REKLAMI GEÇ

ORADA NELER OLDU?

ORADA NELER OLDU?

CHP Merkez ilçe kongresinde olup biten her şeyi Selami Aydın yazdı…

/ DENİZLİHABER / 29 Aralık 2009 Salı, 18:23

Cumhuriyet Halk Partisi Merkez İlçe Kongresi Başkan Osman Bartal’ın yeni bir zaferiyle sonuçlandı. Fakat kongre günü neler yaşandı işte bunlar kamuoyu önünde çok da fazla konuşulmadı. Bartal’ın diğer aday Arif Balkanay’a büyük desteklere rağmen fark atması önemli bir başarı olarak kayıtlara geçti ama salonun hakimiyetini kaybetmesi dikkatlerden kaçmadı.
Kongreyi; Cumhuriyet Halk Partili büyük bir kesim Ali Rıza Ertemur ve ona karşı olanların mücadelesi olarak algıladı. Ertemur bu mücadelede tek başına herkesi yenmiş oldu…

NOTLAR :

‘Çakma CHP’liler oy kullandı’

 Kongre öncesinde tam 9 isim aday olarak anılmıştı. Ne varki salonda delegelerin yüzde 20’sinden imza alan sadece Osman Bartal ve Arif Balkanay’dı. Mimar Balkanay ilk kez partide başkanlığa aday oluyordu, Osman Bartal ise daha önceki iki adaylığında da yenilmemişti.
 Kongre EGS Kongre ve Kültür Merkezi’nde yapıldı. 900 kişilik salonun 750 kişilik giriş bölümü zaman zaman doldu zaman zaman boşaldı. Ama kongreyi takip edenlerin sayısı 900’ün üzerindeydi.
 Açılış konuşmasını yapan Bartal kürsüden rakip partilere göz dağı verdi: “Şimdi siz bizim burada kavga edeceğimizi sanıyor ve bekliyorsunuz ama yanılıyorsunuz. Son derece olgun bir kongre olacak” Bu temenni küçük aksaklıklar dışında işe yaradı.
 Kongreyi yönetecek divanın başına Niyazi Oğuzlar önerildi. Eski İl Başkanı Oğuzlar’ın divan başkanı olacağı aslında bir gece öncesinden kendisine tebliğ edilmişti. Oğuzlar’ı iki aday da ortak bir önergeyle seçti.
 Hesap raporlarının okunması iki önemli noktayı açıklığa kavuşturdu. Birincisi CHP Merkez İlçe örgütünün yıllık bütçesi sadece 15 bin liraydı. İkincisi ise yerel seçimlerde merkez ilçeye aktarılan kaynak sadece 100 bin liraydı. Hesap raporunu okuyan Necdet Bardal belki bunu ifade etmedi ama bu zor koşullara rağmen verdikleri rakamlarda CHP’nin kasasında hala para olduğu görülüyordu.
 Tüzük gereği seçim blok liste ile yapılacaktı. Divan çarşaf için önerge gelme olasılığına rağmen salonu uyardı. Önceki il başkanlığı seçiminde çarşaf önergesi veren Muzaffer Köse salona Uşak’tan gelmişti ama yine de önerge vermedi.
 Gündemin oylanması sırasında verilen bir önerge ile konuşma yapacak olan delegelerin sadece 10 dakika ile sınırlandırılması istendi. Ayrıca bu önergede sadece delegelerin söz alabileceği önerisi de vardı. Fakat bu ayrıntı ilerleyen dakikalarda ortaya çıkacaktı.
 Tüm salon 10 dakikalık konuşmaları uygun buldu ama bir tek Av. Bekir Çapar karşı çıktı. Karşı önerge ile sürenin 20 dakika olmasını istedi. Bu öneri oylandı ve sadece iki kişi el kaldırdı. Biri Bekir Çapar’dı.
 Divan Başkanı Oğuzlar başına gelecekleri önceden kestirmiş gibi yaptığı konuşmada; “Söz alan arkadaşların birbirlerine karşı hoşgörü içinde üslup kullanacaklarına inanıyorum” dedi.
 Tuncer Savru’nun konuşmasına Belediye Meclis Üyesi Kemal Dağ tepki gösterdi. Bunun üzerine salon biraz gerginleşti. Divan Başkanı Oğuzlar, Dağ’ı sert şekilde uyararak söz istenmeden konuşulmamasını istedi.
 Serbest konuşmalar bölümünde sadece delegelerin konuşabileceği açıklandı. Bu duruma üye Muzaffer Köse ısrarlı bir şekilde tepki gösterdi. Divan Başkanı önceki önergeyi tüm salonun onayladığını hatırlatarak karşılık verdi. Bunun üzerine herkesin söz alabilmesi için bir önerge oylandı. Oy çokluğu ile kabul edildi. Bu arada delege olmayan bazı kişilerin de el kaldırdıkları gözlendi.
 İl eski başkanlarından Kazım Arslan konuşmasını tamamlayıp kürsüden indikten sonra İl eski Başkanı Ümit Dizdaroğlu ile tartışma yaşadı. Bugüne kadar hiçbir tartışmanın parçası olmayan Arslan’ın konuşması nedeniyle Dizdaroğlu tarafından ağır sözlerle eleştirildiği gözlendi.
 Başkan adaylarının konuşmaları sırasında delegelerin önemli bir bölümü dinlenmek için salonun dışına çıkmıştı. Bartal’ın konuşmasını tamamlamasının ardından bazı delegelerin dışarı çıkarıldıkları Arif Balkanay’ın konuşmasını beklemedikleri gözlendi.
 Bartal’ın konuşması sırasında Ali Kavak sert tepki gösterdi. Bunun üzerine Divan Başkanı Niyazi Oğuzlar yerine oturması için Kavak’ı uyardı. Uyarılar uzayıp Kavak’ın ısrarı artınca birden tüm salon sesini yükselterek Ali Kavak’a tepki gösterdi. Bunun üzerine sataşma nedeniyle yeniden söz verileceğinin açıklanması ile Kavak sırasının gelmesini bekledi.
 Oy kullanma işlemi başladığında bir gece önce kaza geçiren Denizli Belediye eski Başkanı ve CHP PM eski üyesi Ali Marım salona girdi.
 Bartal konuşmasından sonra Balkanay’ın ‘yönetimleri kürsüden tanıtalım’ teklifiyle karşılaştı ve bunu kabul etti. Tekrar kürsüye çıkarak tek tek arkadaşlarını davet etti. Fakat Balkanay’ın bu konuda daha hazırlıklı olduğu görüldü. Yönetim listesini öz geçmişlerini okuyarak sahneye davet etti.
 Seçim sonuçlandıktan sonra hala konuşulan konu ‘asker delege’lerdi. Balkanay’a destek veren bazı partililer, CHP’li olmayanların partide delege yapıldıklarını savunarak, “Biz gerçek CHP’lilerin oyunu aldık. Onlar Çakma CHP’liler ile seçim kazandı” yorumunda bulundu.

KONUŞMALAR

Merkez İlçe Başkanı Osman Bartal (Çalışma Raporunu Kongreye Açıkladı)

“Denizli’de oy oranımızı artırdık”

Geçen yaklaşık iki yıllık süreçti Gençlik ve Kadın Kolları ve belde örgütleri ile koordineli çalışma yapıldı. Partinin güçlenmesine yönelik çalışmalara ağırlık verildi. Parti içi sorunların ele alındığı düşünce platformlarında çözüm yolları arandı. Sivil toplum örgütlerinin tüm etkinliklerine tam destek verildi.
Yerel seçimden çok önce hazırlıkları yapıldı, eğitim faaliyetlerine ağırlık verildi. Değerlendirme toplantısı gerçekleştirildi, genel stratejiler ele alındı bir komisyon kuruldu.
Parti içi birlikteliği artırmak için kadın kollarının organizasyonunda dayanışma pikniği düzenlendi. Adaylarımızın belirlendikten sonra çalışmalara hız verilerek yoğun bir çalışmanın ardından 40 bin kişilik miting yapıldı. Denizli’deki oy oranımızı yüzde 30,1’e yükselttik. İller itibariyle oy oranımız Türkiye ortalamasının da üzerine çıkmıştır. Merkez ilçede iki belde belediyesi kazanıldı. İl Genel Meclisi üyesi sayısı ikiden üçe çıkarıldı.

Denizli Barosu Eski Başkanı Yıldırım Aycan :

“İki seçim yaptık ikisini kaybettik”

“Yıldırım Aycan olarak söz veriyorum yeni seçilecek merkez ilçe yönetiminin oy versem de vermesem de en yakınlarında olacağım. Osman Bartal başkan başarılı olduklarını söyledi. Acaba başarılı oldular mı? Hiçbir arkadaşımı suçlamak gibi bir niyetim yok. Ama bütün bunlara rağmen gördüğüm eksiklikleri söylememeyi de kendime uygun bulamadım. Bu onları kırmak için değil.
Bu yönetim döneminde iki seçim yaptık. İki seçimde de biz mağlup olduk. Bunu tüm CHP’liler için söylüyorum. Demokraside kural seçimi kaybeden kazanacaklara devreder . Hele son seçimde belediye başkanı yüzde 17 oy kaybetti de bu oy bize gelmediyse bizim ciddi ciddi kendimizi sorgulamamız gerekiyor. Başarı bunun neresinde? İnce eleyip sık dokumak zorundayız. Biz neyi ne yaptığımızı iyi bilmek zorundayız. Ne yaptık biz şimdiye kadar? Tüzüğü uyguladık mı? Benki bu tüzüğün antidemokratik olduğuna inanıyorum.
Neden emniyet bize sizin gençlik kollarınız yok diye ihbar gönderdi? Bu arkadaşlarımızın çıkardıkları dergi yüzünden rezil olmalarına neden izin verdik?
Kadın kollarımız hukuken var mı? Varsa emniyet bize neden ihbar verdi. Yok çünkü kadın kollarının ve gençlik kollarının nasıl kurulacağı tüzükte açık açık anlatılmış.
Tüzüğümüze göre yönetim her mahallede bir mahalle yönetimi oluşturması gerekiyor. Hangi mahallenin bir yönetim birimi var? Değerli arkadaşlar bugünkü yönetim için söylemiyorum dün de yoktu, önceki günde yoktu ama, olsun artık.
Bunu yalnız eleştirmek için söylemiyorum. Tüzük emrediyor, lütfen tüzük emrini yerine getirin. Son seçimde bir seçim bürosu kurduk. Yüzlerce insan akın akın geliyor. Seçimi kazanmak istiyordu. Ama insanlar seçim bürosunda oturuyorlar ne yapacaklarını bilmiyorlar. Ve örgütümüzün bir eğitim sekreterliği var. tüzük gereğince bu sekreterliğin seçim propagandaları için militan yetiştirmesi lazım. Kimi yetiştirdiniz, neden yapmadınız?

Devlet İstatistik Enstitüsü verilerine göre Denizli’de 917 bin insan yaşıyor. 479 bini merkez ilçede. Bunların yüzde 47’si aktif siyaset yapma yaşına sahip. Gelişmişlik bakımından Denizli merkezi Türkiye’nin 12. kenti. Örgütlenmemizi yerleşik düzenin ötesinde yapmak zorundayız. Programımızdaki emeğe uygun, emek ağırlıklı politika uygulamak zorundayız. Bir iş adamımız intihar etti. Bunların hepsinin de sebebi ekonomik nedenler. Partimiz bu durumun üzerinde duyarlılık gösterdi. 11 milletvekilimiz buraya geldi. İş adamlarıyla konuşup raporlar düzenledi. Binlerce işten çıkan insan var. Şu anda işini kaybedenlerin sayısı 36 bin. Bunların temsilcileri ile niye konuşmadı milletvekillerimiz. Karşıyaka’daki, Esentepe’deki aç insanlarla biz ilgilenmeyeceğiz de kim ilgilenecek? Bir karşı devrim bütün hızıyla devam ediyor. Bunun için birbirimize sarılmak zorundayız?”

Denizli Barosu Başkanı Adil Demir:

“Denizli Belediyesi seçimini kazanabilirdik”

“Aslında en kolay kazanılacak belediye Denizli Belediyesi’ydi. Tekel işçilerinin şu sıralar yaşadıklarını biliyorsunuz. Denizli’de o Tekel işçilerinin durumunda 35 bin insan var. erel seçim öncesinde bu insanları örgütleyebilmiş olsaydık, bugün Nihat Zeybekci yoktu. Bakın ülkenin geldiği ortama. Denizli’de işsizlerin sayısı artıyor, varolan fabrikalardan bir kısmı kapandı. Peki bu durumda kim kazanıyor? Nihat Zeybekci kazanıyor.
Duyuyoruz imar yasası yapılıyor. Nihat Zeybekci’nin yol kenarında arsa konumları gündeme geliyor. Fabrikaların arkasında sayın Başbakanla beraber oldukları söyleniyor. Tureks’i başbakanın eşinin yakınlarının sahip olduğu söyleniyor. Denizli halkının direnişi bizim önderliğimizde yapması lazımdı.
Kent merkezinde 150 bin icra dosyası var. Cumhuriyet tehlikede, Cumhuriyet yıkılmak üzere, CHP uyan. Partine sahip çık. Türkiye’ye sahip çık.Cumhuriyete sahip çık”

Belediye Meclis Eski Üyesi Tuncay Savru:

“Herkes 9 numaran gelmeyecek”

“Merkez ilçe başkanımızın da dediği gibi çok başarılıyız. Öyle başarılıyız ki; benim mahallemde 9 üye varmış bugün 44 üye olmuşuz. Gurur duydum. Fakat bu vatandaşlar nerede oturur diye bir de baktım ki, benim mahallemde oturmuyor. Her halde gelirler dedim konuşuruz, bir kısmı geldi, bir kısım arkadaş da geldi CHP’li olan ama mahallede kayıtları yokmuş. Değerli arkadaşlar söz yetmez. İcraat isterim ben icraat. Benim halkım CHP sevgisiyle yaşar ama partiyi babanızın malı gibi görürseniz halk size oy vermez.
Biz torpil filan istemiyoruz. Sekiz arkadaşımızla birlikte dimdik durmaya çalıştık. Beş sene bitti, halk İlbadı’dan Karşıyaka’dan geldi tekrar aday olmam için. Bana partimde ‘sen adaylığını çek’ dediler. Partiyi büyütmekle sorumluyuz. Sözle değil icraatla yapacağız bunu. Yaptığınız icraatların değerlendirme günüdür bugün. Geçenlerde listelere baktım, bir mahallede beş kişinin soy ismi var. O kadar özveriyle çalışıyorlar. Herkese yerimiz var. Başımızın üstünde yeri var herkesin ama olmayan 9 numaradan gelmeyecekler”

CHP İl Başkanı Zafer Gönenç:

“Kıt kanaat bütçelerle onurlu görevler yaptık”

“CHP seviyeli bir kongre süreci yaşamaktadır. Önce hepinize teşekkür ediyorum. Çalışma ve hesap raporları konusunda görüş ifade edeceğim. Hesap raporu konusunda çok fazla görüş belirtmenin anlamı yok. Bütçeyi hepiniz gördünüz. Kıt kanaat bütçelerle bu çileli ama onurlu görevi yerine getirme çalışması içindeler. Bugünkü ilçe örgütümüz de geriye doğru görev yapmış tüm ilçe başkanlarımızın da aynı doğrultuda düşündüğü konusunda hiç kuşkum yok.
Merkez ilçe ile son altı aydır uyumlu ve ahenkli bir çalışma süreci yaşadım. İçinde bulunduğum döneme ilişkin olarak”

Muzaffer Köse:

“Yatıyoruz 20 kişiyiz kalkıyoruz 40”

“Kendi partimde böyle bir yöntemle kürsüye çıkmak zorunda kaldığım için üzgünüm. Ben bu partinin militanıyım. Kim benim partimde bana konuşma hakkı tanımayacak. Savaşacak başka kimse kalmadı mı ki biz kendi kendimizle savaşıyoruz…
Cumhuriyetimizi 2002 yılında sistemin eline verdik. 30-40 yıllık planın uygulamasını görüyoruz yedi yıldır. Birbirimizi boğazlamayacağız. Sokağa çıkacağız. Benim önderlerim sokağa çıkacaklar, Kemalist ideolojinin getirdiği cümleleri kuracaklar.
CHP’nin içine dış güçlerden işgal kuvvetleri girdi. Sorunlar yaşıyoruz. Üç dönemdir kendi mahallemde oy kullanamıyorum. Dün yatıyorum 20 kişiyiz sabah kalkıyorum 40 kişi olmuşuz.
Başbakanın istatistiklerini tutmakla geçiriyoruz zamanımızı. Onların ne yaptığı değil, bizim ne yapmadığımız önemli.
Usta köle yetiştirir duruma geldik. Bu partinin sandıklarında sorun varsa bu partinin yönetiminde bir sorun var demektir. Bizim yerimiz sokaklar arkadaşlar. Bırakın üyeler özgürce bilgi alsınlar, özgürce oy kullanabilsinler. Biz kuralları yerine getirirsek sandıklarımız patlar”

CHP İl eski Başkanı Ali Kavak:

“Demokrasiden çekinmeyin”

“Yüzde 79 oy oranı olan bir köyümüzde yerleşik delege sistemini oturtamıyor, belli merkezlerden belli merkezlere delege kaydırıyorsak, belki parti içi seçimi kalabiliriz ama parti propagandasını parti organları aracılığıyla yapamayız.
Demokratik yöntemlerden çekinmememiz gerekir. CHP’yi iktidara taşıyamayışımızın kaynağı budur. Kendi içimizde tartışır durursak sadece birbirimizi yenmeye programlanmışsak, karşı tarafın bilimsel çalışmalarını gözden kaçırırız. Dışa açık halka giden bir yöntem belirlememiz gerekir. Biz dönemimizde halkın arasına girdik. İlçelerde sokak sokak dolaştık. Demek ki istenilince çalışılabiliniyormuş. İşte bunları düşünmeliyiz”

CHP İl Eski Başkanı Kazım Arslan:

“Yapılan yanlışları hazmedemiyorum”

“Benim gibi bir çok insana, anti-demokratik uygulamalarla yapılan yanlışları burada dile getirmeden yapamayacağım. Her ilçe başkanı arkadaşımız görevini yapmaya çalışıyor. Onların CHP’li olduklarına hiç şüphem yok. Ancak yapılan yanlışların hazmedilemeyecek bir noktada olduğunu belirtmek isterim. Üye ve delegelerin anti-demokratik bir yolla tespit edilmesi CHP’ye büyük zarar vermiştir ve vermektedir.
Bunlar tekrar iktidara gelirse, ne Cumhuriyet kalır ne de kazanımları. Artık ülke yabancıların eline geçer bağımsızlığımız ve varlığımız olmaz…”

CHP İl eski Sekreteri Adalet Dingil:

“Delege seçimleri tartışılır durumda”

Geçmiş aylarda kongre süreci delege seçim süreci yaşadık. Bu güne kadar hiçbir delege seçimleri bu kadar tartışılır duruma gelmemişti. Eğer bu hale geldiyse burada bir yanlışlık var demektir.
Delege seçimleri anti demokratik yapılmıştır. Bunu belge ve kanıtlarıyla sunduk. Biz bunu parti içi yolları tükettikten sonra basınla paylaştık.
Aynı adreste 17 üyemiz yaşıyor Barbaros Mahallesi’nde. Tüm mahalleler için geçerli. Şimdi ben merkez ilçe başkanımın nasıl bir cevap vereceğini bilmiyorum. Onun için cevabı burada kendim vereceğim. Geçen dönem bu yanlışların düzeltileceği sözünü verdi arkadaşlar. Bu dönem aynı yanlış devam ediyor”

CHP İl eski yöneticisi Serdar Ekiz:

“Dışa karşı mücadele verelim”

“Siyasette iki türlü mücadele var. Biri dışarıya dönük biri içe dönük. Dışa dönük mücadele çok zor ve meşâkatli. Toplumun her kesimiyle sürekli temas halinde olacaksınız. Projeler üretip halka kendinizi inandıracaksınız.
İçe dönük mücadelede bunların hiçbirini yapmaya gerek yok.
Siyasi oligarşi için değil, halk için siyaset yapma kararlığımızdan hiç bir zaman vazgeçmedik, vazgeçmeyeceğiz de”

Denizli Milletvekili Ali Rıza Ertemur:

“Hep birlikte başaracağız”

“Hep birlikte başaracağız. Bu yolda ölmek var dönmek yok. Sonuna kadar devam edeceğiz. Herkes kendi üzerine düşen görevi yaptıktan sonra önümüzdeki yol çizgisini düzgün belirledikten sonra başaramayacağımız hiçbir şey yoktur. İki arkadaşımız biraz sonra yarışacak. Ben bugüne kadar görev yapan merkez ilçe başkanı ve yönetim kurulunu kutluyorum.. Bundan sonrakilere başarılar diliyorum. Yolunuz açık olsun diyorum”

CHP Merkez İlçe Başkanı Osman Bartal:

“Seçimde bir tam gününü ayıran oldu mu?”

“Kongremiz bazılarının beklediği gibi kavgalı gürültülü değil, saygılı geçiyor. Biz her iki aday Pazartesiden itibaren kim kazanırsa kazansın yan yana olacağımızı beyan ettik.
Delege seçimleri içinde insanların gizlendiği saklandığı gibi şeyler söylendi. Takvim başlamadan da biz bu süreci gördük. Daha takvim başlamadan basın önünde arkadaşlar demeçlerini verdiler.
Biz sorunları kongrede tartışmak istedik. Keşke olmasaydı ama bunlarda bize ders olacak.
Adalet Dingil, Serdar Ekiz’le de birlikte görev yaptık. Bir buçuk yıl her şey iyiydi de altı ayda mı bozuldu işler. Beraber çalışmadık mı ne oldu şimdi?
İki yılın bir buçuk yılını biz birlikte götürdük. Ne oldu şimdi eleştiriler geliyor. Eleştirilerin gelmesini yadırgamıyorum. Kadın kolları ve gençlik kolları ile ilgili sıkıntılar var. Bunları çözmek için hep beraber toplanıyoruz. Yine söylüyorum, Arif Bey seçilirse onunla beraber çalışacağız. ‘Merkez ilçe başkanlığı ciddiyet istiyor’ dedi arkadaşlar. Sadece ciddiyet istemiyor çok ciddi bir zaman istiyor. Bu zamanı ben hemen hemen her gün hiç aksatmadan partide geçirmeye çalıştım, gayret ettim. Eksiklerim vardır tamamlamaya çalışırım.
Ancak bu süreçte belediye başkanlığı seçimleri sürecinde bazı eleştiriler oldu. Evet alamadık seçimi bunu ben de biliyorum. Başkanlık seçimini almak ekip işidir. Sadece merkez ilçe başkanının yapacağı iş değildir. Sadece merkez ilçe ile olmuyor.
Bir tam gününü seçim için çalışan var mı soruyorum size? Neredeydiniz o zaman. Hepsini ben mi yaptım. Siz neredeydiniz?
Artık bundan sonra eleştirileri aldık., elimizden geldiğince düzelteceğiz. Pazartesiden itibaren kadın kollarımızı ve gençlik kollarımızın eksiklerini tamamlayacağız. Bunları güçlü bir yapıya ulaştırmaya çalışacağız. Mahalle örgütlerini yapılandırmaya çalışacağız. STK’larla temaslarımızı artırarak sürdüreceğiz. Önümüzde genel seçim var. Pazartesiden itibaren buna çalışacağız. Sayın Balkanay bir bütünleştirmeden söz ediyor. Partide bir ayrışma mı var böyle demeçler veriliyor.
Ben bu kadar ayrıştıran bir kişi olsaydım 9 belediye meclis üyesi arkadaşımız çıkıp da ‘Osman Bartalı destekliyoruz’ diye açıklama yapmazdı. Kimse ile problemim olmadı benim. Biz artık önümüze bakmak zorundayız arkadaşlar.
Bir tek arzumuz isteğimiz buradan bir yumruk halinde tek bir yürek olarak çıkalım. Pazartesi hangi ekibimiz kazanırsa kazansın bu kongreyi unutalım genel seçime kilitlenelim. Seçimlerde CHP’yi iktidara götürmenin yollarını arayalım”

Merkez İlçe Başkan Adayı Arif Balkanay:

“Büyüme ve dışa açılma esas alınmalı”

“Gençler umutsuz ana babalar çaresiz… Ülkeyi yönetenler çözümle uğraşacaklarına halkın düşüce ve inanç sistemleriyle uğraşıyorlar.
Abisi büyük biraderinin gölgesinde yürürken buradaki küçük kardeş abisinin izinde yürümektedir. Abisi orada 300 milyarlık bütçe hazırlıyor. Kardeşi burada 300 milyonluk bütçe hazırlıyor. Abisi orada 400 milyar borçlanmayı hedefliyor.
Kardeşi de 400 milyona kadar borçlanmayı hedefliyor. Denizli Ankara’yı takip ediyor. 30 bin kişi işsiz kalıyor. OSB adeta ölü bir şehir haline geliyor. Denizlide halkımız umutsuzluğa yılgınlığa sürükleniyor.
Bu oyunu bozacak olan tek yapı CHP’dir. CHP’nin tarihi misyonu bu oyunu bozacak nitelik ve niceliğe sahiptir. Sorun partimizin örgütlenme yapısında ve çalışma tarzındadır.
Kurtuluşumuz partimizin halkımızla emekçi ile birleşmesinden geçer Sayın Bartal. Günlerdir ifade etmeye çalıştığımız mesele bu. Biz aile olamıyoruz. Bunun için ön koşul birleşmemiz ve bütünleşmemizdir.
Tüm enerjimizi içeride tüketmemeliyiz. Güçlü bir örgüte ihtiyacımız var bizim. Halkımızın umut tohumlarını yeşertecek güçlü bir örgüte ihtiyaç var.
Bu zor bir şey değil. Bu ülke, Cumhuriyet ve halk için uçurum artık çok yakın. Kurtuluş CHP arkadaşlar. Hemen kendimize çeki düzen vermeliyiz. Artık öyle birbirimizle didişmeye, uğraşmaya harcayacak ne zamanımız var ne de enerjimiz.
Artık emekçiler bizi bekliyor arkadaşlar. Çaybaşı esnafı bizi bekliyor artık. Güzelköy’lü Cuma kardeşim bizi bekliyor. Artık bizi bekliyor Deliktaş’taki Bektaş kardeşim. Baz istasyonlarına nasıl eylem yaparız diyor.
Dükkanını su basan esnaf. Denizli’yi kazıp duran zihniyete karşın dur demek için bizi bekliyor. Ucuz su maliyetine rağmen iki katı fiyata su içen Denizli bizi bekliyor. Denizli bizi bekliyor arkadaşlar. Var mısınız?
Halkımız ile aramıza mesafe koymaktan ne zaman vazgeçeceğiz. Ne zaman sömürücü güçlerin oyununu bozacak ortak eylemler sergileyeceğiz arkadaşlar. Çünkü hedefimiz yeniden halkımızın umudu olmak çünkü hedefimiz yeniden iktidar olmaktır. Bu yüzden yola çıktık arkadaşlarımızla. Güçlü bir örgüt yapısına ihtiyaç var. Parti içi demokrasinin sonuna kadar işletildiği bir anlayış şart. Yoksa tüm çabalar beyhude..
Büyümenin ve dışa açılmayı esas alan bir örgütlenme tarzı parti içi demokrasinin işletilmesini mümkün kılar. Parti içi demokrasi işlemezse umut veririz ama başaramayız arkadaşlar… Hemen ve yarın parti örgütlenmesinde demokratik ve şeffaf olacağız arkadaşlar.
Üye profilini sorgulamalıyız. Gerçek CHP’liler kendi mahallesine üye olmalı arkadaşlar üye. Tüm üye kayıt sistemimiz bu amaçla yeniden gözden geçirilecek. Onbinlerce üye olabilmesi için tüm kapılar sonuna kadar açılacak.
Cumhuriyet Halk Evi projelerini acilen hayata geçireceğiz. Ön seçim mutlaka savunulacaktır. Çünkü hedef iktidar olmaktır. Bunun için demokratik yarış sonuna kadar teşvik edilmeli. Siz adına ne derseniz deyin mutlaka tüm üyelerin katılacağı bir ön seçim yapacağız arkadaşlar.
Artık halkın partimize gelmesini beklemeyeceğiz biz halka gideceğiz. Bunu da hemen yarın yapacağız arkadaşlar hemen yarın. Hedef 2010 iki milletvekilinden 4 milletvekiline hedef 2014 Denizli Belediyesi zirvesine CHP bayrağını dikeceğiz. Bu amaca ulaşmak için sizlerden destek istiyorum”

Yorum Yaz

Aşağıdaki gerekli alanlara bilgilerinizi girmelisiniz. e-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.

 karakter kaldı