STK’lar ve Meslek Odaları ne dedi?

8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü, iş dünyasında da unutulmadı. Denizli’de faaliyet gösteren sivil toplum örgütleri ile iş dünyasını temsil eden kurumlardan yapılan açıklamalarda, kadın istihdamına dikkat çekildi. Denizli sanayi hayatının çalışma gücünün dinamosunu kadınların oluşturduğunun vurgulandığı STK’ların açıklamaları şöyle:

Denizli Ticaret Odası Başkanı Necdet Özer
“Geçmişte Kurtuluş Savaşında sırtında mermi taşıyan fedakâr Türk kadını bu gün İş dünyasında da etkin olarak iş yükünü omuzlarına almış durumdadır. İş dünyasında kadın katılım sayısının artması ülkenin gelişmişliğini ve çağdaşlığını gösterir. Bizler bu nedenle bayan çalışanlara ve girişimcilere her zaman destek oluyoruz. Onların iş dünyasına katılımını daha fazla sağlayıp, kalıcılıklarını sürdürebilmesi için elimizden gelen çabayı gösteriyoruz. İlimizde bayan istihdam sayısının gün geçtikçe arttığı ve 2012 yılı sonu itibariyle özellikle Denizli Ticaret Odası’na kayıtlı 15 bin 504 üyemiz var”

Denizli Sanayi Odası Başkanı Müjdat Keçeci
“Bütün insanlar özgür, onur ve haklar bakımından eşit doğarlar. Zaman, kadınlar için dezavantajları beraberinde getirerek ilerler. Son verilere göre Türkiye’de okuma yazma bilmeyen erkeklerin oranı yüzde 1.70 iken kadınlarda bu oranın yüzde 8,06 olması bu dezavantajın ilk göstergelerindendir. Denizli sanayisi kadınlara en güzel hediyeyi, “ekonomik özgürlüklerini” vermiştir ve vermeye de devam etmektedir. Bu nedenle 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde, sadece kadınlarımızın bu özel gününü kutlamakla kalmayıp, kadınlarımıza desteğini esirgemeyen Denizlili sanayicilere de teşekkürlerimi sunuyorum”

Denizli Barosu Başkanı Müjdat İlhan
“Tarih boyunca yoksulluğa, işsizliğe, şiddetin her türlüsüne karşı savaşarak tüm kaybettiklerini kazanca dönüştürmeye çalışan, bunun için çabalayan, emek harcayan, kendilerine çizilen sınırların ötesinde bir karşı duruş sergileyen kadınlarımız, maalesef hala şiddetin, tacizin, cinsel sömürünün hedefi olmakta, fuhuşa sürüklenmekte, alınıp satılmakta, töre cinayetlerine, namus meselesine kurban gitmektedir. Ne yazık ki, dünyada her üç kadından biri her gün şiddete maruz kalmakta, ve yine üzülerek söylemek gerekir ki insan haklarının en çok ihlali kadınlar üzerinde olmaktadır. Kadınlarımızın hak ettikleri yerlere gelmesi ancak yasal olarak güçlenmelerine bağlıdır. Onlara sağlanacak hukuksal dayanak, kadınlarımızın geleceğinin teminatı olacaktır”

Denizli Sanayici ve İşadamları Derneği:
Denizli Sanayici ve İşadamları Derneği, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü ile ilgili mesajında, “Bugün kadınlar güçlü önsezileri, sabırları, sorumluluk duyguları, kolay iletişim kurmaları ile iş dünyasında avantajlı konumdadırlar. Eğitim olanaklarına kavuşan ve ailesinden tam destek alan kadınların iş hayatının en tepe koltuklarında yer aldıklarını görüyoruz. Bugün de Denizlimizin sanayi hayatında çalışma gücünün dinamosu olan kadınlarımız her türlü krizin üstesinden gelmemizde başrol oynamaktadırlar. Ancak bunlara rağmen kadın cinayetlerinin, kadına karşı şiddetin, kadınımıza yönelik toplumsal ve kültürel baskının mevcudiyeti, kadınımızı eğitim ve öğretimden yoksun bırakma, çalışma hayatından yoksun bırakma veya iş yerinde ayırımcılık gibi konuların toplumumuzda yer alıyor olması bizler açısından bir utanç vesilesidir. Şiddetin, tacizin veya ayırımcılığın olduğu bir toplumun gelişmiş olarak adlandırılamayacağı bir gerçektir. Bu konuda toplumun tüm kademelerinin üzerlerine düşeni yapması ve sonuna kadar çözümün içerisinde olması gerekmektedir” dedi.

Eğitim-Bir-Sen Denizli Kadın Kolları Başkanı Ruveyda Balkan:
“ 8 Mart Dünya Kadınlar Günü, kadınların haklarını aramak, çalıştıkları işin karşılığı ücreti alabilmek ve doğum izni talepleriyle başlattıkları mücadelenin yıldönümüdür. Bu mücadelenin 1857 yılında başladığını dikkate aldığımızda aradan geçen sürede fazla bir ilerlemenin olmadığı açıktır.

Günümüzde kadınların uğradıkları eşitsizlik ve ayrımcılık halen devam etmekte, kadınların talepleri sürekli gündemdeki yerini korumaktadır. Her 8 Mart’ta, kadınların sorunları ve bu sorunların çözümüne yönelik talep ve önerileri kadın-erkek toplumun her kesimi tarafından dillendirilmekte ama köklü çözümler getirilmemektedir.”

Türk Eğitim-Sen Eğitim ve Sosyal İşler Sorumlusu Tülay Gazalcı:
“Her gün haberlerde, toplum cehaletinin kurbanı olmuş, gördüğü şiddet sonucu hayatını kaybetmiş kadınlar değil, yaptığı başarılı ve güzel işlerle hayata renk katan kadınlar konu olmalı. Toplumda yaşayan tüm bireyler, kadın erkek ayrımı yapmadan, insanca yaşayabilmek ve yaşatabilmek için çaba göstermeli. Devletimiz ve aileden sorumlu Bakanımız Sayın Fatma ŞAHİN ise kadına yönelik yapılan her türlü şiddete karşı daha duyarlı olmalı ve caydırıcı cezalar uygulatmalıdır. Hayat yükünün yüzde ellisini kadınların, yüzde ellisi de erkeklerin omuzladığını düşünmeli ve her daim kadın ve erkeğin birbirini tamamlayarak hayata güzellikler katacağını unutmamalıyız.”