REKLAMI GEÇ

Fizyoterapistler, meslek kanunu istiyor

Fizyoterapistler, meslek kanunu istiyor

DDH Sorumlu Fizyoterapisti Özgür Karaman, son dönemlerde, hemşirelik, beden eğitimi gibi diğer meslek dalları mezunlarının, 2-3 aylık kurslar verilerek, fizyoterapist gibi çalıştırılmak istenmesinin yanlış olduğunu belirterek, “Bu zihniyete sahip kişileri, güçlerini fizyoterapistlik meslek kanunu çıkarmak için harcamaya davet ediyoruz” dedi.

/ DENİZLİHABER / 8 Eylül 2009 Salı, 17:59

Denizli Devlet Hastanesi Sorumlu Fizyoterapisti Özgür Karaman, 8 Eylül Fizyoterapistler Günü dolayısıyla bir açıklama yaptı.

Fizyoterapist ne yapar?
Fizyoterapistlik mesleğinin dünyada 113, Türkiye’de 46 yıldır var olduğunu söyleyen Fizyoterapist Özgür Karaman, mesleğin savaşlar, travmalar ve çocuk felci gibi hastalıkları takiben oluşan fonksiyonel kayıpları giderebilmek amacıyla doğduğunu belirtti. Karaman, şöyle konuştu: “Fizyoterapistler, kişinin doğuştan ya da sonradan herhangi bir nedenle oluşan kalıcı veya geçici yetersizliklerinin kaybedilmiş bazen de limitlenmiş olan fonksiyonel kapasitesinin hekimin tanısına göre değerlendirerek günlük yaşamda bağımsız duruma gelmesini sağlayan, sağlıklı kişilerin sağlığını devam ettirmek amacıyla uygun egzersiz ve koruyucu programlar planlayan sağlık çalışanlarıdır. Hastaların ve sağlıklı kişilerin yaşam kalitesini hedefler. Fizyoterapist, ölçme ve değerlendirme metotlarını kullanarak hasta veya sağlıklı kişinin fizyoterapi ve rehabilitasyon programını gerekli gördüğü ısı-ışık, elektro terapi, hidroterapi ya da özel egzersiz ve rehabilitasyon tekniklerini kullanarak uygular” dedi.
Bir fizyoterapistin, geniş bir meslek yelpazesine sahip olduğunu anlatan Sorumlu Fizyoterapist Özgür Karaman, sözlerine şöyle devam etti: “Fizyoterapistler, fiziksel tıp ve rehabilitasyon biriminin yanı sıra ortopedi-travmatoloji, nöroloji, pediatrik nöroloji, psikiyatri, göğüs hastalıkları ve cerrahisi, çocuk hastalıkları, üroloji, onkoloji, kadın-doğum, tüm yoğun bakımlar, plastik cerrahi ve yanık üniteleri, romatoloji gibi pek çok tıp dalında görev alırlar. Bunun yanında endüstri alanları, okullar, spor kulüpleri, huzur evleri, mesleki rehabilitasyon merkezleri, kaplıca merkezleri, hamile eğitim merkezleri gibi dallarda kişilere rehabilitasyon hizmeti verirler. Yelpazenin geniş olmasından dolayı fizyoterapistler, 4 yıllık ciddi ve zorlu bir üniversite eğitimi sonucu mezun olurlar” diye konuştu.

‘Sıkıntılarımız var’
Karaman, fizyoterapistlerin birçok sıkıntıyla karşı karşıya olduğunu belirterek, köklü bir geçmişi olan mesleğin halen bir kanuna sahip olmamasından yakındı. 1928 ile 1937 arasındaki Sağlık Kanunu’ndan sonra Türkiye’de eğitimine başlanan fizyoterapistlik mesleği için bir düzenleme olmadığını ifade eden Karaman, “Fizyoterapist, hekim tarafından teşhisi konulan hastaların fizyoterapi ve rehabilitasyon programını belirleyen ve uygulayan, sağlıklı kişilerde özel egzersiz ve rehabilitasyon programıyla fiziki uyumu arttırıp hastalık ve sakatlıkları önleyen profesyonel bir sağlık elemanıdır. 45 yıldır bu mesleği birileri icra ediyor ancak fizyoterapistlerin yükümlülüklerini belirleyen bir kanun yok” dedi.

‘Meslek kanunu istiyoruz’
Son dönemlerde hemşirelik, beden eğitimi gibi diğer meslek dalları mezunlarının, iki üç aylık kurslar verilerek fizyoterapist gibi çalıştırılmak istendiğini vurgulayan Karaman şunları söyledi: “Bu zihniyete sahip kişileri, güçlerini fizyoterapistlik meslek kanunu çıkarmak için harcamaya davet ediyoruz. Biz fizyoterapistler, 46 yıldır birçok felçliyi, ortopedik ameliyat geçiren hastaları ayağa kaldırdık. Yürüyemeyen birçok çocuğu yürüttük, eli kopan birçok hastanın işine dönmesini sağladık. Birçok futbolcuyu sahalara yeniden çıkardık, birçok kişinin ağrılarını azalttık ya da yok ettik. Bunları yapmaya da devam edeceğiz. Temennimiz, faal çalışan 5 binin üzerindeki fizyoterapistlerin mesleki yükümlülüklerini belirleyen bir kanunun çıkmasıdır” dedi.

Yorum Yaz

Aşağıdaki gerekli alanlara bilgilerinizi girmelisiniz. e-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.

 karakter kaldı