REKLAMI GEÇ

Darbe gecesi ‘Çevik Kuvvet’te neler oldu?

Darbe gecesi ‘Çevik Kuvvet’te neler oldu?

FETÖ/PDY yapılanmasına yönelik davalar EGS Kongre ve Kültür Merkezi’nde kurulan mahkemelerde devam ediyor. FETÖ/PDY’nin Emniyet Teşkilatı içerisindeki yapılanmasına yönelik açılan davada savunma yapan polis memurunun ‘Çevik Kuvvet’ detayları kan donduran türdendi. Polis Memuru Yavuz Han Erol, “Bize uzun namlulu silahlar dağıtıldı, askerle çatışmaya hazır olmamız istendi” dedi.

Ayhan Akar / DENİZLİHABER / 20 Nisan 2017 Perşembe, 13:06

Örgütün Emniyet Teşkilatı içindeki örgütlenmesine yönelik operasyonlarda yakalanan ve gözaltı sürelerinden sonra tutuklanan polis memuru, emniyet amiri ve emniyet müdürlerinden oluşan 32’si tutuklu 12’si tutuksuz olarak yargılanan toplam 44 sanık savunmalarını tamamladı.

Üç de firari sanığı bulunan ve 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam eden davanın 4. celsesinde 4. Sınıf Emniyet Müdürü Tezcan Akıllı ile birlikte tutuksuz sanıklar Emniyet Müdürü Hüseyin Namal’ın Özel Kalem Büro Amirliği yapmış Komiser Yardımcısı Yusuf Abur ve Çevik Kuvvet’te görev yapmış olan Yavuz Han Erol savunma yaptı.

SAVUNMALAR TAMAMLANDI
Trafik Denetleme Şube Müdürlüğü’nde görevli iken zaman zaman Çevik Kuvvet Müdürlüğü’nde görevlendirme aldığını, 15 Temmuz’da da bu birime göreve çağırıldığını anlatan Polis Memuru Yavuz Han Erol’un savunması, darbe gecesinin Denizli’de bilinmeyen tarafını aydınlattı. 14 Temmuz’da Trafik Denetleme Şube Müdürlüğü’ndeki görevini tamamladıktan sonra istirahate çekildiğini ancak 15 Temmuz gecesi Çevik Kuvvet’ten görev çağrısı aldığını belirten Erol, darbe gecesi neler yaşandığını şöyle anlattı:

“ASKER GELSE ÇATIŞACAKTIK”
“Çağrıyı alır almaz Çevik Kuvvet’e gittim. Vali ve Emniyet Müdürümüzün de bu birimde olduğunu öğrendik. Bir kargaşa vardı. Bize uzun namlulu silahlar dağıtıldı. Yukarıdan emir geldi. Askeri gördüğümüzde çatışacağımız söyleniyordu. Silahlarımızı aldık ve askeri beklemeye başladık. Hedef olmamamız için ışıklar da kapatılmıştı. Ağaç kenarlarında ve duvarları kendimize siper ederek bekledik. Bir süre sonra bir grubumuz Delikliçınar Meydanı’na görevlendirildi. Üç gün boyunca hiç dinlenmeden Çınar’da görev yaptım. Bu görevin sonunda istirahat için evlerimize gönderildik. Birkaç saat sonra eve polisler geldi, Bylock suçlamasıyla beni aldılar. Gözaltı süremden sonra Savcılığa bile çıkarılmadan adli kontrol ile serbest bırakıldım. 15 Temmuz gecesi ölseydim şehit olacaktım, şimdi ise Türkiye Cumhuriyeti’ni yıkmaya teşebbüs iddialarıyla yargılanıyorum” dedi.

Yorum Yaz

Aşağıdaki gerekli alanlara bilgilerinizi girmelisiniz. e-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.

 karakter kaldı