Gökçe’den kilolulara oruç uyarısı
Denizli Devlet Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı Dr. Zeliha Gökçe, kilo problemleri olanların oruç tutarak kilo kaybetmeyi amaçlamalarının doğru olmadığını söyledi. Gökçe, oruç tutarken kilo kaybetmek yerine mevcut kiloyu korumanın daha doğru olduğunu belirtti.
/ DENİZLİHABER / 4 Eylül 2008 Perşembe, 00:00
Ramazan ayında oruç tutmak için vücut sağlığının buna elverişli olması gerektiğini kaydeden Beslenme ve Diyet Uzmanı Dr. Zeliha Gökçe,uzun bir açlıktan sonra gelen hatalı besin seçimi, yetersiz sıvı alımı, sahur öğününün atlanmasının vücutta yorgunluk, halsizlik, mide ve bağırsak problemlerine yol açtığını ifade etti. Gökçe özellikle kronik hastalığı olan kişilerin doktor kontrolü ve önerisine göre hareket etmeleri gerektiğini vurgulayarak şunları söyledi:
Kilo problemleri olanların oruç tutarak kilo kaybetmeyi amaçları doğru ve başarılı bir tutum olmamaktadır. Gün boyu süren açlık ve günlük hareketlerin kısıtlanması bazal metabolizma hızını yavaşlatacağından iftarda ve sonrasında tüketilen besinler ki bunlar genelde hazmı zor, ve yüksek kalorili besinler olup, vücut tarafından daha hızlı depolama sürecinde olurlar. Bu nedenle ramazanda kilo vermek yerine mevcut kiloyu korumak amaç edinilmelidir. Temel beslenme kurallarına uyarak besin seçiminde tercihler doğru besinlerden yana kullanarak bu amaca çok rahat ulaşılabilinir” diye konuştu.
Oruç tutanların mutlaka sahura kalkması gerektiğini kaydeden Beslenme ve Diyet Uzmanı Dr. Zeliha Gökçe, doğru beslenme şeklinden şöyle söz etti: “ Süt, yoğurt, peynir, yumurta, taze meyve, kepekli ekmek veya bulgur pilavı, çiğ sebzeler doğru seçimlerdir. Proteinli besinlerin midede kalma süreleri uzundur ve uzun süre tokluk hissi verir” dedi. Gökçe iftarda ise beslenme hakkında şunları söyledi: “İftara su ve çorba ile başlanmalı, biraz ara verilerek devamında etli sebze veya kuru baklagil yemeği, salata, kepekli ekmek, cacık gibi besinler tercih edilmeli. Yavaş ve iyi çiğneyerek besinler tüketilmeli. Kızartma, kavurma, şerbetli tatlılar, aşırı tuzlu ve baharatlı besinlerden uzak durmak gerekmektedir. İftardan yaklaşık 2 saat sonra meyve, süt, sütlü tatlı, komposto gibi besinlerin yer alacağı bir ara öğün tercih edilmelidir. Ayrıca iftardan 1.5-2 saat sonra yapılacak hafif bir egzersiz hazmı kolaylaştıracağı gibi bağırsak fonksiyonları üzerinde de olumlu etki gösterecektir. Yetişkin bir insanın günlük ihtiyacı olan 1.5-2 litre suyun alınması Ramazanda daha da önem taşımaktadır. Hava sıcaklıklarını yüksek seyretmesi vücut sıvı ve mineral kayıplarını da beraberinde getirir. En az 1,5–2 litre suyun iftar ve sahur arasında kalan zamanda azar azar tüketilmesi gerekir. Tercih edilecek, çorba, komposto, çiğ sebze, taze meyve, doğal meyve suyu, sebze suları gibi seçeneklerinde vücudun sıvı ve mineral ihtiyacının karşılanmasında olumlu etkileri olacaktır. Tüketilen besin miktarı ve yeme hızını kontrol altında tutmak, öğün sayısını artırmak, besin seçimini doğru tutmak, yeterli sıvı almak, doğru, huzurlu, sağlıklı ve rahat bir ramazan geçirilmesini beraberinde getirecektir” diye konuştu.