REKLAMI GEÇ

PAÜ’de girişimsel radyoloji ve etkileri

PAÜ’de girişimsel radyoloji ve etkileri

PAÜ Hastaneleri Girişimsel Radyoloji konusunda hastalarına son teknoloji tedavileri uygulayarak hizmetlerine devam ediyor. PAÜ Radyoloji AD. öğretim üyesi Yrd. Doç. Dr. Muhammet Arslan, tedavi yöntemlerini ve yenilikleri anlattı.

Haber Merkezi / DENİZLİHABER / 21 Ağustos 2017 Pazartesi, 14:08

Radyoloji AD. Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Muhammet Arslan, girişimsel radyoloji işlemlerini ve tedavi şekillerini açıkladı.

Girişimsel radyolojinin, tıbbın hızla ilerleyen bir dalı ve radyolojinin tedavi edici bölümü olduğun belirten Arslan, “Girişimsel radyologlar, görüntüleme kılavuzluğunda minimal invaziv yöntemlerle perkütan (ciltten girilerek) tedaviler yaparak diğer klinik branşlara birçok konuda yardımcı olmaktadırlar. Temelleri 60’lı yıllara dayanan girişimsel radyolojik tedavilerde, işlemlerin çeşitliliği, karmaşıklığı ve derinliği son zamanlarda çok artmıştır. Bu şekilde çok geniş bir spektrumdaki işlemlere özgü yöntem ve teknikler geliştikçe, daha kritik ve dokunulamaz hastaların girişimsel tedavileri yapılabilir hale gelmiştir. Girişimsel radyolojideki işlemler; görüntüleme kılavuzluğunda cerrahiye göre çok daha az invaziv yöntemler kullanarak, tedaviyi yönlendirir. Genellikle bu işlemler hastalar için daha kolaydır. Çünkü geniş kesiler yoktur, daha az ağrı, risk ve daha kısa iyileşme zamanı ile işlemler tamamlanır” dedi.

Girişimsel radyologların önceden elde edilmiş görüntüler üzerinde gerçekleştireceği işlemi planladığını, daha sonra kateterleri damarlardan veya perkütan olarak görüntüleme kılavuzluğunda yönlendirdiğini ifade eden Arslan, “Bu işlemler lokal veya gereğinde genel anestezi altında gerçekleştirilir. Girişimsel radyolojik işlemler vasküler (damarla ilgili) ve nonvasküler (damar dışı organlarla ilgili) olarak iki büyük gruba ayrılır. Vasküler (damarla ilgili) girişimsel radyolojik işlemlerin en sık yapılanı tanısal klasik anjiografidir (kalp hariç diğer tüm organlar). Anjiografi; Tanı koymak amacıyla kullanılabildiği gibi asıl önemli olan kısmı anjiyografik teknikleri kullanarak yapılan tedavi edici işlemlerdir. Bunlar genel olarak daralmış damarların açılmasını (Balon anjioplasti (PTA) ve Stentleme) veya hastalıklı damarların kapatılmasını (Embolizasyon) içerir. Ancak bunların dışında da, yine damar içinden yapılan, değişik tedavi edici işlemler uygulanmaktadır” diye konuştu.

Bacak varislerinin tedavisiyle ilgili değerlendirmeler de yapan Yrd. Doç. Dr. Muhammet Arslan, “Bacaklarda varise neden olan hastalıklı toplar damarlar, ultrason eşliğinde görüntülenip lazer ile yakılarak tedavi edilebilmeye başlanmıştır. Bu sayede hastalar ameliyat olmaktan kurtulmakta ve hastaneye yatmadan günübirlik tedavilerle sorunlarından kurtulmaktadır” dedi.

Yorum Yaz

Aşağıdaki gerekli alanlara bilgilerinizi girmelisiniz. e-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.

 karakter kaldı