REKLAMI GEÇ

Sinsi hastalık: Parkinson

Sinsi hastalık: Parkinson

Denizli Devlet Hastanesi Nöroloji Uz. Dr. Hasan Yaşar, parkinson hastalığının beynin vücut hareketlerini düzenleyen hücrelerinde ortaya çıkan yavaş ve sinsi ilerleyen bir hastalık olduğunu açıkladı.

Haber Merkezi / DENİZLİHABER / 13 Nisan 2015 Pazartesi, 09:48

ic-1Beyindeki hareketleri kontrol eden ve bundan sorumlu olan hücreler bulunduğu ve bu hücrelerin kimyasal maddeler salgıladığını belirten Nöroloji Uz. Dr. Hasan Yaşar, “Bu kimyasal maddelerden birisi de dopamindir. Dopamin sayesinde beyine gelen bilgiler bir sinir hücresinden diğerine aktarılır. Böylelikle vücut dengesi sağlanmış olur. Fakat bu hücrelerin bir kısmı hasar gördüğünde ya da azaldığında dopamin salgılanamaz. Vücutta azalan dopamin sonucu vücutta titreme, yavaş hareket etme gibi vücudun dengesinin bozulmasıyla ortaya çıkan duruma da Parkinson hastalığı denir” dedi.

Hastalığın sinsi ve yavaş ilerlemesinden dolayı hastalar tarafından durumun fark edilmediğini ve ilk belirtilerinin elde veya vücudun bir bölgesinde titreme oluşmasıyla ortaya çıktığını belirten Uz. Dr. Hasan Yaşar, parkinson hastalarında kasların normalden daha gergin olduğunu ifade etti.

Yaşar, “ Parkinson hastalarında zamanla birlikte öne eğik durma ya da yürürken kolunu sallamama görülebilir. Genel olarak hastada titreme görülür. Hastanın vücut hareketlerinde yavaşlama söz konusudur. Yataktan kalkarken, yemek yaparken, yolda yürürken yavaşlama görülebilir. Bunların yanında kişinin yazdığı yazılarda bozulma ve yazıyı küçük yazmaya başlar. Yürürken ayaklarını yere sürüyerek yürür. Depresyon ve sıkıntılı ruh haline sahiptir. Konuşma bozukluğu, kısık sesle ve donuk konuştuğu gözlenir. Terleme, tansiyon düşüklüğü ve yutma zorluğu çeker. Fakat günlük aktivite sırasında görülen heyecan, stres gibi durumlardaki titreme Parkinson’un belirtisi değildir” dedi.

Parkinson’un 50’li yaşlardan sonra görülme sıklığının arttığına dikkat çeken Yaşar, hastalığın oluşmasında çevresel faktörlerin ön plana çıktığını ve bu çevresel faktörlerde bağımlılık yapıcı özelliği olan toksik ajanlar, çeşitli böcek ilaçları ve ağır metallere maruz kalan kişilerde riskin daha da arttığını söyledi. Parkinson hastalığının tedavisinden de bahseden Yaşar, “Hastalığın tedavisinde amaç beyinde ilerleyici hücre kaybıyla ortaya çıkan dopamin eksikliğini gidermeye yöneliktir. Bu amaçla dopamin içeren ilaçlar, beyinde dopamin salınımını arttıran ve azalmasını yavaşlatan ilaçlar kullanılır. Hastanın durumda tedavi ile birlikte azalma olmazsa cerrahi tedavi yapılabilmektedir. Hastaya psikolojik destek vermek tedavide önemli bir noktadır. Aile ile birlikte hekimin bir arada çaba göstermesi hastanın kendisini daha iyi hissetmesini sağlar ve hastanın yaşam standardını arttırır” dedi.

Yorum Yaz

Aşağıdaki gerekli alanlara bilgilerinizi girmelisiniz. e-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.

 karakter kaldı