hoca ile bir öğle yemeğini uzata uzata yaptığımız röportajın kısaltılmışını bulacaksınız. Ama ileride daha farklı bir konuda kendisini bu sütunlara misafir edeceğimizi şimdiden not etmeden geçmeyelim. Hoca’ya bizim kanımız ısındı, eminim sizin de hemen ısınacak.

denizli-yasar-tok-turizm-safak-sahir-2

EMEKLİ VE ‘DENİZLİLİ’

Hocam önce sizi kısaca tanıyalım mı?

Ben Profesör Şafak Sahir Karamehmetoğlu. Galatasaray Lisesi mezunuyum. Daha sonra Çapa Tıp Fakültesi’nden doktor olarak mezun oldum. Sonra da Cerrahpaşa da öğretim üyesi olarak devam ettim. 30 yıl Cerrahpaşa’da çalışıp emekli oldum. Şimdi Denizli’ye taşındım ve burada, Karahayıt Nobel Termal Tıp Merkezi’nde görev yapmaktayım.

Buradaki model benim çok hoşuma gitti. Türkiye’de ben böyle bir model görmedim. Bir termal otelde tıp merkezi ile entegre şekilde çalışıyorlar, sinerji oluşturuyorlar ve her ikisi de yararlanıyor. Bu modelin Türkiye’ye yeni ufuklar açabileceğini düşünüyorum.

Hocam sizin Cerrahpaşa’daki çalışmalarınızda idari göreviniz neydi?

Üç yıl Cerrahpaşa’da başhekimlik yaptım. Tabi orası 180 dönüm arazi üzerine kurulu, 5000 kişinin çalıştığı çok büyük bir kompleksti. Dahası orası bir üniversite has tanesiydi. Üniversite hastanelerinin yaşadığı sorunlarla birlikte Cerrahpaşa bunların en ağırlarından birini yaşadı diyebilirim. Hacettepe borç açısından birinci sırada, biz ikinci sıradaydık. İyi ki onlar vardı. Yoksa birincilik bizimdi.

FİZİK TEDAVİ VE TERMAL AYRILMAZ

Sizin uzmanlık alanınız neydi?

Benim alanım Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Uzmanlığı. Bu alanın içinde fizik tedavi var, rehabilitasyon bölümünde ise felçli hastalar söz konusu. Adı geçen alanlarda bizim branşımız etkili.

Termal unsuru bu tedavi süreçlerinde nasıl bir yere sahip?

Aslında termal tam da bir fizik tedavi yöntemidir. Sanıldığı gibi ayrı düşünülmemeli. Hem su sıcak hem de içinde mineraller var. Yani bu bildiğimiz ilaç tedavisi değil. Bir fizik tedavide nasıl elektriği kullanıp elektroterapi uyguluyorsak ağrı kesici olarak, aynı şekilde kaplıcayı da böyle kullanıyoruz. Genellikle hastalık varsa tek başına kullanmayı tavsiye etmiyoruz. Ama hastalık yoksa, sağlıklı kişide tek başına uygulamanın sakıncası yok.

Hocam Denizli’ye geliş sizin için galiba biraz da taşrada dinlenme olacak emeklilikten sonra. Ama bir sağlık merkezinden de ayrı kalmıyorsunuz. Tam da sizin uzmanlık alanınıza uygun kurulmuş bir merkezdesiniz. O halde netleştirelim. Burası bir termal merkez mi, bir tıp veya sağlık merkezi mi, Nedir?

Herhangi birini tek başına kullanmak eksik bırakmak olur. Resmi adımız Özel Nobel Tıp Merkezi. Ama Termal bir otel ile entegre çalışıyoruz. Yani bu unsurların hepsi var burada.

7 tane fizyoterapistimiz var ve bunların hepsi farklı egzersiz yaptırıyorlar hastalara. Mesela omurilik felcinin, mesela hamileliğin ve diğerlerinin hepsinin egzersizleri farklıdır ve her biri için bizim fizyoterapistimiz mevcut.

camlik_sonbahar_24x30_ilan

“AĞZIMIN PAYINI ALDIM”

Sizin burada bir idari göreviniz olacak mı?

Ben Cerrahpaşa’da ağzımın payını yeterince aldım. O nedenle artık idari görev istemiyorum. Ama devamlı olarak önerilerimi idareye sunuyorum.

Yani tecrübe ve deneyiminizden faydalanıyorlar.

Evet, tecrübe ve deneylerimi aktarıyorum fakat resmen idari bir görev almıyorum, almak ta istemiyorum.

Denizli Turizmi açısından bakarsak burada termal sizin için ne ifade ediyor ve bulunduğunuz merkezin buradaki rolü ve önemi ne?

Futbolcuya sormuşlar, “hayatınızdan memnun musunuz” diye. O da yanıtlamış, “hem sevdiğim işi yapıyor, hem de para kazanıyorum. Daha ne isteyeyim” diye. Ben emekli olup kenara çekileyim diyen biri değilim. Benim idolüm Mimar Sinan’dı. 90 küsur yaşında Selimiye Camii’ni bitirdi. Ben de buraya daha çok çalışmak için geldim. Burada gerçekten yapacak çok iş var. Bir bakıyorum bir anda saat beş, beş buçuk oluvermiş. Günler çok çabuk geçiyor. Burası çok güzel bir yer. Hem oteli, hem kaplıcası var. Tek sorunumuz yer altından bir kaplıca bağlantı yolumuzun olmayışı. Kış aylarında bu sorun oluyor. Başkaca bir eksiklik görmüyorum.

BU MODEL ÖRNEK OLMALI

Termal ve turizmi birlikte sürdüren bölgelere örnek bir model olarak nasıl buldunuz?

Çok güzel bir model. Buna hem ihtiyaç var, hem de bu tür modeller zorunlu. Burası da bu konuda başı çekecek.

Türkiye de bu tür merkez imkanlarının olabileceği, termal kaynakların verimli kılınabileceği yerler var, Pamukkale gibi. En verimli olanı da bölgede İzmir Balçova tesisleri sanırım. Ama gerek Balçova ve gerekse Nobel gibi örnek merkezler yaygın olarak kurulamıyor. Neden?

Türkiye’nin 2002’den beri uyguladığı bir sağlık sistemi var. Bunun olumlu yanlarıyla beraber olumsuz yanları da var. Bu sistemin fiyatlarında 16 yıldır belirgin bir artış olmadı. Ama bu süre içinde çok şey arttı. SGK bu fiyatları kendisi belirliyor. Bir maliyet hesabı da yok. Bu bizim için çok önemli bir sorun, çünkü sağlık turizmi için yurt dışından gelen, yerli hasta ile arasındaki fiyat farkına itiraz ediyor. AB müktesebatına göre de büyük bir sıkıntı oluşuyor. Halbuki Türkiye’de sağlık sistemini kurtaracak olan, bence sağlık turizmidir. Çünkü şu anda SGK’nın kurduğu sistemden halk memnun görünse de sürdürülebilir değil. Bu sistem devam edemez. Çünkü cari açık çok fazla! 2002’deki sağlık harcamaları 7 milyardı. Şu anda 88 milyara ulaştı. Katlayarak gitmeye devam ediyor. Sürdürülmesi çok zor. Zaten bazı haklarda kısıtlama başladı. O nedenle devletin politik olarak sağlık turizmini desteklemesi lazım. Şu anda göremiyoruz ama devlet ister istemez buna yönelecektir.

denizli-yasar-tok-turizm-safak-sahir-1

SAĞLIK TURİZMİ ÜNİVERSİTE İŞİ DEĞİL

Mevcut kapasitesi ile Pamukkale turizmine ve sağlık turizmine yetecek merkez var mı bu bölgede?

Yok, biz şu anda kendi merkezimizi genişletiyoruz. Orası ve iki ayrı havuzumuz daha ilave olacak. O da yetmez. Burada büyük bir potansiyel var, sadece bizim değil, başka otellerin de benzer modellere yönelmesi lazım.

Hocam gelelim kritik soruya. Cerrahpaşa’da 30 yıl çalıştınız, başhekimlik yaptınız. Buradasınız ve buradaki sağlık turizminin durumunu ve olanaklarını değerlendirmiş olmalısınız. Burada da Pamukkale Üniversitesine bağlı bir termal tedaviyi de içeren sağlık ünitesi çalışmaları var. Yatırım için kaynak hazır, proje ve tadilatı askıdan indi. Birkaç yıldan beri Üniversite rektörü her sonbaharda ‘kazma vuracağım’ diye söz verip işi geçiştiriyor. Son olarak birkaç gün önce aynı demeci vermiş yine. Bu kısmını bilgi amacıyla açıkladım, geçelim. Soru şu: Böyle bir ünite burada ihtiyaç mı ve üniversite bünyesinde olması muteber sayılmalı mı? Verimli olabilir mi?

Ben Cerrahpaşa’da başhekimlik yaparken bu çok tartıştığımız bir konuydu. Nasıl sağlık turizmi yapabiliriz diye çalıştaylar da yaptık. Ama sonunda geldiğimiz yer şu oldu: Biz sağlık turizmini Cerrahpaşa da yapamayız. Fiziksel şartlarımız, organizasyonumuz, personelimiz uygun değil, yabancı dil bilen personel yok vs. Dolayısıyla bu işi yapmamaya ve çok fazla girmemeye karar verdik. Ama tam tersi oldu, bize yabancı turistin en fakir ve en yoksul olanı gelmeye başladı. Sonra paralarını alamaz olduk. İlgili devlet konsolosluğunu arıyoruz, ben ödemem diyor. Zarar ettik.

Sağlık turizminin üniversiteye yansıyan yüzü böyle oldu. Bunu iyi yaptığını söyleyen üniversite hastaneleri var, özellikle transplantasyon konusunda ama onlarda aslında zor durumda ve bazen usul dışı işler yapmak zorunda kalıyorlar. Çünkü siz o hastaya otelcilik hizmetini veremiyorsunuz. Üniversite hastaneleri kamu ihale kanununa tabi olduğu için oradan kaliteli bir sonuç çıkmıyor. Ben hep THY örneğini veririm, halka açıldı dünyanın en iyilerinden oldu. Ben de Cerrahpaşa’ya aynı imkanları verin biz de dünyanın en iyilerinden olalım dedim, kabul etmediler.

ŞEHİR GÜZEL AMA DÜZENSİZ

Denizli’ye daha önce geldiniz mi?

Ben bu bölgeyi çok seviyorum. Daha önce de bir otel ile görüşmeye gelmiştim. O zamanlar henüz yardımcı doçenttim. Kısmet bu güneymiş Denizli de oturuyorum. Buranın halkı çok cana yakın. Sadece şehir neden bu kadar düzensiz diye merak ediyorum.

Ovada hiçbir şeyin şekli şemali görünmüyordu, yağmur yağdı, bu sabah her yerin yemyeşil olduğunu gördüm ilk defa. Bu hava kirliliği sorunu da acile ele alınmalı.

Denizli’de henüz kurumsal olarak taşları yerine oturmamış bir termal ve sağlık turizmi var. Bundan sonra gelişmeler nasıl bir seyir izleyebilir ve sizin bu sürece katkınız ne olacak?

Burada sağlık turizminin gelişmesi lazım. Üniversitelerin burada önemli bir katkı vermesini beklemek haksızlık olur çünkü onlar çok farklı şartlarda çalışıyorlar. En başta mevzuat onları engelliyor. O nedenle iş özel sektöre düşüyor. Devlet katkısıyla burası sağlık bölgesi ilan edilebilir. Buradaki modeli de yaygınlaştırabiliriz. Hastane ve otel entegrasyonları çok önemli. Bu bölgedeki dinamiğin geleceğini böyle görüyorum.

SAĞLIK YÖNETMELİĞİ YETERSİZ

Mevcut sağlık yönetmeliği bu durumu kolaylaştıracak mı sizce?

Kaplıca yönetmeliği var. Buraların mevzuata da entegre olması lazım. Büyük ihtimalle klinik oteller adı altında bu mevzuatta toplanacak ve buna göre şekillenecek. Şu andaki mevzuat yetersiz. Onun böyle entegre sistemler için daha kapsamlı hale getirilmesi lazım.

İyi haber şu, bu hafta Sayın Sağlık Bakanı buraya gelip sistemi inceleyecek ve modeli görecekler. Yanında büyük ihtimalle Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı olacak. Konu hakkında da bir çalıştay yapılacak. Başbakan’ın programı uyarsa o da gelecek.

denizli-yasar-tok-turizm-safak-sahir-3

KARAMEHMETOĞLU KİMDİR ?

Prof.Dr. Şafak Sahir Karamehmetoğlu 1956 Rize doğumlu. Galatasaray Lisesi’ni 1968-76 yıllarında tamamlamış. İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden Doktor olarak mezun olduktan sonra Doğubeyazıt sağlık ocağı tabipliği, ardından askerliğini yapmış. Uzmanlığını İÜ. Cerrahpaşa Tıp Fakültesinden Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Anabilim Dalı’ndan almış. Aynı fakültede öğretim görevlisi olarak başladığı akademik kariyerine Yard. Doçent, Doçent ve Profesör olarak devam etmiş. İngilizce ve Fransızca bilen Karamehmetoğlu evli ve biri kız biri erkek iki çocuk sahibi.

Meslekte birçok yurtdışı deneyimi ve bilimsel yayının yanı sıra, 2002-2006 arası Galatasaray Spor Kulübü Futbol Şubesi Doktorluğu, İÜ Stratejik Araştırma Merkezi Müdürlüğü, 2009-2013 arası Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Başhekimliği ve YÖK Eğitim Komisyonu Tıp Çalışma Grubu üyeliği yapmış. Son olarak İstanbul Üniversitesi Rektör Yardımcılığı görevi yapan Karamehmetoğlu, emekliliği sonrası Denizli’ye taşınmış olup halen Nobel Tıp Merkezi’nde çalışmakta.

 

Yorum Yaz

Aşağıdaki gerekli alanlara bilgilerinizi girmelisiniz. e-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.

 karakter kaldı