Denizli’deki mültecilerin vatan hasreti

İran,Irak ve Afganistan’dan kaçan binlerce mülteci hayatlarını kurtarmak için Türkiye’ye sığındı. Mültecilerden 450’si Denizli’ye getirildi. Filiz ve Ayyıldız Pansiyon’a konuşlandırılan mülteciler burada hem barınma ve yiyecek ihtiyaçlarını karşılıyorlar. Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı tarafından barınma giderleri ödenen mülteciler, ayrıca aile başına 250 lira ödenek alıyorlar. Afganistan’dan Türkiye’ye göç etmek zorunda kalan 450 kişi, Türkiye’de huzur bulduklarını söylüyor.

Her yıl, binlerce kişi Orta Asya ve Orta Doğu ülkelerinden savaştan ve çatışmalardan kaçarak, kendilerine yeni bir hayat kurma hayaliyle yasadışı yollarla Türkiye’ye gelerek, BM’ye sığınma talebinde bulunuyor. Özellikle Afganistan’dan gelen Afgan sığınmacılar, Taliban tarafından öldürülme korkusuyla çocuk-yaşlı demeden ülkelerini terk ederek, tüm tehlikeleri göze alıp, ülkelerinden ayrılıyorlar.

Afganistanlı göçmenler kaçak yolarla İran daha sonrada Türkiye’ye geliyorlar. Afganlı yüzlerce aile Denizli Emniyet Müdürlüğü Yabancılar Şube Müdürlüğü gözetiminde pansiyonlara yerleştirildi. Yeniden hayat kurmaya çalışan Afganlılar göç hikayelerini paylaştılar

64 Yaşındaki EED Bibi Tajek üç oğlunu Talibana kurban vermiş. Yaşlı kadın kızı ile birlikte uzun bir yolculuğun ardından Türkiye’ye gelebilmiş. Tajek, “Taliban bizi bir kampta topladı daha sonra üzerimize kurşun yağdırdılar. Üç oğlumu kaybettim. Biz kamptan kaçarak İran’a gittik. Oradan da Türkiye’ye geldik. Burada olmaktan mutluyuz. Burada Türkiye bize bakıyor. Mutluyuz” dedi.

Kendisi de bir öğretmen olan Hüseyin Kıvlıyeri ise gözlerinin önünde 3 kardeşi katledilmiş. Onun kaçış hikayesi ise diğerleri ile benzerlik taşısa da onun gönlü Afganistan’da bıraktığı iki oğlunda Kıvlıyeri, “ Taliban üç kardeşimi öldürdü. Benim iki bacağımda kurşunlar var. Kaçmak zorunda kaldık. Ancak iki oğlumu kardeşimde kaldı. Onları yanıma almak istiyorum. Benim başka hiçbir dileğim yok” dedi.
Taliban tarafından anne-babasının ve iki yengesinin kafalarının kesildikten sonra, ailesi ile birlikte kaçarak Ahmar Tajekİran üzerinden Türkiye’ye gelen ve ailesinin durumu savaşın yaratığı trajedilerin sadece bir örnek.

2008 yılında öldürülme korkusuyla eşi ve 5 aylık kızı Sebile birlikte kaçmak zorunda kalan Golşen Rahberdar ‘de Denizli’de hayata yeniden tutunmaya çalışıyor. İran’dan eşinin polis tarafından yakalandığını ve götürüldüğünü ifade eden Rahberdar Kızım 3 yıldır babasının görmedi. Biz ölümden ve savaştan kaçtık. Eşimin gelmesini bekliyoruz. Ancak kendisinden haber alamıyoruz” dedi.
4yaşındaki Sebile ise Türkiye’de büyüyor. Arkadaşları ile oyunlar oynayıp babasını yolunu gözlüyor. Ama Afganistan’daki yaşıtlarından tek farkı onun yüzü gülüyor.

Bir Afganlı mülteci ise kaçış hikayesini şöyle anlattı; “Talibandan kaçtık. İran üzerinden Türkiye’ye geldik. 20 gün boyunca kimseye görünmemek için dağlarda yürüdük. Buraya vardıktan sonra Birleşmiş Milletler (BM)’e başvurarak, sığınma talebinde bulunduk. Biz Afganistan’a tekrar dönemeyiz, bizi de akrabalarım gibi öldürürler. Burada iş yok. Tedavi bile edilmiyoruz. Hastaneye verecek paramız yok. Bizler ortak bir şekilde yemeklerimizi hazırlıyoruz”