REKLAMI GEÇ

Adım adım kabineye doğru

Adım adım kabineye doğru

Nihat Zeybekci, aktif siyaset sahnesine Şubat 2004’te girdi. Arifesinde de aktif siyasi yaşamında da Denizli’nin son yıllardaki en tartışılan ismi oldu. İşte Zeybekci’nin adım adım kabineye doğru giden öyküsü.

/ DENİZLİHABER / 11 Ocak 2013 Cuma, 15:25

Nihat Zeybekci 2004’te herkesin Mehmet Yüksel’i işaret ettiği sırada Ak Parti tarafından Denizli Belediye Başkan adayı gösterildi. Son gün son dakika gerçekleştirilen bu adaylık nedeniyle önce adaylığı nedeniyle tartışılan isim oldu. Dönemin Denizli Tekstil ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği Başkanı ve Denizli Platformu Sözcüsü olan Zeybekci’nin adaylığı bazı kesimler tarafından sürpriz, kimine göre ise beklenen olmuştu.

Siyasi yaşamına MHP’de başlamış ancak ANAP’la taçlandırmış DTO Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Mehmet Yüksel, tam AK Parti Denizli Belediye Başkan Adayı olacak iken, aktif siyasi geçmişi MHP ve ANAP Kınıklı Belediye Meclis Üyesi adaylığı olan işadamı DENİB Başkanı Zeybekci aday gösterilmişti.

Zeybekci, o tarihten itibaren günümüze kadar hem yaptıkları, hem söyledikleri hem de kulislerde dolaşan iddialar nedeniyle sürekli olarak gündemde ve tartışılan isim olacaktı.

1961’de Tavas’ın Pınarlar Beldesi’nde doğan Zeybekci, eğitim hayatını tamamladıktan yıllar sonra döndüğü Denizli’de 10 yıl gibi kısa bir süre içinde 1994’te Turkuaz Tekstil’i kurmuş, 10 yıl gibi kısa süre içinde önce vergi rekortmenlikleri, ardından önemli meslek örgütü yöneticiliklerinin ardından Türkiye’nin yıllar sonra tek başına iktidara gelen partisi Ak Parti’nin Denizli Belediye Başkanı sıfatıyla 1 Nisan 2004’te koltuğa oturmuştu.

Zeybekci belediye başkanlığının ilk günlerinde Çınar Meydanı, bazı camilerin yıkılması gerektiği düşüncesi, eşinin 23 Nisan kutlamalarına türbanını çıkararak katılması gibi konularla hem yerel hem ulusal medya gündemine oturdu. Ortaya attığı projeler de, alışılmışın dışındaki siyasi üslubu ve söylemleriyle tartışmalar yarattı.

Personel reformu, radikal adımlar, özelleştirmeler, imar değişiklikleri, köprülü kavşaklar, parklar, kamu arazilerinin takasları, ihaleler… Hepsi çok tartışıldı, günlerce gündemden düşmedi. Tartışmalar, uygulamalar, projeler ve benzeri konularla her geçen gün daha çok ön plana çıkmaya başlayan Zeybekci, 2007 genel seçimlerine de damgasını vuran isim oldu. Denizli o günlerde Zeybekci için ‘Denizli Milletvekili aday sıralamasını tek başına yaptı’ iddialarını çok tartıştı. O tartışmaların içinde Zeybekci’nin bir sözü uzun süre gündemdeki yerini korudu. 2004 seçimlerinde Ak Parti’nin Belediye Başkan adayı olmasına kesin gözüyle bakılan Mehmet Yüksel, 2007 Genel Seçimleri Denizli listesinde ilk sırada yer alınca, Zeybekci’nin ‘Ahdı vefa’ yorumu belki de o seçimlerin en çarpıcı açıklamalarından biri oldu.

2004’de yüzde 50.05 gibi rekor bir oy oranıyla geldiği belediye başkanlığına 2009’da tekrar aday gösterildi. Ancak Zeybekci’nin belediye başkanlığı yaptığı Denizli, belediyenin sınırlarının değişmesiyle, çevresindeki onlarca beldenin kendisine bağlanmasının ardından 2009 seçimlerine nüfus ve yüzölçümü olarak büyüyerek girmişti.

Zeybekci için bu seçim hem bütünşehir tartışmaları hem de seçimlerden az önce ‘Kendimi riske atıyorum. Ama Denizli için yapmak zorundayım’ sözleriyle başlattığı alt yapı hamlesinin sıkıntıları nedeniyle zor geçecekti.

Siyasi rakipleri, bütünşehiri mevcut belediye sınırları içinde seçilmeyi garanti görmediği için Zeybekci tarafından can simidi olarak ortaya atılmış bir proje gibi gösteriyor, Zeybekci’yi seçim kampanyaları boyunca özellikle bu yolla hedefe oturtuyordu. Alt yapı çalışmaları nedeniyle yaşanan sıkıntılardan ötürü de çoğu zaman rakiplerince eleştirilen Zeybekci, tüm bu tartışmaların gölgesinde girdiği yerel seçimlere bu kez yüzde 40’lık oy oranıyla ikinci kez belediye başkanlık koltuğuna oturuyordu.

Zeybekci’nin 2. döneminde en çok tartışılan konulardan biri onun ulusal siyasete girip girmeyeceğiydi. Keza belediye başkanlığı sırasında Avrupa Konseyi Yerel Yönetimler Kongresi Türkiye Heyeti Başkanlığı, Türkiye Belediyeler Birliği Başkan Vekilliği görevlerine seçilmesi ve üzerine 2009’da Türk Dünyası Belediyeler Birliği Başkanı olması Zeybekci’nin ulusal siyasete hazırlandığı yönündeki iddiaları güçlendirdi. Siyasi çevrelere göre Zeybekci, parti kurmaylarınca ulusal siyasete hazırlanıyor, bir nevi eğitimden geçiriliyordu.

Zeybekci, daha önce kendisine sorulan sorulara o bilindik ‘Vekil adaylığını düşünmüyorum. 2023’te Denizli Belediyesi’nin başkanı olmak istiyorum” tarzında vekilliğe uzak durduğu mesajı içiren yanıtlar vermiş olmasına rağmen, 2011’de gerçekleştirilecek genel seçimlerde Denizli için en güçlü adaylardan biri olarak gösteriliyordu

Tüm bu öngörü ve iddiaların yanı sıra her geçen gün yerelde güçlenen ismi nedeniyle artık kentte AK Parti’nin en yetkin ismi olarak işaret edilen Zeybekci, ismiyle birlikte kendinden beklentileri de büyüttü. Ak Parti’nin her türlü icraatında ya destek amaçlı ya da bizzat içinde yer almayı tercih etmesi, belediye başkanlığı sıfatının yanı sıra kendisine Ak Parti’nin Denizli sorumluluğu gibi bir soyut görevi de yükledi.

Yalnız merkez ilçede değil il genelinde birçok sorun ve şikayet sahibi için çözüm noktası olarak görülmeye başlanan Zeybekci, kısa süre sonra oğluna iş ve hatta hastalığına deva arayanlar için bile başvuru kapısı haline geldi.

Ancak 2010’da Ak Parti’nin planlamadığı bir şey oldu. Anayasa için Türkiye’nin sandık başına gittiği referandumda Denizli, tüm öngörüleri yıktı ve kent yeni anayasa paketine ‘HAYIR’ dedi. Denizli’de yapılan tüm önemli icraatlar konusunda adres gösterilen Zeybekci, farklı çevreler ve özellikle muhalefet tarafından bu kez kentte çıkan Hayır oylarının da gerekçesi gibiydi. O çevrelerce ortaya atılan iddialar, Zeybekci’nin hem siyasi üslubu, hem de belediye icraatları sırasında yaşanan sıkıntılar nedeniyle kent tarafından ‘Hayır’ oyuyla bir nevi protesto edildiği tezini savunuyordu.

Referandum öncesinde yasal izinlerinin neredeyse tümünü Ak Parti’nin il genelindeki referandum çalışmalarında geçiren Zeybekci, referandum sonrası kritik bir karar aldı. 2010 sonbaharı bittiğinde Zeybekci tüm yetkilerini başkan yardımcısı Osman Zolan’a devretti ve ortalardan kayboldu. Herkes referandumun ardından Denizli’nin ‘hayır’ oyunu tartışırken, birden tartışmaların odağı Zeybekci’nin bu sürpriz kararına kaydı. Denizli uzun bir süre de Zeybekci’nin yetki devrinden sonra nereye gittiği, ne adım atacağı nasıl bir plan içinde olduğunu tartıştı.

Zeybekci uzun bir aradan sonra bir basın toplantısıyla kente geri döndü. Eşi Ayşen Zeybekci ile birlikte hac görevini yerine getirdiğini söyledi. Kentin büyükşehir olması konusunda yoğun uğraş verildiğini söyledi.

2011 genel seçimlerine girildiğinde görevinden istifa edip, Ak Parti Denizli Milletvekili aday adayı olduğunu açıkladı. Listenin ilk sırasında genel seçimlere girerken, kent sanki vekil değil bakan seçiyormuşçasına Zeybekci ve arkadaşlarına büyük destek verdi. Ak Parti il genelinde girdiği önceki iki seçimden çok daha fazla oy olarak 1. parti oldu. Zeybekci ve 3 arkadaşı Başkent’in yolunu tuttu.

Denizli bu kez açıklanacak yeni kabinede Zeybekci’nin yer alması ihtimali tartışmalarına sahne oldu. Başbakan Erdoğan’ın açıkladığı yeni kabine kentte oluşan beklentiler yüzünden önemli bir kesimde hayal kırıklığı yarattı. Oysa Zeybekci bakan olabileceği ihtimalleri üzerine genelde temkinli açıklamalar yapıyor, aslında bu haberlerden rahatsızlık duyduğunun da altını çiziyordu.

Zeybekci vekilliği boyunca günümüzden kısa bir süre öncesine kadar ne TBMM’de ne de partisinde hiçbir resmi görev üstlenmedi. Ak Parti’nin grubunda, TBMM çalışma komisyonlarında görev almadı. Ancak Ak Parti’nin büyükşehir düzenlemeleriyle ilgili çalışan parti içi ekibinde aktif rol aldı.

2011 yazından itibaren Ak Parti Denizli Milletvekili sıfatıyla siyasi yaşamını sürdüren Zeybekci, bu kez partisinin olağan kurultayı öncesi yine gündemdeydi. Kabine de olmayışı, meclis komisyonlarında bulunmayışı veya grubunda herhangi bir görev üstlenmeyişi nedeniyle Denizli bu kez Zeybekci’nin partide üst düzey bir göreve getirilebileceği ihtimallerini tartışmaya başladı.

Ak Parti’nin geçtiğimiz sonbaharda yapılan kongresinde seçmenlerin daha ziyade parti meclisi olarak adlandırabileceği Ak Parti’nin 50 kişilik Merkez Karar Yönetim Kurulu’na seçildi. Bu seçim kentte oluşan Erdoğan’ın kurmayları arasına girer mi beklentisini daha da tırmandırdı. Ancak açıklanan MYK’da Zeybekci, partinin kurmayları arasında yani Ak Parti MYK’sında görev almadı.

Tüm bunların yanı sıra Zeybekci vekilliği döneminde yaptığı bazı açıklamalarla da Türkiye gündeminde tartışılan isimlerden oldu. Bir TV programında kaldırımlara parklar konusunda söylediği sözler, Ana Muhalefet Partisi CHP ve lideri konusunda yaptığı açıklamalardaki kullandığı üslup çok tartışıldı.

Zaman zaman farklı kurumlar tarafından yaptırılan anketlerle Türkiye’nin en başarılı vekilleri arasında gösterilen Zeybekci bu kez de kabine revizyonu iddialarının ardından yine gündemdeki isim. Erdoğan’ın sinyalini verdiğini revizyonu ile ilgili haberlerde Zeybekci, kabineye girmesi muhtemel isimler arasında gösteriliyor.

Yorumlar

mustafa ali ugurlu   -  Bağlantı 11 Ocak 2013, 19:50

engelleri yika yika gelmistir bir sonraki basamagi bakanlik olmalidir hem kendisine hem denizliye yakisir bu rütbeye hem sayin zeybekci hem denizli haketmistir saygilarimla

Yorum Yaz

Aşağıdaki gerekli alanlara bilgilerinizi girmelisiniz. e-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.

 karakter kaldı