REKLAMI GEÇ

Uzmanından uyarılar: Kardeş bekleyen çocuğa nasıl davranılmalı?

Uzmanından uyarılar: Kardeş bekleyen çocuğa nasıl davranılmalı?

Çocuklara yeni bir kardeşi olacağını anlatmak bazen sanıldığından daha zor olabilir. Çocuk, anne ve babasının ilgisinin artık kendisinde değil de kardeşinde yoğunlaşacağını düşündüğünden kardeşini kabul etmekte zorlanabilir. Aileye yeni katılacak bireyin varlığını çocuğa nasıl anlatmak ve çocuğu yeni doğacak kardeşine nasıl hazırlamak gerektiğini uzmanına sorduk.

Haber Merkezi / DENİZLİHABER / 11 Ekim 2021 Pazartesi, 13:29

Özel Denizli Cerrahi Hastanesi Uzman Klinik Psikolog Gülşah Özcan, kardeş bekleyen çocuğa nasıl davranılması gerektiğiyle ilgili tüm merak edilenleri anlattı. Uzman Klinik Psikolog Özcan, “Çocuk da olsa karşınızda bir birey olduğunu unutmayın, çocuğunuzla göz hizasına gelerek bir yetişkin gibi konuşmalı ve her duygunun geçici olduğunu unutmamalıyız” dedi.

Ebeveynlerin en önemli kaygısının çocuğun yeni doğacak bebeği kıskanıp kıskanmayacağı olduğunu belirten Uzman Klinik Psikolog Gülşah Özcan, “Kıskançlık da bir duygu. Nasıl mutluluk, öfke birer duyguysa ve sonrasında bir şekilde sonlanıyorsa, kıskançlığın da yaşanma ve bitme süreci var. Her birey bu duyguyu yaşar. Ebeveynlerin çocuğun yeni bebeği kıskanması, kabul etmek istememesi ve zarar verme ihtimalleri nedeniyle endişeleri vardır. Ebeveynlerin bu kaygısı, çocukta da ‘demek ki burada olumsuz bir durum var ve bu durumda kaygılanmak gerekiyor’ olgusu oluşturabilir, gerçekten kaygılanmaya başlayabilir. Durum böyle olunca işin içinden çıkılmaz bir hal alır. Önemli olan ebeveynlerin çocuğunu tanıyor olması, ona göre sağlıklı iletişimler kurabilmesi, çocuğunun her duygusunu kabul etmesi ona göre iletişime geçmesidir” dedi.

“Sağlıklı bir iletişim nasıl sağlanır?” sorusuna da yanıt veren Psikolog Gülşah Özcan, “Risk tetkiklerinin yapılarak olumlu sonuçların alındığı ve doğumun kesinleştiği aylardan sonra çocuğa bu haberi vermek daha yararlıdır. Bunun için ilk dört ay kritik bir dönem olduğu için çocuk ile paylaşılmaması önerilir. Ancak aile, çocuğa açıklamadan önce çocuk çevreden duyup ailesine sorular sorarsa yalan söylemeyip durumu anlatmak gerekir. Diğer yandan güven duygusunun zedelenmemesi için çocuğu annedeki fiziksel değişiklikleri fark etmeden önce bilgilendirmek gerekir. Kardeş olacağı zaman çocuğun sürece hazırlanması gerekir. Bütün süreçleri paylaşmak da hazırlık aşamasında önemlidir. Yani kardeşi olacağını, cinsiyetini, onunla birlikte neler yapabileceklerini, doğumdan sonra nelerle karşılaşacaklarını anlatmak, çocuğun bir bir bilgilendirilmesi ve sürece en başta hazırlanması çok kıymetlidir. Kardeşin geleceğini, çocuğumuzu kucağımıza alarak ya da biraz daha büyük yaştaysa göz hizasına gelecek şekilde eğilerek söylemek gerekir. Çocuklara yeni bir kardeşi olacağını anlatmak bazen sanıldığından daha zor olabilir. Çocuk, anne ve babasının ilgisinin artık kendisinde değil de kardeşinde yoğunlaşacağını düşündüğünden kardeşini kabul etmekte zorlanabilir. Çocuğun duygusunu anlamaya çalışmak ve sen ne düşünüyorsun şeklinde sormak, onun fikirlerine de değer verdiğinizi hissettirecektir. Çocuğun bu durum karşısında soruları, endişeleri ve kaygıları olabilir, bu sorulara ve duygulara hazırlıklı olmak gerekir. Bu cevaplar çocuğunuzun yaşına uygun ve bir birey olduğunu unutmadan verilmelidir. Cevabını veremeyeceğiniz sorularda “bunu araştıracağım ve öğrenince seni de bilgilendireceğim” şeklinde çocuk bilgilendirilmelidir” dedi.

5-8 yaş arasındaki çocukların, ailede bebek doğduktan sonra da değerli hissedeceklerinden emin olmak isteyeceklerini anlatan Gülşah Özcan, “Onlara değerli hissetmeleri için büyük olmanın avantajlarını anlatabilirsiniz. Bebeğin gelişiyle ilgili eğlenceli aktivitelerde onlara da yer verebilirsiniz. Bebek geldikten sonra da mutlu yuvanızın devam edeceğini belirtmek önemli olsa da kelimelerden ve anlatımlardan daha önemlisi evin içinde yaşanan duygulardır. Akıllarında ‘Şimdi bana ne olacak?’ ve ‘Acaba beni sevmedikleri için mi bebek geliyor?’ gibi sorular vardır. Bu sorulara duygusal olarak cevap verebilmek, hamilelik süreci zor olsa da çocuğa güven ve bağlanma gibi temel ihtiyaçlarını bu zorlu süreçte de aksatmadan verebilmek önemlidir. Ebeveynlerin kardeşe hazır olmadığını düşündüklerinde çocuğa karşı duydukları suçluluk, ya da aksine çocuğu büyük gibi davranmadığı için suçlamaları bu süreçte yanlış baş etme yöntemleri olabilir. Yine annenin hamilelik döneminde yaşadığı bulantı, kusma gibi sıkıntıları, ya da çocuğu kucağına alamamasını doğacak kardeşine bağlaması çocukta kardeşe dair olumsuz inançlara ve anneye dair kaygılara neden olabilir. Böyle bir durumda annenin sağlıklı ve doktor kontrolü altında güvende olduğunu belirtmesi çocuğun yaşadığı kaygı ile baş etmesinde yardımcı olur” dedi.

YENİ BEBEK ÇOCUKLARA NASIL SÖYLENMELİ?

Konuşmanın çocuğun kendini huzurlu hissettiği, sakin ve çok fazla yabancı insanın bulunmadığı bir ortamda yapılması gerektiğine dikkat çeken Özcan, “Konuşmada kurulan cümlelere, ses tonuna ve tavırlara dikkat edilmeli. Anne ve baba ne kadar rahat olursa çocuk da o kadar rahat olur. Çocuk, anne ve babasında endişe sezerse bu durumun kendisi için de endişe yaratıcı bir şey olduğunu düşünüp tepki gösterir. Basit bir dille çocuğa evde yaşanacak değişimler anlatılmalı, çocuğun sorduğu sorular sabırla yanıtlanmalıdır. Soyut kavramlara çok değinmemek gerekir. İyi niyetle söylenmiş ‘seni de onun kadar seveceğiz, sen ilk göz ağrımızsın’ tarzında cümleler çocukta soru işaretlerine neden olup, bu da kardeşine olan rekabet hissini tetikleyebilir. Olanları somutlaştırıp, anlamasını kolaylaştırmak için çocuğun bebeklik fotoğrafları gösterilerek 0 dönemlerden bahsedilebilir. Öte yandan çocuğun duygu ifadesi çok önemlidir. Bu nedenle, olumlu ya da olumsuz, duygularını ifade etmesine olanak sağlamak gerekir. Ona bir oyun arkadaşı geleceğini söylemek ise sonraki süreçte sıkıntı yaratabilir. Doğduğunda çok ufak ve kırılgan olan kardeşiyle oynayamadığını görmek, onda hayal kırıklığı yaratabilir. Ebeveynlerin de çocuğun tepkisiyle ilgili beklentileri önemlidir. Ailenin ilgi odağı olarak bu halinden memnun bir çocuğun annesini paylaşacağı bir kardeşinin dünyaya geleceğini öğrenmesi çok sevindirici olmayabilir” dedi.

KARDEŞ KONUSUNDA ÇOCUKLARIN FİKRİ SORULMALI MI?

Yeni bir çocuk dünyaya getirmenin anne babanın verdiği bir karar olduğunu hatırlatan Özcan, “Bazen çocuklar oyun arkadaşı istedikleri için anne babalarına kardeş yapmaları konusunda ısrarcı davranabilir. Fakat anne-baba yeni çocuğa hazır değildir. Bu gibi durumlarda sırf çocuk ısrar ediyor diye yeni bir çocuk dünyaya getirmek doğru olmaz. Bu süreci ailenin istiyor ve göze alıyor olması önemlidir. Aynı şekilde çocuğun yeni kardeş istemiyor olması da anne ve babanın alacağı kararı tamamen etkilememelidir. Tabi ki bu durumu göz önünde bulundurmak önemli ama kararın merkezi haline getirmemek gerekir. Öncelikle bu durumu anlayışla karşıladıklarını, çocuğun duygusunu anladıklarını hissettirilmeli. Ve istememe nedenleri hakkında konuşulmalı Bir kardeşe sahip olmanın olumlu olumsuz yanları anlatılıp bu süreci sindirmek için çocuğa zaman tanınmalıdır.

KISKANÇLIK KONUSUNDA NELER YAPILABİLİR?

Bütün ihtiyaçları ebeveynleri tarafından karşılanan ve evin çocuğu olarak ilgi ve sevgiyi üzerinde toplayan çocuğun, yeni bir bebekten sonra kendisine olan bu ilginin azalacağı ve sevginin paylaşılacağı düşüncesiyle kardeşini kıskanması doğaldır. Kardeşi doğduktan sonra ani değişimler yasayan çocuk, bunların nedenini kardeşinin doğumuna bağlar. Bu durum yeni üyeye yönelik kızgınlık duymasına neden olur. O yüzden çocuğun hayatında oluşabilecek değişikliklere bebek doğmadan başlamak gerekir. Annenin, çocuğun normalde karşıladığı bazı ihtiyaçlarını hamilelik döneminde baba ya da ailedeki başka bir üye devralmalıdır. Örneğin günlük park gezilerini babanın yaptırması gibi. Böylece bebeğin doğumundan sonra yoğun bir şekilde onun bakımıyla ilgilenen anne, büyük çocuğun üstünden ellerini birden çekmemiş olur. Aynı şekilde baba küçük bebekle vakit geçirdiğinde anne büyük çocuk ile ilgilenebilir.

KARDEŞİNE ZARAR VERİRSE NE YAPILMALI?

Anne babaların fark etmesi gereken önemli nokta şudur: Çocuğun öfke duyduğu kişi aslında yeni doğan kardeşi değil, Çoğunlukla artık ona eskisi gibi davranmadıklarını düşündüğü anne babasıdır. Ama çocuk bu öfkeyi, ona değişimlerin somut kaynağıymış gibi gözüken kardeşine yansıtır. O yüzden çocuğun bu davranışları önlenmek isteniyorsa aşırı tepki göstermeyip bu konudaki olumsuz duygularını ifade etmesine izin verilmeli. Aşırı tepki göstermek hem çocuğun öfkesini arttıracak hem de daha sonrasında bunu ilgi çekme amaçlı kullanmasına neden olacaktır. Örneğin 5 yasından küçük çocuklar zarar verdiklerinin çok da bilincinde değildir. O nedenle çocuğun kardeşine uyguladığı ve anne babanın ise şiddet gibi gördüğü bir tutum çocuk acısından merakını gidermek için kardeşiyle uğraşması ve onu incelemesi şeklinde bir durum olabilir. Ancak yine de zarar görmemeleri için mümkün olduğunca küçük yaşlardaki kardeşleri beraber olduklarında gözetimden uzak tutmamak yararlı olacaktır. Annenin ve babanın yapması gereken, hamileliği ve doğacak bebeği her zaman pozitif bir duyguyla çocuğa aktarabilmelidir. Ebeveynlerin doğru tutumu sergilemek adına zorlandığı bu gibi kritik durumlarda bir uzmandan destek olmaları da önemlidir” dedi.

Yorum Yaz

Aşağıdaki gerekli alanlara bilgilerinizi girmelisiniz. e-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.

 karakter kaldı