AKP Anayasasına hayır çağrısı

Anayasa Mahkemesi’nin, ‘Atatürk Cumhuriyeti’ni koruma, Cumhuriyet hukukunu ve Anayasa’yı savunma görevlerini yerine getiremediğini iddia eden İşçi Partisi İl Başkanı-MKK Üyesi Mustafa Güleç “Anayasa’nın değiştirilmesinin teklif dahi edilemeyeceği maddeleri unutulmuştur. Yargı bağımsızlığı, güçler ayrılığı tozlu hukuk kitaplarının sayfalarına gömülmüştür” dedi.

“CUMHURİYET KISMEN SAVUNULAMAZ!”
Anayasa’yı koruma görevinin görev olmaktan çıkarıldığını belirten Güleç şunları söyledi : “Dağ fare doğurmuştur. Haşim Kılıç, kısa karar bile yazılmadan tırnak içinde açıklamalar yapmaktan çekinmemiştir. AKP’nin laikliğin ardından, hukuk devletini yıkma taarruzuna yol vermiştir. Görevlerini unutanlar, Cumhuriyet yıkıcılığından sabıkalı AKP’ye, yine yola devam ruhsatını vermişlerdir. Tıpkı kapatma davasında yaptıkları gibi. Ancak unutulmamalıdır ki; Cumhuriyet kısmen savunulamaz!”

“TÜRK YARGISININ İDAM FERMANINA MÜHÜR BASILDI”
Anayasa Mahkemesi’nin, batıdan esen emperyalist rüzgârlara, hükümet mevzilerinden yönetilen F tipi karargâhın psikolojik savaş terörüne boyun eğdiğini de belirten Güleç, “Kapatma davasında, Cumhuriyet yıkıcısı olduğunu hüküm altına aldıkları AKP’ye, ‘buyurun Cumhuriyet’i yıkmaya devam edin’ demişlerdi. İBDA-C bağlantısı kanıtlanan zatın riyasetini içlerine sindirmişlerdi. Şimdiyse, Türk yargısının idam fermanına mühür basılmıştır. Hukukun, ancak dağdaki çobanın vicdanının kabul etmesi halinde hukuk olacağını görmezden gelip, anlaşılmaz ‘tırnak içi’ hukuk oyunlarına başvurulmuştur. Cumhuriyet hukukunu savunmak, küçük dünyalarını milletin yararlarının önüne koyanların, gerici saldırılar karşısında dizlerinin bağı çözülenlerin harcı değildir. Cumhuriyet, Atatürk devrimciliğiyle savunulur” diye konuştu.

“TURPUN BÜYÜĞÜ HEYBEDE”
Güleç, açıklamasının devamında şöyle dedi : “Artık savunulacak değil, yeniden kurulacak bir Cumhuriyetimiz var. Anayasa Mahkemesi kararı, bu gerçeği bir kez daha ortaya koymuştur. Tayyip Erdoğanlar, bu atakları ile kendilerini yargılayacak mahkemeyi, Yüce Divan’ı düzenlemeye girişmişlerdir. Türk yargısının yerine Beşiktaş/Habur Mahkemelerini, Türk hukukunun yerine gladyo hukukunu koymak istemektedirler. Amaçları, toplumun temeli olan adaleti, AKP’nin sopası yapmaktır. AKP’nin bugün yaptıkları, sadece gelecek olan daha büyük saldırının habercileridir. Turpun büyüğü heybededir. Bu saldırının ardından gelecek, köklü değişiklikleri hazırdır. Sırada milli egemenliğin terki vardır. Faşizm vardır. Haçlı irticanın hâkimiyeti vardır! Vatanımızın bölünmesi, milletimizin dağıtılması vardır.”

“DEVRİMLER MAHKEME KARARIYLA YAPILMAZ”
Mahkeme kararlarıyla devrimlerin yapılamayacağının da altını çizen Güleç “Hangi devrim mahkeme kararıyla yapılmış, hangi Cumhuriyet mahkeme kararıyla kurulmuştur? Türkiye, geldiği noktada, sorunlarını, ancak devrimle çözebilecek durumdadır. Türk Milleti’nin, BOP Eşbaşkanı Tayyip Erdoğanları alaşağı etmek, mafya-gladyo-tarikat rejimini yıkıp milli hükümetini kurarak, Kemalist devrimi tamamlamak için mahkeme kararlarına ihtiyacı yoktur. Onları yargılayacak bir Anayasa Mahkemesi de olacak, İstiklal Mahkemesi de kurulacak ve efendileri Amerika’yı dökecek bir deniz mutlaka bulunacaktır” dedi.

“HALK GEREĞİNİ YAPACAK: AKP’NİN ANAYASASI’NI SANDIĞA GÖMECEK”
Halkın, gelinen noktada görevini yapacağının da altını çizen Güleç, “12 Eylül 2010 günü; milletimiz, 12 Eylül Anayasası’nı derinleştirerek faşizmin taşlarını döşeyen Anayasa değişiklik saldırısını, sandığa gömecektir. 12 Eylül 2010 günü; 12 Eylül Amerikancı darbesinin ürettiği Tayyip Erdoğanların, tarihin karanlık dehlizlerine gönderilmesinin kilometre taşı olacaktır. 12 Eylül 2010 günü; milli hükümetin kurulacağı ve Türkiye’nin yeniden Kemalist devrim rotasına gireceği yarının başlangıcı olacaktır. Türkiye, milli hükümetiyle, milli anayasasına kavuşacaktır! Bütün yurttaşlarımızı; başı dik tam bağımsız Türkiye için, milletimizin birliği için, yeniden ‘Atatürk Cumhuriyeti’ için, Türkiye’ye sahip çıkmaya, referandumda, hayır demeye çağırıyoruz” dedi.