“Anne sütü önemli”

1991 yılında Dünya Sağlık Örgütü (WHO), Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu (UNICEF) ve Sağlık Bakanlığı işbirliği ile “Bebek Dostu Kurum” projesi başlatıldı. 2002 yılından itibaren de Bebek Dostu İl çalışmalarına dönüştürüldü. “Bebek Dostu Hastane” olarak başlayan çalışmalar 2001 yılında anne sütünün desteklenmesinde önemi olan birinci basamak sağlık kuruluşlarında da sürdürüldü ve anne sütü konusunda başarılı bulunan İllere Bakanlık tarafından Bebek Dostu il unvanı verilmeye başlandı.

İl Sağlık Müdürü Erdoğan Taş, Denizli’deki özel ve resmi tüm sağlık kuruluşlarında , “Anne Sütünün Teşviki ve Emzirmenin Özendirilmesi Programı” kapsamında yoğun bir çalışma yapıldığını belirterek, Sağlık Bakanlığı Denetleme Ekipleri tarafından yapılan değerlendirme sonucu bu çalışmaların başarılı bulunduğunu ve Denizli’ye 2004 yılında Bebek Dostu İl unvanı verildiğini hatırlattı.

Erdoğan Taş, anne sütünün yeni doğan bir bebeğin ilk 6 ay ihtiyacı olan her besini tek başına sağlayabilen en doğal, en taze, en ekonomik besin olma özelliğine sahip olduğunu belirterek, “Bebekler 6. aydan sonra da ek besinlerle beraber 2 yaşına kadar emzirilmeye devam edilmelidir. Anne sütü ile beslenme oranı bebeğin ilk aylarında yüzde 95’lerde olmasına rağmen bu oran üçüncü ayın sonunda yüzde 10’lara, altıncı ayın sonunda ise yüzde 1,3’lere düşmektedir. Bu veriler annelerimizin emzirmenin yararları konusunda ikna edilmelerinden çok nasıl emzireceklerini öğretilmesine ve bunu uygulamak için desteklenmeye ihtiyaçları olduğunu göstermektedir. Bu destek toplumun her kesiminden olmalıdır. Anneler doğum öncesi, doğum sırası ve doğum sonrasında hem aileleri ve toplum tarafından hem de sağlık sistemi tarafından desteklenmelidir. Bu nedenle amacımız emzirmenin korunması, özendirilmesi, desteklenmesi ve yapay beslenmenin çocuk sağlığı üzerine olumsuz etkilerinin halkımıza duyurulması ve annelerimizin bilinçlenmesine katkıda bulunmaktır” dedi.

Bu amaçla, kadın hastalıkları ve doğum uzmanları, çocuk sağlığı ve hastalıkları uzmanları, pratisyen hekimler, diyetisyenler, hemşireler ve ebelerden oluşan toplam 2 bin 884 sağlık personeline anne sütü ve emzirme ile ilgili eğitimler verdiklerini kaydeden Taş, “Personel eğitimlerinden sonra anne sütünün ve emzirmenin önemi ile ilgili halk eğitimleri yapıldı. İşitme engelli kadınlara tercüman yardımı ile eğitim verildi. Sivil toplum örgütleri ile işbirliği yapılarak okullarda öğrenci velilerine eğitim verildi. Yerel televizyon ve basın kuruluşlarında konunun önemi sık sık gündeme getirilerek kamuoyunun bilgilendirilmesi sağlandı. Fabrikalarda da kadın işçilere yönelik anne sütü ve emzirmenin önemi ile ilgili eğitimler verildi. Aile hekimliği sistemine geçilmesi nedeniyle “Anne Sütünün Teşviki ve Emzirmenin Özendirilmesi Programı” kapsamında çalışmalar kapsamında 262 Aile Hekimi ve Aile Sağlığı Elemanına eğitim verildi” dedi.

Her yıl milyonlarca çocuğun ölümünü önleyen ekonomik, yan etkisi olmayan ağızdan verilebilen ve soğuk zincire ihtiyaç göstermeyen bir aşı olan anne sütünün halk sağlığı yönünden hemen uygulanması gerekli ideal bir bağışıklama yöntemini oluşturduğunu anlatan İl Sağlık Müdürü Erdoğan Taş, “Anne sütü ile beslenme böyle bir bağışıklama yoludur. Soğuk zincir yerine sadece anneyi destekleme sıcak zincirini gerektirir. Bebekler hayata anne sütü ile başlayıp sağlıkla devam etsin” dedi. Taş sözlerinin sonunda Merkez Yenimahalle Aile Sağlığı Merkezi’ne başarılı anne sütü çalışmalarından dolayı Bebek Dostu Unvanı verileceğini kaydetti.