Denizlili gözlerine kıyamıyor

Denizli, organ bağışı konusunda çok duyarlı olmasına karşın beyin ölümü gerçekleşen kişilerin yakınları korneasını bağışlamıyor. Gözün şeklinin bozulduğunu gerekçe gösteren Denizlililer, en çok yakınlarının böbrek ve karaciğerini bağışlıyor
/ DENİZLİHABER / 18 Nisan 2012 Çarşamba, 13:45
Denizli Devlet Hastanesi, organ bağışında Türkiye ortalamışının 3 kat üstüne çıkarak bir rekor kırdı, teşekkür belgesi aldı. 2003 yılında başlatılan organ bağışı kampanyası sonucunda 9 yılda 122 beyin ölümünün tespit edildiği ve bunlardan 41’inin organlarının alındığı açıklandı. Denizli Devlet Hastanesi Başhekim Yardımcısı ve Organ Nakli Koordinatörü Op. Dr. Sami Cebelli, bağışların yüzde 65’inin erkek ve yüzde 35’inin kadın olduğunu söyleyerek, “Denizli’de en çok böbrek ve karaciğer bağışlanıyor. Ama beyin ölümü gerçekleşen kişilerin yakınları göz konusunda çok hassas. Gözün renkli kısmının önündeki saydam tabaka olan kornealarını bağışlamıyorlar. Gerekçe olarak da gözün şeklinin bozulmasını gösteriyorlar” dedi.
“YAPTIĞIMIZ İŞ ÇOK KRİTİK BİR GÖREV”
Dr. Sami Cebelli yaptıkları işin çok hassas olduğunu ifade etti. Beyin ölümü gerçekleşebilecek hastaları tespit ettiklerini ve bunların yakınlarıyla konuştuklarını kaydeden Cebelli, “Biz burada 4 hekim beyin ölümü gerçekleşebilecek hastaları takip ediyoruz. Sonrasında bunları aileleriyle paylaşıp, bağış yapıp yapmayacaklarını soruyoruz. Bu o an için çok hassa ve acı bir soru. Ailelerden şimdiye kadar şiddet ya da kötü bir şey duymadık ancak böyle hassas bir görevi yaparken bizlerde onlar gibi duygulu anlar yaşıyoruz. Birinin hayatı bitiyor ama bir taraftan da başka bir hayata ışık oluyorsunuz. Bu çok önemli” diye konuştu.
DEDİKODU KORKUSU ORGAN BAĞIŞINI AZALTIYOR
Denizli’nin kırsal kesiminden, ilçe ve köylerden gelen beyin ölümü gerçekleşen kişilerin yakınlarının bağışa pek yanaşmadığını söyleyen Sami Cebelli, “Biz bağışlayalım diyeceğim ama köyde bize yakınlarının organlarını sattı derler. Biz bu acıyı kaldıramayız diyorlar. Üzerlerinde çevre ve toplum baskısı var. Ya da bağışladıkları organlarının bir başkası tarafından satılacağını düşünüyorlar. Böyle bir şey asla söz konusu olamaz. Hepsi kayıt altındadır. İnanç olarak da anlatıyoruz. Organ bağışı ayrıca caizdir” dedi.
“TOPRAK ALTINDA NE OLACAĞINI BİLSELER BAĞIŞLARLAR”
“Beyin ölümü gerçekleşen kişilerin yakınları aslında kaybettikleri kişinin toprağa verildikten bir hafta sonra ne hale geleceğini bilseler mutlaka organlarını bağışlarlar” diyen Dr. Sami Cebelli, “Bir hayata umut oluyorsunuz. Yakınlarının organlarını bağışlamayan aileler, aslında toprak altında 1 hafta sonra kaybettikleri kişinin ne hale geleceğini düşünmüyorlar. Biz bunları da anlatıyoruz. Çünkü gömüldükten bir hafta sonra organlarınız artık yok oluyor. En azından bağışlanırsa başka hayatlara can veriyor. Başka hayatları kurtarıyor, organ bağışı çok önemli” dedi.
“YÜZ, KOL VE BACAK BAĞIŞLARINI DA SORUYORUZ”
Antalya’da Akdeniz Üniversitesi’nin önderlik ettiği yüz nakli sonrası beyin ölümü gerçekleşen kişilerin yakınlarından artık yüz, kol ve bacak bağışını da sorduklarını belirten Cebelli, “Bakanlık 2012’de izin verdi. Akdeniz Üniversitesi buna önderlik yaptı. Şimdi beyin ölümü gerçekleşen kişilerin yakınlarından yüz, kol ve bacak bağışlarını da istiyoruz. Tabi ki bunlar yaşlı değil 20-30 yaş arası kişilerden olacak. Ancak şimdiye kadar öyle bir vaka önümüze gelmedi. Geldiğinde sormaya başlayacağız. Özellikle yüz bağışlanırsa o kişiye maske yapıyorlar. Ve son yolculuğuna biçimi bozulmadan uğurlanıyor” diye konuştu. Dr. Cebelli, çeşitli brifing, konferans ve eğitimlerle organ bağışı konusunda herkesi bilgilendirdiklerini de sözlerine ekledi.
Yorumlar
Organlarımızı Bagasladıgımız Yetmıyormu Sıze O Halkın Kendı Secımı.