Uyuşturucuyla mücadele tartışıldı

Uyuşturucu Madde ve Bağımlılığı ile Mücadele İl Koordinasyon Kurulu toplantısına Vali Şükrü Kocatepe, Cumhuriyet Başsavcısı Mustafa Alper, Vali Yardımcısı Ekrem Büyükata, Pamukkale Kaymakamı Veysel Beyru, İl Emniyet Müdürü Hüseyin Namal, İl Jandarma Komutanı Albay Cengiz Yıldız, Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Mustafa Başoğlan, ilgili Daire Müdürleri ve kurul temsilcileri katıldı.

İl Halk Sağlığı Müdürlüğü Tütün-Bağımlılık Yapıcı Maddeler ve Bağımlılıkla Mücadele Birimi Şube Müdürü Uzm. Dr. Mine Solakoğlu Uçar, uyuşturucu ile ilgili genel bilgiler verdi.

Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürü Erhan Koç ile İl Jandarma Komutanlığı Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürü Yarbay Hasan Hüseyin Erkmen sorumluluk bölgelerindeki uyuşturucu ile mücadele kapsamında yaptıkları çalışmalar hakkında bilgiler verdi.

EŞGÜDÜM İÇİNDE ÇALIŞMALIYIZ
Cumhuriyet Başsavcımız Mustafa Alper; uyuşturucu kullanımı, bulundurulması ve satışı ile ilgili hukuki ceza ve yükümlülükler ile mevzuattaki gelişmeler hakkında değerlendirmeler yaptı. Uyuşturucu kullananların cezalandırılması yerine tedavi edilmesinin önemine değinen Cumhuriyet Başsavcısı Mustafa Alper, “Biz denetimli serbestlik şube müdürlüğümüzce yeni projeler geliştirdik. İlgili kolluk birimleri ve halk sağlığı üniteleri ile eşgüdüm halinde çalışılması halinde netice alımını hızlandıracağı kanaatindeyim” dedi.

SORUN VE ÇÖZÜMLER NET TESPİT EDİLMELİ
Vali Şükrü Kocatepe ise 2011 yılından bu yana uyuşturucu madde ile ilgili artış periyodunun izlendiğini belirterek, insanları uyuşturucuya yönlendiren nedenlerin net bir şekilde tespit edilmesi ve bağımlılıktan korumak için neler yapılabilir sorusuna cevap bulunması gerektiğini söyledi.

Vali Kocatepe, “Uyuşturucu sadece asayiş ve güvenlik sorunu değil, toplumsal sağlığımızı da etkileyen sosyal bir problem. O bakımdan bu sorunun yok edilmesi konusunda alınabilecek tedbirleri konuşuyoruz. Geçen yıl uyuşturucu bağımlısı 3 çocuğumuzu bu toplantılara çağırmıştık. Uyuşturucu illeti ile nasıl tanıştınız bize anlatın dedik. Genellikle aile bütünlüğü bozulmuş çocuklarda psikolojik ve ailevi sorunlar yaşanmakta ve kendilerini biranda dışarı atarak bir yerde iş bulup çalışmaya teşebbüs ediyor, yalnız kaldığı anda yanına birileri gelip; ‘Biz şurada arkadaşlarla eğleniyoruz sende bize katıl’ diyorlar. Uyuşturucuyla ilk defa ev gibi ortamlarda tanıştırılıyor, sonra alışkanlık kazandırılarak devam ettiriliyor kurtulmak isteyenler de kendi çabaları ile bu ortamlardan kurtulamıyor ve bağımlılığa dönüşüyor. Ama bütün bu ortamların oluşmasının temelinde sosyal problemler var. Aile bütünlüğünün bozulması ilk başta gelen problem, onun ötesinde çocuğunda kendi problemleri varsa buna aile ilgisizliği de eklenerek problem kangrene dönüşüyor” dedi.

Gelir düzeyi düştükçe uyuşturucu sorununun yükseldiğini anlatan Vali Kocatepe, bunun tam tersi örneklerin de ortaya sıklıkla çıktığını kaydetti.

Vali Kocatepe, “Genelde ailenin ilgisizliği, alakasızlığı ve aile birliğinin dağılması sebebiyle çocukların ihtiyacı olan yeterli sevginin, şefkatin, maddi ve manevi desteğin sağlanamaması en büyük problem. O bakımdan gençlerimizi, çocuklarımızı bu uyuşturucu ile ilk tanışmadan önce nasıl koruyabiliriz bu ortamlardan nasıl uzak tutabiliriz. Bunun gereklerini yapmamız gerekiyor. Devletin ilgili kurumları ve yöneticileri olarak bizler taşın altına elimizi daha fazla koyarak bataklığı kurutmanın çarelerini aramalıyız” dedi.

ASIL ÇALIŞMA SATICILAR ÜZERİNDE OLMALI
Uyuşturucuyla mücadelenin temelini satıcıların bundan vazgeçmeleri üzerine kurulması gerektiğini anlatan Vali Kocatepe, “Bunlar genellikle uyuşturucudan geçimlerini sağlamaya çalışıyorlar veya buna yöneliyorlar. Alınteri ile çalışarak kazanma alışkanlıkları yok. Aileden gelen yaşam biçimi itibari ile bu durum devam ediyor ve bununla ilgili herhangi bir müdahale de yok. Kolay para kazanalım, çok para kazanalım gibi. Bu durumda olanlar nasıl rehabilite edilebilir, meslek edindirilip legal yollardan hayatlarını sürdürebilirler konusunda çalışmalar yapılması gerek. Bu durumda olanlara yönelik sosyal programlar, meslek edinme kursları ve istihdam ile ilgili gerekli adımlar atılmalı. Örneğin sanayicilerimiz ve işletmecilerimiz bu sorundan kurtulmak ve topluma entegre olmak isteyenlerden ikişer üçer kişi alıp çalıştırsa bir süre sonra bunlar bu ortamlardan kurtarılmış olacaklardır” dedi.