REKLAMI GEÇ

DENİZLİ’NİN DESAV’LA İMTİHANI

15 Şubat 2016 Pazartesi

Bilmem farkında mısınız? 

Denizli Sanat Vakfı’nın (DESAV) uzun bir süredir hiç sesi soluğu çıkmıyor. 2014 yılının Mayıs’ında işbaşı yapan Prof. Dr. Önder Göçgün’ün başkanlığını yaptığı yeni yönetim önce yılbaşı konserini iptal etti. Sonra Şubat’ta yapılması planlanan genç yıldızlar konserini sessiz sedasız geri çekti. 8 Mart’ta yapılması düşünülen kadınlar konserinin ise hiç esamesi okunmuyor. Söylenenlere göre DESAV genel kurula hazırlanıyormuş, yönetim de devretmek için gün sayıyormuş!

Peki neden?

İşin aslı bu yazının içinde!

Denizli Sanat Vakfı (DESAV) 1994’te Denizli Vakfı (DEVA) adıyla kuruldu. Amaç, sanayicilerin Ankara’daki lobi faaliyetlerini yapmak, siyasete yakın durmaktı. DEVA için Ankara’da bir ofis tutuldu, siyasi ve bürokrasi tecrübesi nedeniyle eski ANAP Milletvekili İsmail Şengün vakfın başına getirildi. Ankara’ya mesafeli sanayicinin işlerini bir kişinin yapması mümkün değildi elbet. Taşıma suyuyla değirmen dönmeyince vakfın çalışmaları aksadı. Birkaç yıl sonra da gönüllü olmayınca vakfın kapıları kapandı, ofis açılmaz oldu. Ta ki Vali Yusuf Ziya Göksu el atıncaya kadar. Vakıf, kente yeni yeni canlanan kültürel ve sosyal ortama bir şemsiye oldu. Vali müziği, eğlenmeyi, gezmeyi severdi. Keza eşi Meral Hanım’da öyle, işadamlarıyla sıkı diyaloglar kuran, evlerine misafir olan Göksu kentteki kültürel etkinliklerin eksikliğini eleştirir, konserler, tiyatrolar olsun isterdi.

Günlerden bir gün akıllara DEVA geldi, boş duracağına faaliyete geçirilebilirdi. Önce adı değiştirildi. Denizli Kültür ve Sanat Vakfı adıyla 2000 yılından itibaren faaliyete başladı. Vali Göksu himayelerinde vakfın yönetim kurulu belirlenmiş, uzun bir listeden oluşan isimler de DESAV’a destek vermişti. Vakfın başına eski belediye Başkanı Ziya Tıkıroğlu getirilmişti. Vakıf konser ve tiyatrolar getiriyor, ünlü ses sanatçılarıyla oyuncuları Denizli’de ağırlıyordu. Yeni yapılan EGS Park Kültür Merkezi’de bu etkinliklere ev sahipliği yapıyordu.

denizli-desav-ziya-goksu

TAŞIMA SUYLA DEĞİRMEN DÖNMEDİ
Görünüşe göre her şey iyi gidiyordu. Ama işler sanıldığı gibi kolay yürümedi. Sanatçıları getirmekten çok, onları izleyecek seyirci de bulmak dertti. 800-900 kişilik salonu doldurmak adeta imkansızdı. Biletler satılmayınca sanatçıların paraları çıkmıyordu. İşin içinde Vali olmasa iş adamlarının umurunda olmayacaktı ama Vali telefon açınca akan sular duruyordu. Tıkıroğlu’da elde bilet koçanlarıyla fabrikaları dolaşıp bilet satıyordu. Patronlar gönüllerinden ne koparsa 50-100 “işçilerine” konser bileti alıyordu. Vali Göksu’nun tayini çıktıktan sonra DESAV “zoraki müşterileri”ni kaybetti. Ama yılmadı. Tıkıroğlu ve bir avuç gönüllü ekip uzun yıllar kişisel çabalarıyla etkinlikleri götürmeyi sürdürdü. Ne yaptılarsa Organize Sanayi Bölgesi’ndeki iş adamlarından gönüllü “müşteri” kazamadı. Bunun içindir ki, Denizli’nin kültür etkinlikleri vilayetin vesayetinden bir türlü çıkamadı. Göksu’dan sonra gelen valiler vakıftan desteklerini esirgemese de, DESAV’ı öncelikli mesele yapmadı, taşıma suyuyla değirmen de bir türlü dönmedi.

denizli-desav-ziya-tikiroglu
DESAV-PAÜ-ŞEHİR ÜÇGENİ KURULDU!
Ta ki, PAÜ-DESAV işbirliği başlayana kadar. 2007 yılında Pamukkale Üniversitesi DESAV’a kurumsal destek vermeye başladı. Öyle ki 2007-2011 arası DESAV için altın yıllar oldu. O 4 yıl içinde PAÜ’nün kurumsal desteği, Doç. Dr. Fatih Yayla’nın profesyonel organizasyonu , Ziya Tıkıroğlu’nun istek, azim ve çabalarıyla kültür ve sanat alanında Şehir-PAÜ-DESAV üçgeni kuruldu. Profesyonelleşme ve kurumsallaşma adına adımlar atılmaya başladı. Şehir dışında olduğu için o güne kadar ulaşım problemi yaşanan EGS Kültür ve kongre merkezi yerine, Kınıklı kampusundaki her türlü teknik donanımın bulunduğu 800 kişilik PAÜ Kongre Merkezi sanatseverlere kapılarını açtı. Vakfın etkinlik programları bir yıl öncesinden belirleniyor, organizasyonlar Doç. Dr. Yayla ve 6 kişilik ekibi tarafından yapılıyor, uluslar arası etkinlere imza atılıyor, kente en iyiler geliyordu. Örneğin; Yasmin Levy,Anjelika Akbar, İdil Biret, Carmen balesi, Arif Sağ, Medjazz, Borusan Kuartet, Cihat Aşkın, Erkan Oğur, Serkan Çağrı, TSK Armoni Mızıkası gibi isimler yapılan seçimlerdeki incelik ve çeşitlilik açısından önemliydi. Her kesimden insanı memnun edecek bir yelpazesi vardı. DESAV DESAV olalı böyle şey görmemişti. İşadamları da bilet almanın ötesinde sponsorluk desteği vermeye başlamıştı.

denizli-desav-pau-kongre

VALİ ARKA PLANDA KALMAKTAN RAHATSIZ OLDU
O güne kadar vilayetin vesayetinde yürüyen işler, yön değiştirmiş DESAV bir kimlik kazanmaya başlamıştı. Su yüzüne çıkan ilk gerginlik uluslar arası bir organizasyon olan Medjazz Festivali’nin hemen ardından yaşandı. Basında DESAV ve PAÜ hakkında çıkan övgü dolu yazılar dönemin Valisi Yavuz Erkmen’i rahatsız etti. DESAV yöneticilerini ve yazıyı kaleme alan gazeteciyi arayarak bu konudaki rahatsızlığını dile getirdi, hatta daha da ileriye giderek sitem bile etti.

Selem-Reklam

Bir yıl sonra ise Denizli Belediyesi DESAV’ın çalışma ofisi olarak kullandığı İbrahim Çallı evindeki iki odanın boşaltmasını istendi. Ziya Tıkıroğlu bunu belediye başkanının kişisel bir hesabı olarak gördü ve “vakfa zarar veririm” gerekçesiyle istifasını verdi. Olay basına yansıdı. Tıkıroğlu’nun ardından DESAV yönetimi de görevi bıraktı. DESAV’ın başına zoraki olarak ikinci başkan Müjdat Keçeci getirildi, bu arada PAÜ’de rektörlük seçimleri yapıldı, Hüseyin Bağcı rektör seçildi. Bağcı DESAV’la aynı organik ilişkiyi sürdürmedi aradaki bağ da kopmuş oldu.

denizli-desav-yavuz-erkmen-medjazzturkiye

DESAV’IN BAŞINA GELEN PİŞMİŞ TAVUĞUN BAŞINA GELMEDİ
Keçeci, Ziya Tıkıroğlu ile birlikte istifa eden DESAV’ın yönetimini Sanayi Odası, Ticaret Odası, Ticaret Borsası ve Esnaf Odalarından oluşturdu. İkinci başkanlığa Nihat Kömürcüoğlu seçildi. Devlet Tiyatrosu’nun Denizli’de sahne açması yeni yönetimi rahatlattı, işler güçler derken vakıf unutuldu, etkinlikler askıya alındı. DESAV kan kaybetmeye başladı.

2014 yılında genel kurul yapıldı, yönetim değişti.

Bu müfettişlerin “çalıştırmıyorsunuz, bari kapatın” dediği vakıf için bu taze kan anlamına geliyordu. Bu DESAV için ikinci fırsattı. 5 Mayıs’ta yapılan genel kurulda başkanlığa Prof. Dr. Önder Göçgün seçildi. Prof. Dr. Efe Akbulut, Müjdat Keçeci, Dr. Selin Milli, Dr. Çağatay Şişman, Çağrı Öncel, Kamil Konyalı’da yönetime girdi. PAÜ’nün can suyu verdiği Vakıf’ta çok genç ve dinamik bir kadro iş başına gelmişti. Arayı açmadılar. İlk yönetim kurulu toplantısı 11 Mayıs’ta yapıldı. O toplantıda alınan ilk etkinlik kararı Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası’nı Denizli’ye getirmek oldu. Temaslar kuruldu tarih belirlendi ama Vali şehit cenazeleri gerekçesiyle konserin iptal edilmesini istedi.
Sonra bir toplantı daha yaptı yönetim kurulu. İleri bir tarih için jazz ustası Önder Focan’dan randevu aldılar, parasal meselesi DSO AB bürosu halletti. Konser bir AB projesine dönüştü. Focan ve orkestrası geldiğinde PAÜ Kongre ve Kültür Merkezi’nde yer yerinden oynadı! “Devamı gelecek” dediler ama olmadı. Ne Ocak ayı yeni yıl konseri, ne Şubat’taki genç yıldızlar konseri ne de sonrasında planlanan 8 Mart kadınlar konseri olmadı, olmayacak! Çünkü vakıfta kriz çıktı.

Şimdi bir genel kurul yapılması ve yeni yönetimin seçilmesi gerekiyor.

Anlaşılan şu ki; DESAV’ın başına gelen pişmiş tavuğun başına gelmemiştir!

denizli-desav-yonetim

Not: Yazılar ile ilgili hukuki sorumluluk yazarların kendilerine aittir

Yorumlar

Bekir İnce   -  Bağlantı 29 Şubat 2016, 01:08

Geçmişte, bir valinin çabalarıyla, 2007-2011 arası ise PAU’nü kurumsal desteğiyle iyi işler çıkaran vakfın sivil kanadının (sanayici, işadamı,sanatsever kentli) pek çalışmadığı görülüyor. Oysa vakıflar tümüyle sivil inisiyatifler olmalı, olabilmeli

Yorum Yaz

Aşağıdaki gerekli alanlara bilgilerinizi girmelisiniz. e-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.

 karakter kaldı