Kanadoğlu hükümete yüklendi

Pamukkale Üniversitesi’nde gerçekleştirilen On Kasım
Atatürk’ü Anma Töreni’nde konuşan Yargıtay Onursal Başsavcısı Sabih Kanadoğlu, hükümete
üstü kapalı eleştiriler gönderdi. Çağdaş demokrasi, laiklik, yargıda
bağımsızlık, dokunulmazlıklar ve yolsuzluk konularına değinen Kanadoğlu, sert
bir üslup kullandı.

Törende, ‘Atatürk’e layık olmak’ başlıklı bir konferans
veren Kanadoğlu, konuşmasına Can Dündar’ın ‘Mustafa’ filmini eleştirerek
başladı. Geçtiğimiz haftalarda vizyona giren ve Mustafa Kemal Atatürk’ün özel hayatını
beyaz perdeye aktaran filmi, isim vermeden eleştiren Kanadoğlu, “Atatürk’ü
anlamak ve anlatmak, sipariş üzerine belgesel çekmek değildir” dedi.

‘On Kasımlar hesap verme ve sorma günüdür’
Ata’nın ölüm yıldönümü olan 10 Kasım’ın, Türk halkı için asla
bir yas günü olmayacağını söyleyen Yargıtay Onursal Başsavcısı Sabih Kanadoğlu,
10 Kasım’ın Ata’yı anlama, hesap verme ve hesap sorma günü olduğunu vurguladı.
Atatürk’e layık olmanın, O’nu ve O’nun en büyük eseri olan Cumhuriyet’i iyi
anlayabilmekle mümkün olduğunu söyleyen Kanadoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bugün
yolsuzluk sıralamasında 58. sıradaysak, Mustafa Kemal Atatürk’ün yüzüne hangi
yüzle bakacağız! On Kasım, aslında bir hesap sorma günüdür. Dokunulmazlıkların
kaldırılması için çaba göstermeliyiz. Bir diğer önemli konu ise yargının
bağımsızlığı. Şeffaf ve demokratik bir ülke yönetimi için bu şarttı. Çağdaş
demokrasi anlayışında, hükümetlerin aldığı kararların, yargının süzgecinden
geçirilmesi esastır. Bu yüzden de yargıda bağımsızlık büyük bir önem
taşımaktadır.”

Kanadoğlu’dan hükümete üstü kapalı eleştiri
Atatürk’un bağımsızlık ve ulusal onurun kaybedilmemesi
gerektiği yönündeki kararlılığına değinen Sabih Kanadoğlu, ulusal onurunu
kaybeden ülkelerin ayakta kalmalarının mümkün olmadığını söyledi. Ülke olarak,
ulusal onurumuzu zedeleyen olaylar yaşadığımızı dile getiren Kanadoğlu, bu yöndeki
çabaların affedilemez nitelikte olduğunu ifade etti.

Atatürk’ün anti-emperyalist tavrının, bugünkü yeni
kapitalist düzenin O’nu hedef almasına neden olduğuna dikkat çeken Kanadoğlu, sözlerine
şöyle devam etti: “Atatürk, anti-emperyalist tavrı nedeniyle günümüz kapitalist
sistemi tarafından hedef gösterilmektedir. Bu, Türkiye’ye kurulan tuzaklardan
yalnızca birisidir. Günümüzde Türkiye’de birçok önemli kuruluşun ortadan
kaldırıldığını görüyoruz. AB’nin, Atatürk’ün resimlerinin indirilmesi yönündeki
faaliyetleri, onların yerli işbirlikçileri tarafından da destekleniyor. Türk
milleti buna asla izin vermeyecektir. Bu mücadele, ancak ulusal onur korunursa,
ancak tam bağımsızlık ilkesine sadık kalınırsa ve ancak kapitalist düşünceye
karşı çıkılırsa mümkün olacaktır.”

Törenin açılış konuşmalarını yapan PAÜ Rektörü Necdet Fazıl
Ardıç ve Vali Yavuz Erkmen de Atatürk’ü anlamanın önemine dikkat çekerek, O’na
ve O’nun en büyük eseri olan Cumhuriyet’e sahip çıkılması gerektiğinin altını
çizdi. Atatürk ilke ve devrimlerinin incelendiğinde, ülkenin içinde bulunduğu
sıkıntılı günlerden kurtulabilmesi için gerekli olan tüm cevapların
bulunacağını söyleyen Rektör Ardıç, 10 Kasımların üzüntüyle değil, saygı ve
gururla karşılanması gerektiğine işaret etti.

Ardıç’ın ardından söz alan Vali Yavuz Erkmen ise Atatürk’ün,
toplumun tüm kesimlerinin ortak paydası olduğunu dikkat çekerek Türk Ulusu’nun
tek liderinin Atatürk olduğunu ve O’ndan başka lider olamayacağını dile
getirdi. Erkmen, gençlere yönelik yaptığı konuşmada, “Atütürk’ü yalnızca rozet
takarak, O’nu sevdiğimizi söyleyerek değil, kendi payımıza düşen görevi yerine
getirerek anmalıyız. O’nun çizdiği yoldan ilerleyerek çağdaş uygarlıklar
seviyesine gelmeliyiz” diye konuştu.