“Ciddiyetsizliğin faturasını ödüyoruz”

MHP Genel Sekreter Yardımcısı ve Denizli Milletvekili Emin Haluk Ayhan, bugün ülkede ekonomik krizin tüm şiddetiyle devam ettiğini belirterek, “Bugün ülkemiz AKP iktidarının krizi ciddiye almamasının faturasını ödüyor” dedi.
/ DENİZLİHABER / 19 Haziran 2009 Cuma, 16:38
HP Genel Sekreter Yardımcısı ve Denizli Milletvekili Emin Haluk Ayhan, hükümetin, bütün ikaz ve uyarılara rağmen, 2008 yılının ortalarında başlayan küresel mali krizin ciddiyetini kavrayamadığını söyledi. Ayhan, “AKP iktidarının 2002’den bu yana uyguladığı ekonomi politikasının sonucu rekabet şansını kaybederek tasfiye olan aramalı sanayi, büyüyen cari açık, artmaya başlayan işsizlik güç durumda kalan tarım kesimi ile çöküntü içine girmiş olan ekonomimiz 2008 yılının ikinci yarısından itibaren küresel krizin olumsuz etkilerini de şiddetle hissetmeye başlamıştır. Bizzat Sayın Başbakanın krizle ilgili söylemleri tirajı komik nitelik kazanmıştır. “Krizi abartıyor, felaket telalığı yapıyorlar”, Kriz bizi teğet geçecek”, “Teğet geçerken tabii ki sürtünecek”, “Vatandaşta para var…” gibi. Türkiye 2002-2008 arasındaki uluslararası konjonktürün olumlu şartlarından yapısal reformları yaparak yararlanamamış, ekonomik olarak tıkanma noktasına gelmiş ve ardından küresel ekonomik krizin olumsuz etkisi altına girmiştir. AKP iktidarı krizi ciddiye almamış, gelişmeleri doğru değerlendirmemiş, krizin olumsuz etkilerini hafifletecek önlemleri zamanında yürürlüğe koyamamıştır. Alınan önlemlerin bazıları da üretimi artırmak yerine ithalatı teşvik etmiştir” dedi.
< ?xml:namespace prefix = o ns = "urn:schemas-microsoft-com:office:office" />
‘Krizin olumsuz etkileri çok ağırlaştı’
Ekonomik krizin olumsuz etkilerinin çok ağırlaştığını dile getiren Ayhan, “IMF’nin 2009 yılındaki büyüme tahminlerine göre Türkiye 181 ülke arasında 165. sıradadır. ILO rakamlarına göre 2008 yılında dünyadaki işsizlik oranı ortalama yüzde 5.9 iken Türkiye’de Şubat 2009 itibariyle yüzde 16.1’dir. İhracatımız Nisan 2008’e göre yüzde 33.3, ithalatımız yüzde 43.5 düşmüştür. Sayın Başbakan’ın 04.06.2008 günü açıkladığı tedbirler çok gecikmiştir” dedi.
Açıklanan tedbir ve teşvikler incelendiğinde, ciddi eksiklikler ve tutarsızlıkların görüleceğini dile getiren Ayhan, “Açıklanan pakette krize karşı öngörülen önlemler ile teşvik sisteminde yapılan değişiklikler iç içe geçmiş görülmektedir. Önerilen önlemlerin kısa dönemde derinleşen kriz sebebiyle ortaya çıkan sorunlara çare olamayacağı görülmektedir. Krize karşı özellikle istihdam yaratmak için öngörülen önlemler ve teşvikler için kesin olmamakla beraber yaklaşık 4 milyar TL civarında bir kaynağa ihtiyaç olduğu ifade edilmektedir. İfade edilen kaynaklar kullanılırsa GSYH’ya oranla yüzde 7.8’e ulaşacağı tahmin edilen bütçe açığının 0.5 puan daha artması beklenmelidir. Kamu açığının büyük ölçüde iç borçlanma ile karşılaması söz konusu olacağından özel sektörün fon ihtiyacının karşılanması güçleşecektir. Diğer taraftan, teşvikler için kaynağın belirtilmesi ve güvenilir olması esastır. Teşvikler için asıl yararlanılacak kaynak olarak işsizlik fonu gösterilmektedir. Oysa, aynı fonun GAP’la ilgili yatırımlar içinde kullanılması söz konusudur. Bu paketin içeriği 2009 Bütçesi, 9. Kalkınma Planı ve 2009 Programı ile uyumlu değildir. Bu da iktidarın ekonomi yönetiminin dağınıklığını ve tutarsızlığını göstermektedir. Esasen, şu anda ekonomi yönetiminde ciddi bir koordinasyon sorunu, yetki ve sorumluluk kargaşası yaşanmaktadır” diye konuştu.
‘Tekstil için hiçbir önlem yok’
Teşvik paketinde Denizli’nin lokomotif sektörü olan tekstil için hiçbir önlem olmadığını vurgulayan Ayhan, “Teşviklerin ve istihdam önlemlerinin 2010’a kadar geçerli olduğu ifade ediliyor. Teşvik getirilen büyük yatırımlara karar verilmesi, uygulamaya konulması için gereken süre dikkate alındığında yatırımlar için güven veren bir zamanın öngörülmediği açıktır. Esasen iç ve dış talebin yeterli olmadığı bir dönemde bir buçuk yıllık bir süre dikkate alındığında ciddi yatırımcıların harekete geçmesi söz konusu olmayacaktır. Daha önceden iktidarın ön bilgiye sahip olduğu belli yatırımcılara teşvik verilmek isteniyorsa bu yatırımcılar teşvikleri kullanabilirler! 9. Kalkınma Planı’nda yer almayan uzay taşıtı, selenyum, transit boru taşımacılığı için teşvik öngörülmesi bu bakımdan dikkat çekicidir! Öngörülen önlemler ve teşvikler iç talebi kısa vadede canlandırıcı özelliğe sahip değildir” dedi.
İhracatı teşvik için herhangi bir desteğin öngörülmediğini dile getiren Ayhan, “Ekonomimiz için istihdam ve ihracat dikkate alındığında hala en önemli sektör olan tekstil için sorunların çözümüne yönelik kısa vadede etkin olacak herhangi bir önlem öngörülmemiştir. Yalnız sektördeki tesislerin 1. ve 2. bölgelerden 3. ve 4. bölgelere taşınması teşvik edilmektedir. Yeni teşvik sisteminde Türkiye dört bölgeye ayrılmış ve bölgelerde teşvik edilecek yatırımlar belirlenmiştir. Daha şimdiden iller gruplandırılmayı tartışmaya başlamışlardır. Burada sorun “sosyo-ekonomik gelişmişlik sıralamasına göre bölge” tanımının nasıl yapıldığı, sosyo-ekonomik gelişmişlik endeksinin hangi değişkenlere dayanılarak hesaplandığı, kullanılan değişkenlere ait verilerin hangi yıla ait olduğu, illerin gelişmişlik düzeyleri itibariyle gruplandırılmasında hangi yöntemin kullanıldığıdır. Bu işlemleri yapan kamu kuruluşları yukarıdaki soruların cevabını çok açık bir şekilde kamuoyuna vermelidirler. Aksi takdirde birçok il ve sektör haksızlığa uğradığını düşünecek, toplumda huzursuzluk yaratacak bir tartışma sürüp gidecektir” dedi.
Ayhan, “Kredi Garanti Fonundan yararlanabilmek için 30 Haziran 2008’den önceki iki yıl içinde takibe düşmüş borcu olmamak ve bu tarih itibariyle kamuya vadesi geçmiş borcu bulunmamak şartı getirilmiştir. Kredi Garanti Fonu’na 1 milyar TL tahsis edileceği ve bununla 10 milyar TL krediye kefalet sağlanabileceği ifade edilmektedir. Başbakanın ifadesi ile nakdi kredi hacmi, 387 milyar TL ise sağlanacak kefalet kredi hacmi yüzde 2.5 mertebesindedir. 2006’dan itibaren büyük ekonomik sorunlar yaşayan, ayakta kalma mücadelesi veren KOBİ’lerin büyük kısmının bu küçük imkândan da yaralanabilmesi şüphelidir” diye konuştu.