REKLAMI GEÇ

Denizli’nin önemli isimleri 30 Ağustos için ne dedi?

Denizli’nin önemli isimleri 30 Ağustos için ne dedi?

Mustafa Kemal’in önderliğinde emperyalist işgalci güçlere karşı 19 Mayıs 1919’da Samsun’dan başlayan Ulusal Kurtuluş Savaşı’nın zaferle sonuçlandığı 30 Ağustos’un 95.yıldönümü kutlanıyor. Terör olayları nedeniyle Başbakanlık tarafından yayınlanan genelge uyarınca yalnızca çelenk konulması kutlanacak olan 30 Ağustos ile ilgili Denizli protokol üyeleri mesaj yayınladı.

Haber Merkezi / DENİZLİHABER / 30 Ağustos 2017 Çarşamba, 07:30

İşte o mesajlar:

HASAN KARAHAN (DENİZLİ VALİSİ)
“Şanlı tarihimizin en önemli dönüm noktalarından birisi olan, milletimizin birlik ve beraberlik içinde verdiği onurlu ve kahramanca mücadelenin sonucunda kazanılmış 30 Ağustos Zaferi’nin 95’inci yıldönümünü Milletçe birlik ve beraberlik içerisinde kutlamanın mutluluk ve gururunu yaşıyoruz. Düşmanlar tarafından toprakları işgal edilmiş, ordularının silahları elinden alınmış askerleri terhis edilmiş, yıllarca devam eden savaşlar sonunda bütün kaynakları tükenmiş bir imparatorluğun yıkıntılarından kahraman bir ordu çıkarmayı başaran Büyük Önder Mustafa Kemal ATATÜRK, Anadolu’daki yüzlerce yıllık Türk varlığına kastedenleri 30 Ağustos 1922’de bozguna uğratmıştır. Bu taarruz Anadolu’nun bağımsızlık ve özgürlüğünden hiçbir zaman taviz vermeyeceğinin de somut bir göstergesidir. Anadolu insanının kadınıyla, erkeğiyle, yaşlısıyla, genciyle, topyekûn verdiği onurlu bir mücadelenin eseri olan bu büyük zafer, Türk ulusunun kudret ve kahramanlığının bir göstergesi olmakla kalmamış, birlik ve beraberliğimizin ne kadar büyük ve sarsılmaz olduğunu da ortaya koymuştur. Zaferin ardından kurulan Türkiye Cumhuriyeti de Milletimizin birlik ve beraberliğinin en anlamlı mesajını veren, gelişen demokrasisi, güçlü ekonomisi, tarihi ve kültürel birikimiyle bölgesinin ve dünyanın ışık saçan ülkelerinden biri haline gelmiştir. Bilindiği üzere Türk Milleti, tarih sahnesine çıktığı günden itibaren gerek yaşayış tarzı, gerek haksızlıklar karşısında gösterdiği tutum gerekse sergilediği kahramanlıklar ve kazandığı zaferlerle daima tarihin altın sayfalarında yer almıştır. Milli ve manevi değerlerinden asla taviz vermeyen milletimizi bu derece güçlü, sarsılmaz ve hür kılan ise vatanına ve bayrağına olan derin sevgisi ve bağlılığı olmuştur. Tüm dünyanın gözünün üzerinde olduğu cennet vatanımız üzerinde geçmişte oynanan kirli oyunların bugünlerde de devam ettiğine hep birlikte şahit oluyoruz. Milli birlik ve beraberliğimizi bozarak ülkemizde kaos ortamı yaratmaya ve nihayetinde de ülkemizi bölmek isteyen karanlık güçler iyi bilmelidir ki, devletimiz üzerinde oynanan kirli oyunlara asla prim vermeyecektir. Dünya durdukça bu millet var olacak, varlığından, milli ve manevi değerlerinden, insanlığa ve barışa hizmetten asla taviz vermeyecektir. Hem bizden öncekilere hem de bizden sonrakilere karşı taşıdığımız sorumluluk ağır ancak, bir o kadar da gurur verici. Bu bilinçle her gün bir basamak daha yükselmek için neler yapabileceğimizin hesabını yapmalı, emanetçisi olduğumuz mirası bizden sonrakilere çok daha iyi koşullar altında teslim etmeliyiz. Bu duygu ve düşüncelerle, başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, bu zaferi bize armağan eden İstiklal mücadelemizin bütün Kahramanlarını, ülkemizin ve milletimizin bölünmez bütünlüğü için canlarını seve seve veren tüm Aziz Şehitlerimizi, Kahraman Gazilerimizi rahmet, minnet ve şükranla anıyorum. Kurtuluş Destanının zaferle taçlandırıldığı 30 Ağustos Zaferi’nin 95. yılı vesilesiyle Denizli Halkı’nın ve Şanlı Ordumuzun tüm mensuplarının Zafer Bayramı’nı en içten duygularla kutluyor, sağlık, mutluluk ve esenlikler diliyorum.”

ŞAHİN TİN (DENİZLİ MİLLETVEKİLİ)
“30 Ağustos zaferi, bütün imkânsızlıklara rağmen, milletimizin bayrak ve vatan sevgisi, askerimizin kahramanlığı ve cesareti ile tarihimizin büyük destanlarından biri olmuştur. Milletimiz en zor şartlarda bile birlik ve beraberlik içinde, tek yürek olarak, kardeşlik ruhuyla, inanç ve kararlılıkla, vatanı için hürriyeti için mücadele etmekten asla vazgeçmeyeceğini bütün dünyaya göstermiştir. Milletimiz geçmişte yaşadığı gibi aynı kararlılığı 15 Temmuz hain darbe girişimi karşısında da sergileyerek istikbal ve istiklalini canı pahasına korumuştur. Ülkemizi kirli hesaplarla, iç karışıklıklarla, terörle, zayıf düşürmeye çalışan karanlık güç odakları ve onların iş birlikçi maşaları amaçlarına asla ulaşamayacaklardır. Milli rüzgârımızı kırmaya, vatanımızı bölmeye kimsenin gücü yetmeyecek. Kahraman milletimiz dünya durdukça var olacaktır. Ülkemizin birlik ve bütünlüğüne kast etmek isteyenlere, milletimiz ve silahlı kuvvetlerimiz tek vücut olarak, gerekli cevabı her zaman verecektir. Bu vesileyle Türk Silahlı Kuvvetlerimizin kahraman mensuplarının ve bütün vatandaşlarımızın 30 Ağustos Zafer Bayramı’nı kutluyorum. Gazi Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere, İstiklal mücadelemizin tüm kahramanlarını, aziz şehitlerimizi ve gazilerimizi şükran ve minnetle anıyorum” dedi.

OSMAN ZOLAN (BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE BAŞKANI)
“Türk milleti 95 yıl önce Dumlupınar’da yazdığı destansı mücadele ve bağımsızlık ruhuna bugün de sahiptir. 15 Temmuz’da tanklara, uçaklara göğsünü siper eden aziz vatandaşlarımız, bu millete silah sıkanlara karşı duruşunu bir kez daha göstermiştir. Ülkemizi bölüp parçalamak isteyenler dün olduğu gibi bugün de var, yarın da olacaklar. Ancak bizler de 95 yıl önce olduğu gibi istiklalimizi, hürriyetimizi ve bağımsızlığımızı tehdit eden bütün şer odaklarına karşı burada olup vatanımızın her bir karış toprağı için kararlılıkla mücadele edeceğiz. Bu duygu ve düşüncelerle kadim milletimizin 30 Ağustos Zafer Bayramını kutluyor, başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları olmak üzere vatan uğruna canını veren tüm şehitlerimize Allah’ tan rahmet gazilerimize sağlık, huzur ve mutluluk diliyorum.”

PROF. DR. HÜSEYİN BAĞ (PAMUKKALE ÜNİVERSİTESİ REKTÖRÜ)
“Türk milleti; tarih boyunca kahraman atalarının azimle kazandığı zaferlerle şanını tüm dünyaya kanıtlamış bir millettir. Bizler, bu milletin evlatları olmanın gururu ve derin minnet duygusu ile bugünlere refah içinde gelmemize vesile olmuş, adını tarih sayfalarına altın harflerle yazdırmış Türk ordusunu ve aziz şehitlerimizi yâd ederken, geleceğimizin teminatı olan yeni nesillere bu gururu ve minnet duygusunu aktarabilmenin bilinci ile yaşamaktayız. Zaferlerle bezenmiş şanlı tarihimizin mihenk taşlarından biri olan 30 Ağustos Zaferi; 1919’da türlü zorluklar içinde başlatılan istiklal mücadelesinin devamı olarak, 1922 yılında Dumlupınar’da Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarının önderliğinde kazanılan zaferle taçlanmıştır. 95. yılını kutladığımız ‘Başkomutanlık Meydan Muharebesi’ adıyla da bilinen Büyük Taarruz’un zaferle sonuçlanması, Türk milletinin asla bağımsızlığını terk etmeyeceğini ve bu uğurda zor şartlar altında, canları pahasına mücadele verebildiğinin bir kanıtı olarak tarihe geçmiştir. Bundan 95 yıl önce olduğu gibi bugün de Türk milleti; kendisini bu kutlu yürüyüşten alıkoymak isteyen terör örgütlerinin, çeşitli şer odaklarının ve çetelerin hain saldırılarına aldırmadan dayanışma, birlik ve beraberlik iradesinden ödün vermeden, gayretle mücadelesini sürdürmektedir. Pamukkale Üniversitesi olarak; birlik ve beraberlik anlayışı içerisinde, bu toprakları canları pahasına kazanmış vatan evlatlarına layık olmanın inancı ve gayretiyle, Ulu Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ün izinde, aklın ve bilimin ışığında, ülke olarak çağdaş medeniyetler seviyesine erişmemizde daima katkı sağlayacak gençler yetiştirmeyi amaçladığımızı bu vesileyle bir kez daha belirtmek isterim. Pamukkale Üniversitesi Ailesi adına, tüm milletimizin 30 Ağustos Zafer Bayramı’nı en içten dileklerimle kutluyor, Cumhuriyetimizin kurucusu Büyük Taarruz’un Başkumandanı Gazi Mustafa Kemal ve dava arkadaşlarını yâd ederken, canlarıyla bu toprakları biz Türk milletine vatan yapmış aziz şehitlerimizi bir kez daha saygı ve minnetle anıyor, Allah’tan rahmet diliyorum.”

AV. MÜJDAT İLHAN (DENİZLİ BARO BAŞKANI)
“Anadolu’daki varlığımızın, özgürlüğe kavuşmamızın ve yurttaş olmamızın anlamı, coşkusunu bugün bile yürekten yaşadığımız 30 Ağustos Zafer Bayramı’mızın 95’nci yıldönümü kutlu olsun. Emperyalistlerin, Küçük Asya’yı fetih rüyasını kabusa dönüştüren, yokluk ve yoksunluk içinde imanları ve birbirilerinden başka güvencesi olmadan çarpışan Türk insanının büyük kahramanlığını bir kez daha minnetle anıyoruz. Şu asla unutulmamalıdır ki; 15 Mayıs 1919’da İzmir’de başlayarak Ankara kapılarına kadar dayanan sömürgeciler ve onların maşalarının gerçekleştirdiği işgal; askerlik hukukuna özen gösteren bir ordudan çok, Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün tanımı ile bir ‘katiller sürüsü’dür. Asıl şaşırtıcı olan ise; saltanat ve hilafet makamlarının tüm bu karanlığı kabulü, Sevr dahil her türlü aşağılayıcı talebi kabul edişi, kahramanca mücadele veren Türkiye Büyük Millet Meclisi Ordusu’nu hain ilan etmesidir. Türk halkının yoktan var ettiği, kendi üstünden başından çıkardıkları ile donattığı, sofrasındaki ekmeği paylaşarak doyurduğu Türk Ordusu 26 Ağustos 1922’de başlattığı büyük taarruz ile direnmeye çalışan orduları darmadağın, milletin kaderini ise yeniden tayin etmiştir. Bu nedenledir ki; 30 Ağustos Zafer Bayramı Türk Halkı için askeri bir zaferden öte anlam ifade etmektedir. Bu zafer ordu ve halkın müşterek zaferidir. Bugün 30 Ağustos Zafer Bayramı nda milli ulusun yaşadığı acıları ve çektiği çilenin izlerini yurdun dört bir yanında görmek, ortaya koyduğu direnci ve bu mücadelenin kazanımlarının izlerini anlamak birliğimizin, bütünlüğümüzün ve kardeşliğimizin zedelenmesine asla izin vermediğimizin kanıtıdır. Denizli Barosu olarak, işgalcilere boyun eğmeyen bir ulusun kanla yazdığı destanın yıldönümünde o zaferi yaratan TBMM Ordularının, şehit ve gazilerimizin önünde saygıyla eğiliyoruz. Onları bir kez daha minnet, şükran ve gururla hatırlıyoruz.”

NECİP FİLİZ (AK PARTİ İL BAŞKANI)
“Mazisi yiğitlik ve başarılarla, karakteri şeref ve şanla dolup taşan necip milletimiz, bundan tam 95 yıl önce kazandığı büyük zaferle bağımsızlığına musallat olan emperyalist mihraklara unutamayacakları büyük bir ders vermiştir.Kökeni, memleketi, yöresi ve mezhebi ne olursa olsun Türk milletinin tüm fertleri aynı ülkü etrafında buluşmuş ve son yurdumuzun taksim edilmesine asla müsaade etmeyeceklerini göstermişlerdir Vatan burçlarından ay-yıldızlı bayrağımızın inmemesi için her şeyini feda eden, bu uğurda kendileri yetim kalma pahasına gelecek nesilleri öksüz ve çaresiz bırakmayan atalarımızın göz kamaştırıcı fedakârlıkları her türlü övgü ve takdirin üstündedir. İçine düşmüş olduğu çok zor bir süreçten, sabırla, azimle, her türlü yokluk ve imkânsızlıklara rağmen inançla, imanla Milli Mücadele’ye giren milletimiz; bütün cephelerden zaferlerle çıkmış ve en son olarak Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün önderliğinde büyük zafere ulaşmıştır. Bu büyük zafer, milletimiz için tarihi boyunca kazanılan pek çok zaferden farklı bir kazanımı ifade etmektedir. Çünkü, “Artık bitti, bir millet ve devlet tarihe gömülüyor” denildiği anda, bütün olumsuz şartlara rağmen, varlığını, birliğini koruduğu, dirliğini ve devletini yeniden kurduğu bir zaferdir bu zafer. Dünya durdukça devleti ile, yurdu ile, birlik, dirlik ve düzeni ile varolacak olan Milletimiz, tarihinin her döneminde farklı farklı görünümlerle karşısına çıkan, varlığına, bekasına yönelik tehditlere karşı her zaman muhteşem bir cevabı olmuştur. Her zaman, her şart altında da olacaktır.”

YUSUF GARİP (BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE MECLİSİ MHP GRUP BAŞKAN VEKİLİ)
“Gazi Mustafa Kemal ve dava arkadaşları öncülüğünde yapılan kurtuluş mücadelesi 30 Ağustos Başkomutanlık Meydan Muharebesi ile zirveye tırmanmış, burada söken zafer şafağı son yurdumuzun talihini, kaderini ve akıbetini aydınlatmıştır. Böylelikle Türk milletinin varlığına kast eden emperyalist mihraklara ve taşeronlarına Dumlupınar’da acı ve kati bir ders verilmiştir. Sakarya’dan Kocatepe’ye uzanan imrenilecek mücadele Dumlupınar’da şaha kalkmış ve Başkomutanlık Meydan Muharebesi ile Türk milletinin kudretini açıkça ispat etmiştir. Şehit kanıyla esaretin suru yıkılmış, muhteşem bir inanmışlık ve fedakarlık öncülüğünde aziz millet varlığı giydirilmeye uğraşılan kefeni yırtıp atmıştır. Esaretin reddi, boyunduruğun defi, köleliğin ve bağımlılığın tarihe gömülmesi elbette 30 Ağustos faziletinin ve kahramanlığının destansı bir sonucu olmuştur. Milli mücadele her bakımdan, Türk milletinin yaşama kararlılığını ve bağımsızlık tercihini vicdanlarda bayraklaştırmış ve bu doğrultuda geri dönülmesi mümkün olmayan millet iradesi şan ve şerefle dünyaya ilan edilmiştir. Bunun hilafına atılacak her adım, yapılacak her eylem ve içine girilen her kötü niyet 30 Ağustos’un derin ve engin manasına çarpacak ve mahvolacaktır. Bu duygu ve düşüncelerle, kutsal vatanımızın varlığı ve bağımsızlığının dünyaya kabul ettirildiği 30 Ağustos Zaferi’nin 95’nci yıldönümünde, başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere bütün kurucu kahramanları, büyük Türk milleti için canlarını seve seve feda eden aziz şehitlerimizi ve gazilerimizi şükran ve minnet duygularımla anıyorum.”

MÜJDAT KEÇECİ (DENİZLİ SANAYİ ODASI BAŞKANI)
“Milli Kurtuluş Savaşımızı tarihte eşi benzeri görülmemiş bir zaferle taçlandıran, her aşaması vatanseverlik ve kahramanlık destanlarıyla dolu 30 Ağustos Zaferi’nin 95 inci yıldönümünü milletçe birlik ve beraberlik içerisinde; büyük bir gurur ve coşkuyla kutluyoruz. 95 yıl önce 30 Ağustos’ta şanlı ordumuz, yurdumuzu düşmanlardan temizleyerek büyük bir zafere imza atmıştır. Elde edilen bu destansı zaferle birlikte, hepimizin ortak mirası olan Cumhuriyetimizin temelleri de atılmıştır. Bu duygu ve düşüncelerle; başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, bu zaferi bizlere armağan eden İstiklal mücadelemizin bütün kahramanlarını, ülkemizin ve milletimizin bölünmez bütünlüğü için canlarını seve seve veren tüm aziz şehitlerimizi, rahmetle; kahraman gazilerimizi minnet ve şükranla anıyor, tüm milletimizin Zafer Bayramını en içten duygularımla kutluyorum.”

UĞUR ERDOĞAN (DTO YÖNETİM KURULU BAŞKANI)
“Bu yıl iki önemli bayramı birbiri ardına kutlamanın heyecanını ve mutluluğunu yaşıyoruz. 30 Ağustos Zafer Bayramımızın 95. yıl dönümü ve Kurban Bayramı milli ve manevi anlamda büyük önem taşımaktadır. Bayramlar, milli ve dini duyguların güçlendiği, inançların, örf ve adetlerin uygulanıp sergilendiği, bir toplumun millet olma şuurunun şekillendiği, kuvvetlendiği günlerdir. Bu bağlamda tüm halkımızın bağımsızlık ve hürriyetimizden hiçbir şekilde ödün vermeyeceğimizin kanıtı olan 30 Ağustos Zafer Bayramı’nı kutluyorum. Mübarek Kurban Bayramı’nın da İslam alemine hayırlar getirmesini temenni ediyorum. Bu mukaddes vatan topraklarında nesiller boyu nice huzurlu ve coşkulu bayramlar kutlanmasını Yüce Allah’tan niyaz ediyorum.”

SÜLEYMAN KOCASERT (TİM BAŞKAN VEKİLİ, DENİB BAŞKANI)
“Ulusumuzun milli mücadele yıllarındaki en büyük adımı olan “30 Ağustos Zaferi” nin 95. yılını kutluyoruz. Türk milletinin yeniden dirilişini birlik beraberlik ruhuyla tüm dünyaya kanıtladığı, bayrağımızın göklerde bağımsızca dalgalanmasını bir kez daha perçinleyen bu şanlı Zaferin yıl dönümündeyiz… O günlerin kahramanlarının torunları olarak bizler de, bize emanet edilen bu vatanı her daim ve her şartta korumaya devam edeceğiz. Bunun en yakın örneğini millet olarak 15 Temmuz’da gösterdik. Milli mücadele sürecinde başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, canı pahasına korkmadan savaşan ve bu vatan uğruna canlarını hiç düşünmeden seve seve feda eden aziz şehitlerimize sonsuz minnet ve şükranlarımızı sunuyoruz. Ülkemizin aydınlığı için savaşan, tarihe adını altın harflerle yazdıran aziz şehitlerimize bir kez daha Allah’tan rahmet diliyoruz. Ruhları şad olsun.”

MELEK SÖZKESEN (DEGİAD YÖNETİM KURULU BAŞKANI)
“Ülkesine inanan, vatandaşlarına güvenen, vatanında yoksulluğu yırtan ve medeniyeti yaratan, mucizemiz, Türk milletinin sevgili, kıymetli kurtarıcısı Atatürkümüzün; bizi ulus olma onuruna eriştirdiği 30 Ağustos Zaferi’nin heyecanını ve gururunu iliklerimize kadar hissediyor, bayramımızı coşkuyla kutluyoruz. Birliğimiz ve dirliğimiz daim olacak, Türk ulusu ilelebet baki kalacaktır.”

MEHMET SARI (MAKSİAD BAŞKANI)
“Milli mücadelemizin dünya tarihinde en önemli dönüm noktalarından olan, 30 Ağustos Zafer Bayramının haklı gururunu yaşıyoruz. 95 yıl önce milletimizin inancı, azmi ve gayretiyle bağımsızlığımızı perçinlediğimiz bu zafer gününde milletimizin 30 Ağustos Zafer Bayramı’nı kutluyor, başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere bu zafer yolunda canlarını feda eden İstiklal Savaşı kahramanlarımızı rahmet, minnet ve şükranla anıyorum. Bu vesileyle başta necip milletimizin, Müslümanların ve tüm insanlığın da Kurban Bayramı mübarek olsun. Tüm insanlığın hasret olduğu barış ve kardeşlik duygularının egemen olmasını diliyorum.”

NAMIK KEMAL AYDOĞAN (EĞİTİM-İŞ DENİZLİ ŞUBE BAŞKANI)
“Mustafa Kemal Atatürk’ün önderliğinde, 26 Ağustos’ta başlayan 30 Ağustos 1922’de zaferle sonuçlanan Başkomutanlık Meydan Savaşı ile yurdumuz düşman işgalinden kurtarılmış, ulusumuz özgür ve bağımsız yaşama onuruna kavuşmuştur. Türk Ulusu birlik ve beraberlik anlayışı içerisinde kendisini tarih sahnesinden silmek isteyen emperyalist güçlere gereken dersi vermiş, 30 Ağustos Zaferiyle tüm mazlum uluslara da örnek olmuştur. Ulusumuz hiçbir şekilde bağımsızlık ve özgürlüğünden ödün vermeyeceğini, sonsuza kadar var olacağını tüm dünyaya kabul ettirmiştir. 30 Ağustos Zaferi, ülkemizi parçalamak ve ulusumuzu esaret altına almak isteyen emperyalist devletlere karşı, tüm olanaksızlıklara rağmen Türk Ulusunun yurtseverliği ile kazandığı, bir onur ve bağımsızlık mücadelesidir. Bu mücadelenin sonunda özgür, bağımsız, demokratik ve laik Türkiye Cumhuriyeti’nin temelleri atılmış, birçok devrim gerçekleştirilmiştir. Ancak demokrasiyi amaç değil, kendi ümmetçi anlayışlarını gerçekleştirmek için araç olarak gören zihniyet, bugün işbaşındadır. Bu zihniyet, emperyalist güçlerin de desteğiyle, emperyalizme karşı verilen büyük mücadelenin sonunda Lozan Antlaşması’yla elde edilen kazanımları pervasızca yok etmeye çalışmaktadırlar. Hukuk tanımaz, baskıcı AKP iktidarı, bağımsızlığımızı, özgürlüğümüzü ve demokrasimizi taçlandıran, aydınlanma devrimimiz Cumhuriyet’in kazanımlarını yok etmek için her türlü çabayı göstermektedir. Ülkemizin sosyal, siyasal ve ekonomik alanlarında karşı devrimi büyük oranda gerçekleştirmiş olan AKP, cumhurbaşkanlığı seçimi ile ülkenin üniter yapısını ve parlamenter sistemi ortadan kaldırarak son noktayı koymayı hedeflemektedir. 15 Temmuz darbe girişimi sonrasında alınan OHAL kararı ve KHK’ler ile hayata geçirilen “olağanüstü rejim” uygulamalarının baskısı altında referanduma gidilmiş, “Yeni Türkiye’nin 1. Cumhurbaşkanı” söylemiyle Cumhuriyete başkaldırının doruk noktasına ulaşılmıştır. Emperyalizme karşı verilen çetin mücadele sonucunda kazanılan bağımsızlık bilinciyle hareket ederek içinde yaşadığımız bu koşullarda Türkiye Cumhuriyeti’nin ülkesi ve ulusuyla bölünmez bütünlüğüne, bağımsızlığına Atatürk ilke ve devrimlerine sahip çıkılmasında hepimize önemli sorumluluklar düştüğünü asla unutmamalıyız. Eğitim-İş, cumhuriyetin ve anayasanın yok sayılmasının hesabını mutlaka soracaktır. Bu duygu ve düşüncelerle ulusumuzun 30 Ağustos Zafer Bayramı’nı en içten dileklerimizle kutluyor, başta Büyük Önderimiz Atatürk olmak üzere canlarıyla bu toprakları vatan yapan aziz şehitlerimizi bir kez daha saygı ve minnetle anıyoruz.”

Yorum Yaz

Aşağıdaki gerekli alanlara bilgilerinizi girmelisiniz. e-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.

 karakter kaldı